Genel
’11 yıl başörtülülere eziyet çektirdik’
Özcan, üniversiteye başörtüsüyle girilememesini ’11 yıllık eziyet’ olarak nitelendirdi.
Memur-Sen’i ziyaret eden Özcan, Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu ve sendika üyeleriyle Konfederasyon Genel Merkezi’nde bir araya geldi.
Gündoğdu, burada yaptığı konuşmada Özcan’ın üniversitelere özgürlük ve bilimi taşımanın öncüsü olduğunu söyledi. Özcan’ın, hata olarak gördüğü şeylerin bile Tükiye’ye faydalı olduğunu anlatan Gündoğdu, böyle birine teşekkür ettiklerini kaydetti.
Başörtüsü ve katsayı yasaklarının 28 Şubat sürecinin dayatması olduğunu ifade eden Gündoğdu, Özcan’ın bu yasaklara karşı öncü olarak üyelerinin gönlünde taht kurduğunu anlattı.
CHP İstanbul Milletvekili Fatma Nur Serter ile Uşak Milletvekili Dilek Akagün Yılmaz’ın, Danıştaya yaptıkları başvuruda katsayı uygulamasının iptali ve yürütmenin durdurulması için dava açtıklarını, gerekçe olarak da ”eğitimde fırsat eşitliği”ni gösterdiklerini söyleyen Gündoğdu, şöyle konuştu:
”Böyle bir eğitimde fırsat eşitliği olmaz. Dün ikna odalarını kurarak bu milletin çocuklarıyla alay edenlerin şimdi yine milletin çocuklarını eleyerek sadece kendilerinin birer çocuğuna gelecek vermek gayreti inşallah yargıdan kabul görmez. Yargıdan kabul görse de artık bundan sonra bunun karşılığı olmaz. Milli Eğitim Bakanlığının da sayın başkanın attığı adımların aynısını milli eğitimde her türlü yatay, dikey geçişi serbest kılan ve düzenlemeyi, kendisine düşeni yaparak yargının da bu işle meşgul olmasını sağlamaması, mesul olmaktan kurtarması gerekiyor.
Hazreti İbrahim’i ateşe atarlar. Ateşe doğru iki yolculuk vardır. Biri karga, biri serçe. Kargaya kimse niye odun taşıyorsun demez. Onu ona yakıştırırlar ama serçeyle alay ederler. (Gagandaki bir damlacık suyla o ateşi söndüreceğini mi zannediyorsun) diye. O da (Safım belli olsun) der. (Yerim, duruşum belli olsun) der. Ben, serçe misali yerini belli edenlere selam olsun diyorum. Kargalar hep utanmaya devam edecek, ister Danıştaya müracaat etsinler, ister Yargıtaya, ister Anayasa Mahkemesine, ister halkçıyız diye bangır bangır bağırsınlar. Bu milletin çocuklarının geleceğini, çözdüğü sorulara değil, diplomasına bakarak karartmaya çalışanların bu ülkede gülecek yüzü olmayacak inşallah.”
-”YÖK’ün kara kutu imajı azıcık silindi”-
Prof. Dr. Özcan da konuşmasının başında Gündoğdu ve Memur-Sen’e teşekkür etti.
Yaklaşık bir ay önce YÖK Başkanlığından ayrıldığını anlatan Özcan, görevi sürecinde kendilerini üzen ve sevindiren şeyler olduğunu, ancak genel itibarıyla çok olumlu bir dönem geçirdiklerini kaydetti.
Göreve geldiğinde ODTÜ’de katıldığı ilk Üniversiteler Arası Kurul (ÜAK) toplantısında, rektörler ve ODTÜ öğretim üyelerinin salona giden yolun iki tarafında, ”Türkiye laiktir, laik kalacak” sloganlarıyla protesto da bulunduklarını anlatan Özcan, yaptığı konuşmasının ÜAK’ın görevinin YÖK’e tavsiye kararında bulunma, siyasetle uğraşmama mesajı taşıdığını söyledi.
Özcan, o günlerin zor günler olduğunu ancak bugün üniversite rektörlerinin birbirine dostça davrandığı bir ortama gelindiğini ifade etti.
”YÖK’ün bu asık suratı, kara kutu imajı azıcık silindi” diyen Özcan, yaptıklarının neticesinin çok daha sonra ortaya çıkacağını vurgulayarak, neticeler ortaya çıktıkça daha çok teşekkür edileceğini ifade etti. Özcan şöyle konuştu:
”Şimdi kimsenin bu işleri gerçekten derinlemesine anladığını ve takdir ettiğini zannetmiyorum. Katsayı gibi, başörtüsü gibi halkımızın vicdanında yara haline gelmiş bir meselenin halledilmesi belki hepimizin gönlünü okşuyor, bizi mutlu ediyor. Gerçekten de 11 yıllık eziyetin bitmiş olması çok önemli bir şey. Ben bir öğrencinin sabah okula gittiğinde insan onuruna karşı, başörtüsünün çıkartılıp, kafasına başka bir şeyin konulmasını, okul bittikten sonra tekrar aynı yerde kıyafet değiştirmesini gerçekten çok onur kırıcı, insanlık onuruna aykırı bir şey olarak görüyorum. Bunu hiç istemezdim Türkiye’de. Bunu nasıl yaptık onu da anlayamıyorum. Bu memleket nasıl 11-12 yıl bu eziyeti çekti. Nasıl bu işe bulaştı. Niye bu kadar insanımıza eziyet çektirdik onu da pek anlayamıyorum ama bizim dönemimizde bitmiş olması beni fevkalade memnun etti. Bunlar önemli şeyler ama daha önemlisi, YÖK denen kurumu halka açtık. Artık insanımız buraya girer oldu, konuşur oldu. O dönemlerden bu dönemlere geldik.”
Özcan, çok acil çözülmesi gereken meselelerin halledildiğini belirterek, bundan sonra da yapılacak çok şey olduğunu kaydetti.
Hizmet vermek için daha uygun bir zemin olduğunu anlatan Özcan, şimdi üniversitelerdeki eğitim, öğretimin kalitesinin geliştirilmesi konusunda faaliyetlerde bulunulması gerektiğini söyledi.
Özcan, başkanlığı döneminde üniversite kontenjanlarının arttırıldığına da dikkati çekti.
-”Öğrencilerin önünde engel istemiyoruz”-
Özcan, katsayıların kaldırılmasının da önemli bir iş olduğunu belirterek, ”CHP’nin dediğinin aksine tam eşitlikçi olan budur. Biz öğrencilerin önünde hiçbir engelin olmamasını istiyoruz. Ne kadar geçiş varsa hepsini serbest hale getirdik.
Yurt içi ve yurt dışı öğrenci ve öğretim görevlisi değişimine de değinen Özcan, bunun için de Farabi ve Mevlana programlarını başlattıklarını kaydetti.
Üniversiteye eleman alma sürecinde de bir iyileştirme yapıldığının altını çizen Özcan, yabancı dil konusunda yaptıkları çalışmayla bütün öğretim elemanları ve üyelerinin eğitim için yurt dışına gönderilmeye başlandığını söyledi.
Özcan, ”af” meselesinin üniversitelerin işinin aksamasına, yavaşlamasına neden olduğunu dile getirerek, bunun için de bir çalışma yaptıklarının altını çizdi.
Üniversite giriş sisteminde değişiklik yapıldığını ve tekrar iki aşamalı sisteme geçildiğini anlatan Özcan, yeni sistemin hem veliler hem öğrencilerce tasvip edildiğini bildirdi.
-”Arapça yazılan mektuplara cevap verilmiyordu”-
Özcan, uzaktan eğitimin yanı sıra uluslararası ilişkilere de çok önem verdiklerini söyledi.
Kendilerinden önce Arapça yazılan herhangi bir mektuba hiçbir şekilde cevap verilmediğini açıklayan Özcan, bazı ülkelere sınırlama getirildiğini, bu ülkelerle kesinlikle ilişki kurulmadığını da dile getirdi.
Bu tabuyu yıktıklarını vurgulayan Özcan, Suriye, Irak, İran, ne kadar ülke varsa hepsiyle güzel ilişkiler kurulduğunu ve öğrenci mübadelesi yapıldığını da bildirdi.
Yabancı öğrenci sınavını da kaldırdıklarını anlatan Özcan, uluslararası kabul gören bütün kriterlerle öğrenci alınabileceğini söylediklerini kaydetti.
Özcan, bundan sonra Türkiye’de, öğrencilerini kendi seçen, kaynaklarının bir kısmını kendi yaratıp özgürce kullanan, ülkenin sorunlarına, ihtiyaçlarına cevap veren, siyasetten tamamen uzak, bilimsel çalışmalara odaklanmış üniversiteler görmek istediğini söyledi. Özcan, ”Üniversitenin amacı halka hizmettir. Halka hizmet etmeli, ihtiyaçlarını karşılamalı, sorularına cevap vermelidir” diye konuştu.
-Sorular-
Yusuf Ziya Özcan, bir gazetecinin CHP’li milletvekillerinin Danıştaya yaptıkları katsayı uygulamasının iptali ve yürütmesinin durdurulması başvurusuyla ilgili sorusu üzerine, ”Bu müracaattan pek bir şey çıkacağını zannetmiyorum. Bu bence eşitlik adına yapılmış bir adımdır. Yargı gereken kararı verecektir” dedi.
Aynı soruyu Gündoğdu da şöyle yanıtladı:
”Ben bu davayı açanların buradan bir sonuç beklediği kanaatinde değilim ama onların bir itikadı var. Bu hangi dinin itikadıdır bilmiyorum. Dinler tarihçisi uzmanlar araştırsınlar. 28 Şubat sürecinde o dinin emriyle alt yapıya hiç bakmadan, öğrenciye, milli eğitime, halka, millete, bilime, pedagojiye hiç bakmadan bir şey dayattılar. Bunun milletin müktesep hanesinde kalması gerektiğini ve ne yapılacaksa buna dokunmadan yapılması gerektiğini söylüyorlar. Bu kabul edilebilecek bir tablo değil. Altyapıya getirilen dayatma, katsayı, değerler eğitimini, din eğitimini, mesleki eğitimi, yönlendirmeyi, tamamını yok etmiştir. Dünyada da bunun bir karşılığı yoktur. Kamuoyuna çağrım, bu davayı açanların ciyaklamasına değil, bu davayı açanlara ‘Siz utanmıyor musunuz? Bu katsayı engelini getirdiniz, hala bunun arkasında duruyorsunuz’ demesi gerekir.”
Gündoğdu, Danıştayın böyle bir şeye sıcak yaklaşacağını da düşünmediğini ifade ederek, davanın ”lüzumsuz” olduğunu savundu.
Özcan da insanların karar verme sürecine müdahale edilmemesi gerektiğini, meslek okuluna gidiyor diye ”sen orada kalacaksın” denmesinin doğru olmadığını kaydetti. Özcan, ”Bırakın herkes istediği kabiliyet ölçüsü nispetinde istediği yere gitsin. Esas olun budur” diye konuştu.
Bir gazetecinin, yeni görevinin netleşip netleşmediğini sorması üzerine Özcan, sadece Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’in büyükelçi olması yönünde bir tavsiyede bulunduğunu bildirdi.
Gündoğdu, daha sonra Özcan’a bir ebru tablosu hediye etti.
Genel
Cumhurbaşkanı Erdoğan: 25 bin öğretmen ataması sürecini başlatıyoruz

Kritik Kabine toplantısının ardından kameralar karşısına geçen Cumhurbaşkanı Erdoğan, öğretmenlere müjdeyi verdi. Erdoğan, “10 bini Milli Eğitim Akademisi’ne olmak üzere, 25 bin yeni öğretmen ataması sürecini başlatıyoruz.” dedi.
“25 BİN YENİ ÖĞRETMEN ATAMASI YAPACAĞIZ”
Erdoğan’ın açıklamalarından en dikkat çekeni öğretmen atamaları oldu. Binlerce öğretmene müjdeyi veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “10 bini Milli Eğitim Akademisi’ne olmak üzere toplam 25 bin yeni öğretmen ataması sürecini başlattığımızın müjdesini bugün gençlerimizle paylaşmak istiyorum. Milli Eğitim Bakanlığımız kapsamlı bilgilendirmeyi önümüzdeki dönemlerde yapacak.” dedi.
Genel
İŞKUR Gençlik Programı Kura Sonuçları ve Başvuru Şartları

Üniversiteden yapılan açıklama şöyle:
27 Şubat 2025 Perşembe günü saat 10.00’da Çanakkale Şehitleri Yerleşkesi İÇDAŞ Kara Yusuf Kongre Merkezi Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen İŞKUR Gençlik Programı Noter Kurasında ismi açıklanan öğrencilerin başvuru için hazırlamaları gereken evraklar aşağıda belirtilmiştir.
1. Kimlik Belgesi Fotokopisi
2. Adli Sicil Kaydı
3. Banka Hesap Numarası
4. Barkodlu SGK Hizmet Dökümü Listesi (Kendi ve aynı hanede yaşayan ve öğrenci olmayan 18 yaş üstü herkes için)
5. İkametgah Belgesi; kendi için, aileyle aynı ikamette ise aynı hanede ikamet edenleri gösteren Safahatli Nüfus Kayıt Belgesi
6. Aynı hanede bulunan çalışan kişilere ait maaş bordrosu (onaylı, imzalı)
Kişilerin tüm belgeleri 05 Mart 2025 Çarşamba günü 16.00’a kadar Rektörlük Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanlığına şahsen elden teslim etmeleri gerekmektedir.
Hane Gelir Kontrolünün Yapılması: Başvuru tarihindeki Adres Kayıt Sistemi (AKS)’ne göre aynı adreste ikamet edenlerin, programa başlangıç tarihi dikkate alınarak ulaşılabilen en yakın döneme ait gelir getirici bir işte çalışma sonucu elde ettikleri aylık toplam kazançlarının asgari ücret tespit komisyonu tarafından belirlenen bir aylık asgari ücretin net tutarının üç (3) katını aşması halinde söz konusu adreste ikamet eden öğrenciler programa katılamaz.
Bu şart Genelge’nin 9 uncu maddesinin ikinci fıkrası (Programdan ayrılan ya da ilişiği kesilen katılımcının yerine; yedek listeden, yedek listeden boş kontenjanın karşılanamaması halinde ise Yönetmelik ile belirlenen başvuru ve katılım şartları ve bu Genelgenin 8 inci maddesinin birinci ve ikinci fıkrasında belirtilen şartları sağlayan Kuruma kayıtlı kişiler arasından ilana çıkılmadan yeni katılımcılar dâhil edilebilir. Kuruma kayıtlı kişiler arasından programa katılımcı eklenmesi halinde başvuran listesine geri dönülemez.) kapsamında programa eklenecek öğrenciler için de aranır.
AKS’ye göre yerleşim yeri adresi veya diğer adres bilgisi yurtlar ve sığınma evleri ve benzeri toplu yaşam alanları olanlar ile 08/03/2012 tarihli ve 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun kapsamında kimlik bilgileri gizlenenler için hane gelir şartı aranmaz.
Not: Tüm belgeler kontrol edildikten sonra Başvurusu kabul edilenler 10 Mart 2025 tarihi itibariyle işe başlatılacaktır. Başvurusu kabul edilmeyen öğrencilerin yerine yedek listeden öğrenciler seçilecektir. Yedek liste ilan edildikten sonra belirlenecek tarihte işe başlama gerçekleştirilecektir.
Genel
Trakya Kariyer Fuarı 2025’in Açılışı Gerçekleşti

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) ev sahipliğinde, Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisi destekleriyle “Geçmişin İzinde Geleceğini Keşfet” mottosuyla düzenlenen 2025 Trakya Kariyer Fuarı’nın (TRAKYAKAF) açılışı, İÇDAŞ Kongre Merkezi’nde gerçekleşti.
Marmara Bölgesinin en büyük kariyer fuar organizasyonu olarak dikkat çeken 2025 TRAKYAKAF’ın açılış törenine; Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Lütfihak Alpkan, Çanakkale Valisi Doç. Dr. Ömer Toraman, Balıkesir Valisi İsmail Ustaoğlu, Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisi Başkan Danışmanı Doç. Dr. Sinan Keskin, Adalet ve Kalkınma Partisi Çanakkale Milletvekili Ayhan Gider, Cumhuriyet Halk Partisi Çanakkale Milletvekili İsmet Güneşhan, İYİ Parti Çanakkale Milletvekili Rıdvan Uz, Çanakkale 2. Kolordu Komutanı Tümgeneral Rasim Yaldız, Çanakkale Boğaz ve Garnizon Komutanı Tuğamiral Mustafa Biçen, Çanakkale Belediye Başkanı Muharrem Erkek, Kırklareli Belediye Başkanı Derya Bulut, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. R. Cüneyt Erenoğlu, Trakya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Hatipler, Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mümin Şahin, Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İsmail Boz, Kırklareli Üniversitesi Rektör Vekili Prof. Dr. Raif Cergibozan, Çanakkale Cumhuriyet Başsavcısı Altuğ Kürşat Şahin, Edirne Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Çakmak, Çanakkale Adalet Komisyonu Başkanı Eray Doğan, Çanakkale İdare Mahkemesi Başkanı Ahmet Özkan, Çanakkale Baro Başkanı Av. Ardahan Dikme, Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir, Çanakkale protokolü, kurum ve kuruluş müdürleri, siyasi parti ve STK temsilcileri, ÇOMÜ’nün akademik, idari yöneticileri ile personel ve öğrenciler katıldı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşının okunmasıyla başlayan tören; ÇOMÜ Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesi Senfoni Orkestrası’nın müzik dinletisinin ardından ÇOMÜ ve TRAKYAKAF 2025’in tanıtım filmlerinin izlenmesi ile devam etti.
ÇOMÜ Rektörü Prof. Dr. R. Cüneyt Erenoğlu açılış konuşmasında, TRAKYAKAF 2025’in öğrencilerimizin ve mezunlarımızın sektörden temsilciler ile buluşması için çok önemli bir fuar olduğunun altını çizerek şunları söyledi:
Türkiye’nin Geleceğini Şekillendirecek Büyük Bir Buluşmaya Tanıklık Ediyoruz
Bugün burada, gençlerimizin kariyer planlamalarına yön vermek, onları iş dünyasıyla buluşturmak ve istihdam olanaklarını artırmak için bir araya gelmiş bulunuyoruz. Kariyer planlaması, bireyin sadece mesleki bir yol haritası çizmesi değil, aynı zamanda kendi potansiyelini keşfetmesi ve ülkesine, insanlığa katkı sağlayacak bir misyona sahip olması anlamına gelir. Bugün burada, yalnızca iş arayan gençler ile işverenleri bir araya getirmiyoruz; aynı zamanda Türkiye’nin geleceğini şekillendirecek büyük bir buluşmaya tanıklık etmekteyiz.
Uygulamalı Eğitim Modelleriyle, Öğrencilerimizi Sektöre Hazırlıyoruz
İçinde bulunduğumuz çağda; bilginin hızla üretildiği, teknolojik dönüşümün toplumsal yapıları yeniden şekillendirdiği ve iş gücü piyasalarının sürekli evrildiği bir süreçten geçmektedir. Yapay zekâ, büyük veri, dijital dönüşüm ve otomasyon gibi yenilikler, mesleklerin doğasını değiştirirken, iş dünyasında başarılı olmanın en önemli unsurlarını da belirlemektedir. Artık yalnızca diploma sahibi olmak değil, sürekli öğrenmeye açık olmak, yenilikçi düşünebilmek, analitik becerilere sahip olmak ve etik değerleri güçlü bir şekilde benimsemek bireyleri öne çıkaran temel unsurlar haline gelmiştir. Bu noktada, devletimizin ulusal ve bölgesel hedefleri doğrultusunda üniversitelerin rolü her zamankinden daha kritik hale gelmiştir. Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi olarak, öğrencilerimizin yalnızca akademik bilgiyle donanmasını değil, aynı zamanda uygulamalı eğitim modelleriyle sektörel deneyim kazanmalarını, girişimcilik ekosistemine dahil olmalarını ve yenilikçi projeler geliştirmelerini teşvik etmekteyiz. Çünkü biliyoruz ki, çağın gerekliliklerine uygun nitelikli insan kaynağı yetiştirmek, yalnızca bireylerin değil, toplumların refahını artıran en önemli unsurdur. Bugün burada bulunan kamu kurumları, özel sektör temsilcileri ve sivil toplum kuruluşları, sadece birer işveren değil, aynı zamanda geleceğin yeteneklerini keşfetmek, onları yönlendirmek ve onlara yatırım yapmak isteyen kıymetli paydaşlarımızdır. Bu fuar vesilesiyle öğrencilerimizin, sektördeki profesyonellerle doğrudan temas kurarak kariyerlerini inşa etmelerine katkı sağlayacak olmaktan büyük bir memnuniyet duyuyoruz.
Bu Fuara Katılmak, Milletimizin Geçmişinden İlham Alarak Geleceğe Yön Vermek Demektir
Kıymetli katılımcılar, Çanakkale, tarihin en büyük mücadelelerinden birine sahne olmuş ve “Çanakkale Geçilmez” ruhuyla direnişin, fedakârlığın ve zaferin sembolü haline gelmiş kutsal bir toprak parçasıdır. Bugün burada bulunmak, sadece bir kariyer fuarına katılmak değil, aynı zamanda milletimizin geçmişinden ilham alarak geleceğe yön vermek anlamına da gelmektedir. Unutmayalım ki, başarıya ulaşmanın yolu, kararlılıkla ve azimle çalışmaktan geçer. Her bir gencimizin kendi alanında en iyi olmak için mücadele etmesi, hem bireysel hem de toplumsal kalkınmamız için büyük önem arz etmektedir.
Rektör Erenoğlu, konuşmasının sonunda, başta Trakya Kariyer Fuarı’nın düzenlenmesine öncülük eden Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisi’ne, Çanakkale Valisi Ömer Toraman’a ve emeği geçen herkese teşekkür etti.
Protokol konuşmaları sırasıyla; Çanakkale İYİ Parti Milletvekili Rıdvan Uz, CHP Milletvekili İsmet Güneşhan, Çanakkale Belediye Başkanı Muharrem Erkek, Çanakkale Valisi Doç. Dr. Ömer Toraman ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Lütfihak Alpkan tarafından gerçekleştirildi.
Çanakkale İYİ Parti Milletvekili Rıdvan Uz, “Böyle bir organizasyonda gençlerimizi bir araya getiren başta ÇOMÜ Rektörlüğüne, Çanakkale Valiliğine ve tüm emeği geçenlere teşekkür ederek, “Bu vatanı bizlere emanet eden tüm şehitlerin önünde saygıyla eğiliyorum” dedi ve TRAKYAKAF 2025’in öğrenciler, mezunlar ve bölge için önemine değindi.
CHP Milletvekili İsmet Güneşhan, fuarın düzenlenmesinde emeği geçen herkese çok teşekkür ederek, “Gençlerimiz salonu doldurmuş. Bunu görmek beni çok mutlu etti ve geleceğe umutla bakmamı sağladı. Gençlerimizin geleceğe yönelik kariyer planlamasında fuar büyük katkı sağlayacak. Gençlerimiz geleceğimizin teminatı” dedi.
“TRAKYAKAF 2025 eminim ki özellikle gençlerimizin geleceğe sağlam adımlarla yürümesine önemli bir katkı sağlayacak. Ayrıca bölgemizin kalkınmasına, istihdamına da ciddi katkılar sağlayacağına yürekten inanıyorum” diyen Çanakkale Belediye Başkanı Muharrem Erkek, Çanakkale’nin tarihi, kültürel değerleriyle ve müstesna coğrafyası ile çok özel bir yer olduğunun altını çizerek “Çanakkale bir üniversite, bir öğrenci kenti. Aynı zamanda sanayi ve teknoloji potansiyeli yüksek bir kent. Onun için Üniversitemiz kentimiz için çok önemli. Bu bağlamda yerel yönetim olarak Üniversitemiz ve iş dünyası ile ilişkileri çok önemsiyoruz” dedi.
Çanakkale Valisi Doç. Dr. Ömer Toraman, “Çanakkale olarak TRAKYAKAF 2025’e ev sahipliği yapmanın gururunu yaşıyoruz. Bizden önce bu fuarı yapmış olan illerimizden de destek alarak bu sene Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Rektörünün ve çalışma arkadaşlarının yoğun gayreti ile bu fuarı sizler için hazırlamış bulunuyoruz. Bütün bu hazırlık ve telaş gençlerimiz için. Her biriniz birbirinizden farklısınız ve her birinizin yetenekleri birbirinden farklı. Gençlerimize inanıyor ve güveniyoruz. Amacımız yetenekleriniz doğrultusunda ülkemizin kamu, özel sektörünü ve sivil toplum alanını iyi tanımanızı sağlamak ve etkileşim içerinde olmanızı sağlamak. Bu sayede kendinize özellikle mezuniyet sonrası bir hayat çizgisi oluşturmanız. Doğru adımlar atabilmeniz ve doğru tercihler yapabilmeniz. Bütün bu çaba ve bu telaş bunun için. Sevgili gençler Türkiye son dönemlerde istikrarlı bir şekilde büyüyen nadir ekonomilerden birine sahip. Bu büyümü nüfus artışı göz önüne alındığında çok daha kıymetli. Öte yandan bu büyüyen ekonomi sayesinde işsizlik oranı düşüyor. Bu da çok önemli veri. Bunu sağlayan en önemli faktör de Türkiye’nin dinamik özel sektörü. Bu fuar, işte bu istihdam alanında gençler ile özel sektörü bir araya getiren bir vesile olduğunu düşünüyoruz. Bu fuarın organizasyonunda Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisimizin çok önemli desteği ve emeği var. Yurt satında bu fuarları organize ediyorlar. Kendilerine teşekkür ediyoruz. TRAKYAKAF 2025’te emeği geçen her kese teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Lütfihak Alpkan ise “Bu kariyer fuarları Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisimizin organize ettiği çok önemli bir etkinlik ve geleneksel hale geldi. Bu bağlamda gençlerimizin bu etkinliğe ilgi göstermesi ve özellikle işverenlerle buluşmaları çok önemli bir fırsat. Özellikle bu organizasyona destek veren işverenlere de çok teşekkür ediyorum. Ben bu vesileyle Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ve İŞKUR olarak gençlerimize verdiğimiz hizmetlerden de bahsetmek istiyorum. Özellikle gençlerimizi İŞKUR Gençlik Portalına davet ediyorum. Hakikaten bu sene Cumhurbaşkanımızın vizyonu ve İŞKUR’un organizasyonunda İŞKUR Gençlik Programı üniversitelerde bir uygulamalı eğitim programı vesilesiyle bu dönem 100 bin önümüzdeki dönem 200 bin ve 5 yılın toplamında 1 Milyon öğrenciyi iş hayatına hazırlamak konusunda büyük bir fırsat sunuyor. Bu bağlamda hem üniversite hayatında staj, İŞKUR Gençlik Programı ve diğer programlar vesilesiyle mezun olmadan önce iş hayatına hazırlanmak çok önemli. Aynı zamanda mesleki ve teknik bilgilerimizi hem teorik hem de pratik bilgileri en iyi şekilde öğrenmeye çalışmak çok önemli.” diyerek bunun önemli bir çalışma disiplini gerektirdiğini kaydetti.
Protokol konuşmalarının ardından fuara destek veren ana sponsorlar arasında yer alan Doğanlar Holding Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Davut Doğan, Golteks Petrol ve Kimya Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Kaplan, Kale Grubu’ndan Genel Müdür Süleyman Soysal, İÇDAŞ Çelik Enerji Tersane ve Ulaşım Sanayi adına Zeynep Aslan ve Çanakkale Bahçeşehir Koleji adına Emine Yıldız’a plaket takdim edildi. Ayrıca fuara katkı sunan kurum ve kuruluşların temsilcilerine plaket takdimi gerçekleştirildi. Açılış kurdelesinin kesilmesinin ardından Rektör Erenoğlu ve protokol üyeleri stantları gezdi.
-
Genel4 ay önce
İŞKUR Gençlik Programı Kura Sonuçları ve Başvuru Şartları
-
Kariyer5 ay önce
İŞKUR Gençlik Programı Başvuru Tarihi Açıklandı
-
Kariyer5 ay önce
ÇOMÜ’de 1406 Öğrenci İŞKUR Programından Faydalanacak!
-
Üniversiteler5 ay önce
ÇOMÜ’nün 17 Programı Daha Mezuniyet Belgelerinde “Türkiye Yeterlilikler Çerçevesi” Logosu Kullanacak