Genel

Homeros’un Mezarı Bulundu!

Yayınlandı

-

Yanlış okumadınız. Evet.  Tarihin en önlü ozanı; yazdığı destanların etkisi binyıllarca devam etmiş, pekçok sanatcı, bilim insanı, edebiyatcıya esin kaynağı olmuş, ünlü Homeros’un mezarı bulundu.

1772 yılının şubat ve nisan ayları arasında, İngiltere ve Fransa’nın en büyük gazeteleri bu haberle dolup taşmıştı. Hatta o yılın sonuna doğru bu sansasyonel buluntunun kaşifi Pasch van Krienen çalışmaları ile ilgili bir kitap çıkarmıştı.  Hollandalı bir aileden gelen, ancak Prusya doğumlu  Kont van Krienen, 1771 yılına kadar Rusların Ege filosunda görev yapmıştır. Bu görevi sonrasında kendisini arkeolojik araştırmalara adayan van Krienen, antik dönem yazarlarının Homeros ile yazdıklarını okuduktan sonra, Homeros’un mezarını bulmak için, Yunanistan’daki Kiklad adalarına doğru yelken açmıştır. Kiklad adalarının birinde, adalılarla uzun görüşmei ve onlara verdiği paralar sonucunda kendine mezar olduğunu iddia edilen bir yer gösterilir. Hiç zaman kaybetmeden kazılara başlayan Homeros avcımız, üç lahti açığa çıkartır; ilk ikisindeki iskeletler oldukça büyüktür; ama aradığı hazine en alttadki üçüncü lahittededir: İşçiler lahtin kapağını kaldırır kaldırmaz van Krienen,  lahit üzerinedeki kabartmayı görür. Elinde mürekkep hokkası ve tüy kalem tutan birisinin portresidir bu. Bir de   tüy kalemin ucunu sivriltmeye yarayan bir alet bulunmaktadır. Ama en önemlisi üstünde OMIROS  yazısının olduğu bir madolyondur. Ama maalesef lahit kapağı çok ağır olduğu için işçiler buldukları yere bırakmak zorunda kalırlar. Daha sonra aynı yere geldiklerinde ise kabartmalardan hiçbir iz kalmamıştır.

Günümüzden baktığımızda, bu öykünün o dönem gazeteleri tarafından büyük bir ilgi ile karşılanmasını anlamak çok zor görünüyor. Hatta gazeteler konuyu öylesine ciddiye almaya başlamışlardır ki, Fransa’daki Mercure de France 1773 yılında, mezarın bulunduğu yerden kaldırılıp Avrupa’da mezara yakışan daha uygun bir yere getirilmesini bile önerirler.

Tahmin edilebileceği gibi van Krienen amacı ise, bu sansosyenel buluntuyu Avrupalı bir hükümdara satmaktır. Kendisinin bu konuda başarılı olup olmadığını ve bu lahtin nereye götürüldüğünü tam olarak bilmiyoruz. Ancak İsveçli araştırmacı Biörnstähl, lahti 2 temmuz 1772 yılında paketlenmiş olarak Liverno’da gördüğünü yazar. Birkaç yıl sonra ise gezgin arkeolog Lechevalier, St. Petesburg’da „Homeros’un Mezarı“nı gördüğünü belirtir, ancak araştırmacılar bu lahtin çok daha farklı olduğunu tespit etmişlerdir.

Yani aslında van Krienen, „Ozanlar Ozanı Homeros“un mezarını bulan tek kişi değildir. Gerçektende bu mezar Homeros’a atfedilen tek mezar değildir. Özellikle 18. yüzyıl ve sonrasında antik yazarların kaleminden çıkmış olan Homeros biyografileri bir rehber gibi okunmuş ve o kitaplarda anlatılan hikayelere uygun coğrafyalar ‚keşfedilmiştir’. Gezginler sonunda, Homeros’un antik Smyrna kentinin (İzmir) yakınlarında Meles çayının yakınlarında doğduğunu kabul etmiş, hatta bu bölgede destanlarını kaleme aldığı bir mağrayı bile tespit etmişlerdir.  Batı Anadolu kıyısının karşısındaki Chios (Sakız Adası) adasında „Homeros Okulu“nun mermerden öğrenci oturaklarını bile bulduğunu iddia edenler olmuştur. Bazılarına göre ozan orta yaşlarında bu adada dersler vermiştir. Antik dönem yazarları Homeros’un doğduğu yer(ler)i, gezilerini, maceralarını ayrıntılı bir şekilde anlatırlar.

Antik dönem yazarlarının kaleme aldığı bu Homeros biyografileri fantazilerle dolu olmasına ve tezatlar içermesine rağmen, 18. yüzyıldan itibaren özellike Avrupa’da moda olan Pan-Hellenik ideoloji nedeniyle erken dönem araştırmacı ve arkeologları etkilemiştir. Van Krienen gibi kişiler ise bunu kurnazca kullanmak istemiş, Schliemann gibi kişiler ise, İlyada’yı ve Homeros’u büyük kazılarla ispatlamaya girişmiştir.

İşte bütün bunlara neden olan ise, Homeros’un Devirleri ve Coğrafyaları  aşan etkisidir.

Homeros’un mezarının bundan sonra da bulunamayacağı kesin; ancak ozanımız sadece Hellen ozanı olarak kabul edilemeyecek kadar da çok önemli. Çünkü İlyada Destanı’nda oldukça yoğun ve somut Anadolu (Gılgamış ve Hitit destanları) etkisi söz konusudur.

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

ÇOK OKUNANLAR

Exit mobile version