BİRİM HABERLERİ

Doç. Dr. Rüstem Aslan’ın Yeni Yazısı

Yayınlandı

-

Türkiye’deki futbol alanında yıllardır sürüp giden ve sıradanlaşan şike, son dönemdeki ciddi soruşturmalarla tümüyle olmasa da büyük oranda gün yüzüne çıktı. Aslında bu konuda asıl trajik olan, sadece futbol alanında gördüğümüz bu durumun, sıradanlaştıkça günlük hayatın diğer alanlarında da bir virüs gibi yayılmış olmasıdır. Bu durum sadece Türkiye’ye özgü ve günümüze ait bir fenomen değil. En azından ikibin üçyüzyılldır spor alanında görülen bir durum. Ancak özelllikle büyük bir ekonomik döngüye sahip futboldaki şike,  toplumun her alanını, her anlamda etkilediği için çok önemlidir. Futbol stadyumlarının neredeyse kültsel mekanlar gibi kabul edildiği 21. yüzyılda, spor endüstrisi büyük sermayelere hükmediyor. Bu sermaye  kimi zaman neredeyse belirli bir ülkenin belirli bir dönemdeki hem ekonomik hem de siyasi seviyesine yön verebiliyor. Spor oyunlarının, özellikle de futbolun günlük yaşam ve ekonomideki öneminin 21. yüzyılda giderek artacağı da genel olarak kabul ediliyor. Ancak bu kadar büyük sermayelere hükmeden spor dallarının, özellikle de futbol sporunun, para, güç, prestij ve diğer nedenlere manüple edilmesi de farklı dönemlerde, farklı ülkelerde karşımıza çıkıyor. 60’lı yıllarda futbolun beşiği İngiltere, 80’li yıllarda Almanya, son on yıllarda ise İtalya ve Yunanistan,  futbol maç sonuçlarını manüple eden büyük şike skandallarıyla sallandı. Bir sürden  beri de ülkemiz, şike depremi ve artçı-depremleriyle sarsılılıp duruyor.

Şike,  dilimize Fransızca chiqué kelimesinden geçmiştir ve köken olarak dalavere, kandırmaca anlamına gelmektedir. Bir modern zamanlar fenomeni olmayan şikeye  antik dönemde de rastlıyoruz.

Yazının tamamı için tıklayınız.

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

ÇOK OKUNANLAR

Exit mobile version