Dünya
Erdoğan’ın Avrasya İslam Şurası konuşması

İstanbul’da düzenlenen Avrasya İslam Şurası toplantısında konuşan Başbakan Erdoğan’ın hedefinde İsrail ve BM vardı.
Mısır ziyareti sonrası dün gece Türkiye’ye dönen Erdoğan, bugün şurada yaptığı konuşmada İsrail’in Gazze saldırısına tepki göstererek İsrail’e “terörist devlet” benzetmesi yaptı. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin 5 daimi temsilcisinin iki dudağının arasındaki açıklamalara kaldığına dikkat çeken Erdoğan, ‘İsrail orada çocukları katlediyor ”Ne yapıyorsun İsrail’ diyen yok. Ben açık söylüyorum Birleşmiş Milletler’e güvenmiyorum” dedi.
İşte Erdoğan’ın açıklamalarından satır başları
“Bu şuranın toplanmasına vesile olan herkese teşekkür ediyorum. Bundan 17 yıl önce Avrasya İslam Şurası ilk kez toplandığında bazı şeyleri engelleyen sistem sona ermişti. Yıldırmalar nedeniyle din eğitiminde ciddi sorunlar bulunuyordu. Avrasya İslam Şurası’nın da katkılarıyla bu sorunların önemli bir bölümünün ortadan kalktığını görüyoruz. Bu yıl ki şura da siz değerli düşünürlerin coğrafyamızdaki sorunlara kapı aralayacak çözümler üretmesine vesile olmasını umuyorum.
ORTAK GEÇMİŞE VE DEĞERLERE SAHİBİZ
Jeopolitik ve stratejik dengeleri alt üst eden bu süreçte kritik coğrafyaların Avrasya’nın önemi her zamankinden fazla arttı. Küreselleşen dünyada daha merkezi bir konum kazanıyor. Enerjiden güvenliğe kadar sayısız alanda önemli iş birliği imkanlarına sahibiz. Aynı hissiyatı paylaşan insanlar olarak beşeri boyutta önemli bir avantaja sahibiz. Bizler aynı zamanda ortak bir tarihi geçmişe ve dini referanslara da sahibiz. Bu avantajlardan ortak bir barış vizyonu oluşturmak için faydalanabiliriz. Bunun için Avrasya’daki çatışmaların sona ermesi gerekiyor. Bu sorunlar bölgenin gelişimine engel teşkil ediyor. Türkiye olarak biz bu anlayışla çatışmaların barışçı yollarda çözümü için çaba sarf ediyoruz.
Yakın zamanda Kafkasya bölgesindeki sorunların diyalogla çözüme kavuşturulması hedefiyle başlatılan Kafkasya İstikrar Platformu girişi önemli bir adımdı. Yine Afganistan ve Pakistan’la birlikte barış için başlattığımız üçlü adım da önemli bir adımdı. Sizlerin de bölgedeki sorunların çözümü için çabalarınızı esirgemediğinizi biliyorum. Bölgemizde barışı ve refahı kalıcı hale getirmeliyiz.
11 EYLÜL SONRASI TERÖR VE İSLAM BİRLİKTE ANILIR OLDU
11 Eylül saldırıları, İslam ve terörün birlikte anılmasına neden oldu. Günümüzde ise batıda ve özellikle Avrupa’da giderek ağırlaşan ekonomik şartlar bu gibi aşırılıkları güçlendiriyor. Bizzat sistem partilerince de kullanılmaya başlandı. Irkçılığın yeni bir tezahürü haline gelecek bu adım ciddi bir tehdit boyutuna ulaştı. Bugün Amerika’dan Asya’ya Avurpa’dan Asya’ya kadar din ve kültür farklılıkları göz önünde tutularak insanlar yabancılaştırılmaya çalışılıyor. Yeni çatışma tohumları atılmaya çalışılıyor.
İSRAİL GAZZE’Yİ BOMBALIYOR, EGEMEN GÜÇLER NEREDE?
İsrail Gazze arasındaki artık çatışma demiyorum savaş 5. gününde ne hale geldi. Gazze’deki son durum bugün 17 kişi daha şehit edildi, toplamda 94 kişi hayatını kaybetti. Egemen güçler nerede batılı güçler nerede? Hiçbirisinin ne yapıyorsun dediği yok. İsrail olduğu için. Görüştüğümüz liderlerin savunması çok enteresan, savunma haklarını kullanıyorlarmış. Bu nasıl bir adalettir? Bunu bu şekilde ifade etmek mümkün mü? Kardeşlik bağlarımızın çok kuvvetli olması gerekli. Bunun mayası siz din bilginlerine düşüyor. İslam dünyası köşeye sıkıştırılmak isteniyor. Bu fütursuz çabalara karşı özgüvenli vakur ancak kararlı ve bilinçli bir duruş sergilemeliyiz. Sağduyu ile hareket etmemiz gerekli.
İSLAM DÜNYASI DARMADAĞINIK BİR HALEDE
Kafkaslar’da şehit edilen hocalarımız var din bilginlerimiz var ama hala faili meçhul. O bölgenin insanlarından faili meçhuller olduğunda dünya kıyamet kopartıyor. Öldürülen 3 kişi için 3 bin kişiymiş gibi kıyametler kopartılıyor. Biz, başımız öne eğik durmayacağız tam aksine dik duracağız. Ve omurgalı olacağız. Kararlı bir şekilde bu işin üzerine gitmeliyiz. Buradan çıkacak ortak kararlar çok önemli. Biz hala islam dünyasında bayramlarımızı aynı günde yapamıyoruz. Bir çok meselede hükümlerde farklı durumlar var. Niye kaynaklar çeşitlendiriliyor bizim kaynağımız kitabımız Kur’an ve onun yanında sünnet yanındaysa biz niçin bu darmadağınık durumdayız. İnsanların savrulmasından öte fikrin savrulması çok tehlikelidir. bunu toparlamamız lazım. Bilgide ilimde bunu yaptığımızda sırat-ı müstakim oluruz.
BEN BM’YE GÜVENMİYORUM
Hz. Peygamber’imizle alakalı tepki çeken bir film vardı. Bu film islam karşıtlığını yaymayı misyon edinmiş, aşırı çevrelerle mücadelenin artık yasal bir alanda yürütülmesini göstermiştir. 2006 yılında Peygamber efendimizle ilgili karikatürlerin çizilmesiyle de gördük. İnanç ve değerlere hakaret edilmesini önleyecek yasal çerçevenin ortaya çıkarılması için elimizden gelen çabayı göstermemiz gerekiyor. Uluslararası toplantılarda dile getiriyorum, peki BM’ye ne kadar güveniyorsunuz? Onu da söyleyeyim güvenmiyorum. Çünkü savaş şartlarının oluşturduğu bir yapının tezahürü bugün adil değildir. BM Güvenlik Konseyi’nin üyeleri arasında bir tek müslüman ülke yok. Bizim lehimize çıkan bir şey var mı?
Biz adaleti arıyoruz. Siyasetçi adaleti sağlamakla yükümlüdür. 7 milyar insanın kaderini, 5 ülke temsilcisinin dudaklarının arasına mahkum edemezsiniz. Daimi ve geçici üye ayrımcılığı olmasın. Her kıtanın daimi kıtalar içerisinde temsilcileri olsun.
BM SURİYE’Yİ SEYREDİYOR
Şu anda Suriye’de insanlar katlediliyor. 50 bini bulan insan orada öldürüldü. Şu ana kadar yaralı sayısı belirsiz. Bizim ülkemizde 170 bin göçmen var. 20 bini çadır ve konteynerde diğerleri de kiraladıkları evlerde kalıyorlar. BM Güvenlik Konseyi sadece izliyor. Bu kurum niye kuruldu dünya barışının tesisi için. Eğer bunu başaramıyorsa o zaman ne anlamı var. Bazı ülkelerin liderlerinin işine bu durum gelmiyor. Koltuğa oturan orada kalmak istiyor. 40 yıl geçti alınan netice ortada.
İSA DA MUSA DA BİZİM PEYGAMBERİMİZ
Bosna Hersek’te yıllar boyu süren savaşta masum insanlar katledilirken kadınlara en feci işkenceler yapılırken Hristiyanlarla saldırıları bir araya getirmedik. Myammar’da şu anda toplu katliamlar yaşanırken Budizm’le terör kelimesini yan yana almadık. Bir dinin mensuplarınca yapılan hataların o dini bağlamadığını çok iyi biliyoruz. Biz Hz. Musa’yı, Hz. İsa’yı kendi peygamberlerimiz olarak görüyoruz. Aynı hürmeti aynı saygının müslümanlardan ve müslümanların kutsal değerlerinden esirgenmesini adalet adına büyük bir çifte standart olarak görüyoruz. Kendi ülkelerinde müslümanlara yönelik ayrımcılığı görmezden gelenler Gazze’de çocukların katledilmesi karşısında gözlerini yumuyorlar. İsmail Haniye kardeşimizin ellerindeki yavruyu gördünüz. Bu katliamı yapanlar, insanlıktan nasibini alabilir mi? İsrail bir terör devletidir. Çünkü bu estirilen bir terördür.
ARAP LİGİNİN DURUMU İÇLER ACISI
Ama hepsinden öte bunun mücadelesini ilk biz vermeliyiz. Bunun mücadelesini biz kendi aramızda veremiyorsak İslam İşbirliği Teşkilatı çok daha etkin olmalı. Arap liginin durumu içler acısı değil mi? Bir ülkede petrol olduğu için enerji kaynakları olduğu için hassas davrananların Filistin Mynmar karşısında susmasının bir kara leke olarak tarihe geçeceğini herkese hatırlatmak isterim. Biz ırkçılığın çok tehlikeli olduğuna inanıyoruz. Biz insana yönelik her saldırıyı kınıyor ve o saldırıya karşı mücadele veriyoruz. İslamafobia bir insanlık suçu olarak görülmelidir.
BELİRLEYİCİ OLAN İSLAM OLMALI MEZHEP DEĞİL
Unutulmamalıdır ki siyasi paradigmalar birer birer değişiyor. Kuzey Afrika’da geri dönülmez bir harketi başlattılar. Bundan 10 sene öncesinin bölgeleri değil yönetimler de 10 sene öncesinin devletleri değil. Bölge halklarını sindirmeye kimsenin gücü yetmeyecektir. Bu anlayışla Mısır ve Tunus’ta önemli merhaleler kaydeden demokratik gelişmelere desteğimizi sunuyoruz. Arap coğrafyasındaki devrimlerin yeni kutuplaşmalara yol açmaması konusunda da hassasiyet gösteriyoruz. Biz sunnilik şiiilik bu tür tabular içerisinde İslam’ı gölgeleyemeyiz. Tek belirleyici olan İslam olmalı mezhepler değil.
Suriye’deki gidiş ne yazık ki orayadır ve acımasızca yapılan katliamların altında da bu yatmaktadır. Biz bu fitneye düşmemeliyiz. Biz birbirimizi Allah için sevmeliyiz mezhep için değil. Esed rejimi Suriye halkına karşı başlattığı katliamı mezhep karşıtlığı üzerinden yürütüyor. Bugün yaşanan Baas rejiminin halka rağmen yürüttüğü baskı ve katliamlardır. İnsanları din ve mezhep temelinde ayrıştırmaya yönelik çabaları bertaraf etmeliyiz.
İslam dünyasının karşı karşıya bulunduğu bütün bu problemler aklın rehberiğinde ilimle çözülebilir. İstanbul’umuzda uluslarası bir İslam üniversitesi kurulması fikrindeyim. Altyapısı hazırlanarak böyle bir üniversitenin kurulması birçok gerek din bilgini yetiştirme anlamında gerekse dünyadan çok farklı fikirlere sahip insanların toplanması için çok önemli bir merkez olabilecektir. Biz bütün imkanlarımızla bu desteği vermeye hazırız.”
Dünya
QUA Granite, Doğaya Sahip Çıkıyor

Sürdürülebilir su yönetimi anlayışını benimsediğini vurgulayan QUA Granite, su kıtlığının önüne geçerek gelecek kuşaklara iyi bir yaşam sağlamanın herkesin vazifesi olduğunu belirtiyor.
Birleşmiş Milletler’in (BM) temiz su sorunu ve su kaynaklarının korunmasına dikkat çekerek farkındalık oluşturmak amacıyla 1993’te ilan ettiği ve her yıl 22 Mart’ta kutlanan Dünya Su Günü, bu yıl “Ortaklıklar ve İş Birliği Yoluyla Değişimi Hızlandırmak” temasıyla kutlandı. Dünya Su Günü’nün temel odak noktaları arasında ise BM’nin sürdürülebilir kalkınma amaçlarından “Temiz Su ve Sanitasyon” hedefini desteklemek yer alıyor. Bu kapsamda da 2030 yılına kadar dünya çapında herkesin temiz ve güvenli suya erişiminin güvence altına alınması amaçlanıyor.
Türkiye’nin en büyük teknik granit üreticisi QUA Granite, bu önemli günde gittikçe azalan ve israf edilen su varlığına dikkat çekiyor. Yaşanabilir bir dünya için çalışan QUA Granite, bereketin sembolü olan suyun bir damlasının dahi boşa harcanamayacak kadar kıymetli olduğunun altını çiziyor.
QUA Granite Pazarlama Müdürü Hande SARPKAYA, doğaya saygı felsefesini benimsediklerini vurguladı: “Gelecek kuşaklara iyi bir yaşam sunmak için ürünlerimizde hayat boyu sürdürülebilirlik yaklaşımını benimsiyoruz. Su olmazsa yaşanabilecek bir hayatın da olmayacağının farkındayız. Bu nedenle, doğal kaynakların tüketimini azaltmayı ve ürünlerin çevresel etkilerini de en düşük seviyede tutmayı amaçlıyoruz. Verimliliğimizi artırmak ve su israfını önlemek için üretim faaliyetlerimiz sırasında oluşan atık suyun %100’ünü doğaya deşarj etmeden, toplamda 94.000 m3/gün kapasiteli olan endüstriyel su arıtma tesisimizde arıtarak tekrar üretime kazandırıyoruz. QUA Granite olarak bir damla suyu bile israf etmeden; sadece Dünya Su Günü’nde değil, yaşamımızın her alanında ve anında doğaya sahip çıkmaya devam edeceğiz.”
Dünya
2023-2024 Akademik Yılı Erasmus Hareketliliği Başvuru Takvimi

2022-2023 Akademik Yılı Erasmus Hareketliliği başvuru takvimi ilan edildi. Haberimizde Erasmus Hareketliliği hakkında detaylı tüm bilgilere ulaşabilirsiniz.
2023-2024 AKADEMİK YILI ERASMUS ÖĞRENİM VE STAJ HAREKETLİLİĞİ BAŞVURU TAKVİMİ
I.ADIM: YABANCI DİL SINAVI
Başvuru Dönemi | 13.02.2023 – 24.02.2023 |
Yabancı Dil Sınav Tarihi | Yazılı Sınav: 3.03.2023
Konuşma Sınavı: 6.03.2023 |
Yabancı Dil Sınavı Sonuç Açıklanma | 10.03.2023 |
Yabancı Dil Sınav Sonuçlarına İtiraz İçin Son Gün | 15.03.2023 |
İtiraz Sonrası Değişen Sonuçların İlanı | 17.03.2023 |
Erasmus Yabancı Dil Sınavı ile İlgili Önemli Noktalar
Yabancı dil sınavı başvuruları 13.02.2023 – 24.02.2023 tarihleri arasında Yabancı Diller Yüksek Okulu’nun web sitesindeki yönlendirmelere uyularak yapılacaktır. Sınav başvurusu Yabancı Diller Yüksekokuluna (YDYO), kendi web sitelerinde belirtilen kurallar çerçevesinde yapılacaktır. Erasmus Yabancı Dil Sınavı ile ilgili tüm süreçler YDYO web sitesinden takip edilmelidir: http://ydyo.comu.edu.tr/
Erasmus Programı’ndan yararlanmak isteyen öğrenciler öncelikle üniversitemiz Yabancı Diller Yüksek Okulu tarafından düzenlenen Erasmus Yabancı Dil sınavına girmelidir.
Yabancı Dil Sınavı 2 aşamalı olacaktır:
3 Mart 2023, Cuma günü gerçekleştirilecek yazılı sınavdan 50 ve üzeri alan öğrenciler 6 Mart 2023 Pazartesi günü gerçekleştirilecek konuşma sınavına gireceklerdir.
Yazılı sınav sonucunun 100 üzerinden %75’i ve konuşma sınavı sonucunun 100 üzerinden %25’si alınarak “nihai yabancı dil puanı” oluşturulacak ve öğrenciler Erasmus başvurularında bu “nihai yabancı dil puanını” kullanacaklardır.
Yazılı sınav ve sözlü sınav yüz yüze gerçekleştirilecektir.
Nihai yabancı dil puanı 50 ve üzeri olan öğrenciler Erasmus hareketliliğine başvuru hakkı kazanacaklardır.
50 VE ÜZERİ DİL PUANI ALMIŞ OLMAK ERASMUS HAREKETLİLİK HAKKI KAZANDIĞINIZ ANLAMINA GELMEZ.
Erasmus Programına başvurabilmek için YDYO sonucu dışında YDS, e-YDS, YÖKDİL, TOEFL sonuçları da kabul edilmektedir, denkliği aynıdır. Denklik tabloları için tıklayınız.
Erasmus Yabancı Dil Sınav Sonuçlarının geçerliliği 3 yıldır.
Erasmus Yabancı Dil Sınavı ücretsizdir.
Erasmus+ Yabancı Dil Sınavına Kimler Başvurabilir?
2023/2024 Akademik Yılında Erasmus+ ÖĞRENİM Hareketliliğinden GÜZ ya da BAHAR DÖNEMİNDE yararlanmak üzere başvurmak isteyen,
2023/2024 Akademik Yılında Erasmus+ STAJ Hareketliliğinden yararlanmak üzere başvurmak isteyen öğrencilerimiz başvurabilir.
II. ADIM: ERASMUS+ PROGRAMINA BAŞVURU
ERASMUS+ ÖĞRENİM VE STAJ HAREKETLİLİĞİ BAŞVURU TAKVİMİ
II. adım olan Erasmus+ Programı’na başvurular, yabancı dil sınavından sonra, 10 Mart 2023 – 24 Mart 2023 tarihlerinde gerçekleşecektir.
Erasmus Online Başvuru | 10.03.2023 – 24.03.2023 |
Erasmus Sonuç Açıklanma | 31.03.2023 |
İtirazlar ve Hibesiz Gidiş Başvurusu | 31.03.2023 – 4.04.2023 |
Sonuçlara İtiraz İçin Son Gün | 4.04.2023 |
Nihai Sonuçların Açıklanması | 7.04.2023 |
Güz Dönemi
Öğrenim Hareketliliğine Seçilen Öğrenciler İçin Bilgilendirme Toplantısı |
12.04.2023
Yer: Microsoft Teams |
Staj Hareketliliğine Seçilen Öğrenciler İçin
Bilgilendirme Toplantısı |
19.04.2023
Yer: Microsoft Teams |
Erasmus+ Programına kimler başvurabilir?
Başvuru Kriterleri:
Faaliyete katılabilmek için öğrencilerin öncelikle aşağıdaki asgari şartları sağlamaları gerekmektedir:
1. Yabancı dil sınavından en az 50 alan öğrenciler Erasmus+ Öğrenim Hareketliliğinden yararlanmak üzere başvurabilirler. COMU YDYO Erasmus Yabancı Dil Sınavı, YDS, e-YDS, TOEFL ve YÖKDİL sonuçları kabul edilir. Denklik tabloları için tıklayınız.
2. Öğrencinin yükseköğretim kurumu bünyesinde örgün eğitim kademelerinin herhangi birinde (birinci, ikinci veya üçüncü kademe) bir yükseköğretim programına kayıtlı, tam zamanlı öğrenci olması gerekmektedir.
a) Birinci kademe öğrencilerinin kümülatif akademik not ortalamasının en az 2.20/4.00 olması,
b) Başvuru aşamasında henüz transkripti oluşmamış,
1-Ön lisanstan geçiş yapan öğrenciler için ön lisans mezuniyet notunun en az 2.20/4.00; 2-Birinci sınıf öğrencileri için lise mezuniyet notunun en az 75/100
c) İkinci ve üçüncü kademe öğrencilerinin kümülatif akademik not ortalamasının en az 2.50/4.00 olması,
*Tıp Fakültesi öğrencileri için 100’lük not çevirisinde YÖK’ün denklik tablosu kullanılmaktadır. Tabloya buradan ulaşabilirsiniz.
3. Öğrenim hareketliliği için yeterli sayıda ders veya ders niteliğinde olmayan ECTS kredi yükü olması.
4. Mevcut öğrenim kademesi içerisinde, 2014-2020 ve/veya 2021-2027 Erasmus+ dönemlerinde yükseköğretim hareketliliği faaliyetlerinden yararlanmışsa, yeni faaliyetle beraber toplam sürenin 12 ayı geçmemesi.
Başvuru Hakkında Önemli Açıklamalar
Erasmus+ Öğrenim Hareketliliğine başvurular bir sonraki akademik yıl gitmek üzere yapılmaktadır. Bu hareketlilik türünde hareketlilik yapılacağı dönemde öğrenci olma şartı arandığı için bölümlerdeki son sınıf öğrencileri Erasmus+ Öğrenim Hareketliliğine başvuramazlar.
Erasmus+ Staj Hareketliliğinden mezuniyet sonrası ilk sene yararlanmanın mümkün olması nedeniyle Fakülte/Yüksekokul ve Meslek Yüksekokulu son sınıf öğrencileri bu programa başvuru yapabilmektedirler.
Tıpta Uzmanlık Eğitimi almakta olan öğrenciler de Erasmus+ Programından faydalanabilmektedirler.
Eğitim Fakültesinin son senesinde “Okul Deneyimi” olması nedeniyle son sınıf öğrencilerinin Erasmus+ Programı Öğrenim Hareketliliğinden faydalanmaları uygun görülmemektedir. Bu nedenle şu an Eğitim Fakültesinin 3. Sınıfında olan öğrenciler Erasmus Öğrenim Hareketliliğine başvuramayacaklardır.
Öğrencilerin Erasmus Öğrenim Hareketliliği programından faydalanmaları için bölümlerinin Avrupa’daki bir üniversiteyle ikili anlaşması olması gerekmektedir.
Doktora öğrencileri yeterlik döneminde yeterlilik sınavlarını ÇOMÜ’de vermekle yükümlüdür. Bu dönemde öğrenim hareketliliği gerçekleştirmelerinde kısıtlayıcı bir durum söz konusu değildir. Ancak Erasmus hareketliliğinde olmalarından dolayı yeterlilik sınavlarına girememe durumu söz konusu olabilir, bu durumdan Erasmus Ofisi sorumlu tutulamaz.
23 Şubat 2023 tarihine kadar yapılan anlaşmalar başvuru sistemine eklenecektir. Bu tarihte sonra yapılan anlaşmalar 2023-2024 Akademik Yılı Başvuru döneminde kullanılamayacaktır.
“İkili Anlaşmalar Listesi“ne buradan ulaşabilirsiniz.
Online Başvuru
Başvurular online olarak 10 Mart 2023- 24 Mart 2023 tarihleri arasında web sitemizde yayınlanacak internet sitesinden yapılacaktır.
Online Başvuruda Gerekli Olan Belgeler
- Transkript
- Yabancı Dil Sınavı Sonuç Belgesi (e-YDS, YDS, YÖKDİL veya TOEFL sonuç belgesi)
– Staj Hareketliliği başvurusu için staj yapılacak yerden alınmış Kabul Mektubu. Belge hakkında ayrıntılı bilgiye buradan ulaşabilirsiniz.
Online Başvuru ile İlgili Detaylar
Yalnızca ONLINE BAŞVURU yapılacaktır.
Başvuruda YDYO’nun gerçekleştirmiş olduğu Erasmus Yabancı Dil Sınav sonucunu kullanacaksanız YDYO’dan sınav belgesi almanıza gerek yoktur. Sisteme sonucunuzu girmeniz yeterlidir. (Sistem bir sınav belgesi yüklemenizi zorunlu tutacağı için “YDYO” adını verdiğiniz boş bir pdf, jpg ya da word dosyası yükleyebilirsiniz.)
YDS, e-YDS, YÖKDİL ya da TOEFL sonucunuzu kullanacaksanız sonuç belgenizi pdf ya da jpeg formatında sisteme yüklemelisiniz. Bu belge doğrulama kodu içeren bir belge olmalıdır.
Güncel transkriptinizi ÜBYS’den pdf olarak alıp sisteme yükleyebilirsiniz. Öğrenci işlerinden imzalı transkript almanıza gerek yoktur. Beyan ettiğiniz not ortalamanız ve yüklediğiniz pdf’in doğruluğu tarafımızdan teyit edildikten sonra başvurunuz onaylanacaktır.
Başvuru sonuçları Erasmus web sitesinden ilan edilecektir: https://erasmus.comu.edu.tr/
Kaynak: comu.edu.tr
Dünya
QUA Granite’ten 1 Milyar TL’lik Rekor Satış

Türkiye’nin en büyük teknik granit üreticisi QUA Granite, 2023’e 1 Milyar TL’lik satış anlaşmasıyla girdi. Yurtiçi bayi ağını güçlendirmeye devam eden QUA Granite, düzenlenen imza töreninde Türkiye’nin en büyük dağıtıcısı Mehmet Ceylan Yapı ile rekor satış sözleşmesi imzaladı.
2022’yi iki yeni üretim hattını devreye aldığı fabrikasında 41 milyon metrekare üretim kapasitesine ulaşarak kapatan QUA Granite, 2023 yılına da iddialı yeni satış anlaşmalarıyla başladı. Türkiye’nin en büyük teknik granit üreticisi olan ve güçlü bayi ağıyla her bölgede müşterilerine kaliteli servis hizmeti sunan QUA Granite, Türkiye’nin en büyük dağıtım şirketi Mehmet Ceylan Yapı ile 1 milyar TL satış anlaşması yaparak önemli bir iş birliğine imza attı.
Rekor satış sözleşmesi; QUA Granite Yönetim Kurulu Başkanı Ali Ercan ve Mehmet Ceylan Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ceylan’ın katılımıyla gerçekleşen imza töreninde resmiyete döküldü.
Anlaşmayı değerlendiren QUA Granite Yönetim Kurulu Başkanı Ali Ercan, “QUA Granite olarak en önemli iş ortaklarımızdan Mehmet Ceylan Yapı ile imzaladığımız satış anlaşması, başarılı projelere giden yolda 2023’ün ilk adımı. Rekor bir satışa imza attığımız bu anlaşma ile var olan iş birliğimizi daha da güçlendirmekle birlikte kapsamını da genişlettik. Her iki taraf için de hayırlı olmasını dilerim. QUA Granite olarak Türkiye genelinde bayi ağımızı genişleterek koşulsuz müşteri memnuniyeti ilkemizi, bayilerimiz aracılığıyla müşterilerimiz ile buluşturmaya devam edeceğiz” dedi.
QUA Granite’in Ege Bölge bayisi Mehmet Ceylan Yapı, İzmir’de 2.650 metrekare kapalı, 2.000 metre açık olmak üzere 4.650 metrekarelik mağazası ve Kemalpaşa’da 30 bin metrekarelik stok sahası ile çalışmalarını gerçekleştiriyor. Mehmet Ceylan Yapı, QUA Granite’nin estetik ve tasarımı bir araya getirdiği granit ürünlerini müşterilerinin beğenisine sunmaya devam edecek.
-
Genel5 ay önce
İŞKUR Gençlik Programı Kura Sonuçları ve Başvuru Şartları
-
Kariyer6 ay önce
İŞKUR Gençlik Programı Başvuru Tarihi Açıklandı
-
Kariyer6 ay önce
ÇOMÜ’de 1406 Öğrenci İŞKUR Programından Faydalanacak!
-
Üniversiteler6 ay önce
ÇOMÜ’nün 17 Programı Daha Mezuniyet Belgelerinde “Türkiye Yeterlilikler Çerçevesi” Logosu Kullanacak
Adınız...
19 Kasım 2012 at 19:58
Filistin hamas lideri Haniye Atalarının Osmanlıya yaptığı ihaneti devam ettiriyor. Türkler Filistinli araplara yardım ediyor.onlar için üzülüyor. Haniye ise pkk nın uzantısı Bdp li Demirtaşa İnşallah Diyarbakırı Bağımsız Görürüz Diyerek Türkiyenin Bölünmesini istediğini dile getirdi. İşte Arap Kardeşliği İşte Müslüman kardeşliği. tarihini bimeyen Miletler yok olmaya mahkumdur. Araplar Tarih boyunca Müslüman Türkleri hep sırtından vurmuştur ve İhanete 2012 yılında da devam ediyorlar bundan sonra da devam edeceklerdir.
http://www.sicakgundem.com/besle-haniye-yi-oysun-gozunu_67843.html
Adınız...
19 Kasım 2012 at 19:58
http://www.demokrathaber.net/images/haberler/haniye_ozgur_diyarbakiri_gormek_isteriz_h6102.jpg
Araplar, filistinliler, Osmanlının son zamanlarında, yemen de sina da Medine müdafasında Peygamberimizin Mezarını ingilizlere karşı savunan Türk askerine acımışlarmıydı?
araplar filistinliler Arapları medine yi mekkeyi savunan Türk askerlerini ingilizlerle bir olup Şehit ettiler öldürdüler. Türk askerlerinin su içtikleri kuyuları zehirlediler. bu mu müslümanlık? bu mu islam kardeşliği?
Araplara sizce güvenilirmi?
Tarih boyunca Osmanlıyı arkasından vuran, İngilizlerle birlik olup Osmanlıya ihanet eden Araplar değilmi?
Adınız...
19 Kasım 2012 at 20:07
İsrail birt TERÖR devletidir. Fakat Araplar’ın (filistinliler, suudiler, Yemenliler, ve diğer arapların) hamurunda ihanet ve hainlik mayası vardır. Tarih boyunca araplar kendilerine yardım elini uzataları sırtından vurmuşlardır. ihanet etmişlerdir. yedikleri kaba pislemişlerdir. malesef arapların hamurunda bu var.
Osmanlıyı arabistandan söküp atılmasını sağlayan Osmanlı askerleirini sırtından vuran, Osmanlı askerlerini zehirlyen , ingilizlerle bir olup Osmanlıya ihanet eden hep Araplardır.
Tarihini bilmeyen milletler yok olmaya Mahkumdur.
Tarihinizi iyi öğrenin.
işte sene 2012, Filistin lidefi Haniye Türkiyenin yardım elini hiçe sayarak Pkklı Selehattin demirtaşa Diyarbakırın Bağımsızlığını görmek isteriz diyor ve pkk ya sözlü şekilde destek oluyor. Arap ihaneti 2012 de hala devam ediyor.
Uyan Ey Türk Milleti !!!
Uyan artık kardeşim!..
21 Kasım 2012 at 09:13
Yukardaki yorumları her habere yapıştıran arkadaş!.. Senin sayıklayıp durduğun o haber büyük oratğı yahudiler olam milliyette çıktı. Haniye türkiye’deki tüm muhalefetle görüştü o gün bir tek bdp’yle değil. Böyle bir söz söylediğinin hiçbir delili yok! demirtaş alçağı bile öyle bir söz demedi diye açıklama yaptı. Öyle bir söz demiş olsa bu fırsatı kaçırırmıydı zannediyorsun onların. görüntü falan çıkardı ortaya. Öyle bir şey yok. Yahudi medyası yine nifaksokuyor aramıza.Sen uyan kardeşim sen uyan artık. yetmedi kandığımız bu yalanlara!..
hsyn67
21 Kasım 2012 at 00:34
Yahu bu nasıl iştir İSrailin yaptığı katliamlara göz yummamızı bekleyen zihhniyetler etrafımızda türedi neymiş efendim biz İsraili karşı tutum alırsak İsrail terörü desteklermiş.. Ah benim canlarımm sanki biz sesimizi çıkartmsak İsrail bize gül uzatacakk…geçin bu safsataları elbette sesimizi çıkartacağız insanlık ölüyor çocuklar, yaşlılarr, gençler ölüyor, Allah’tan başka kimseden korkumuz yoktur evalallah…Canda bir Canan da bir….
Adınız...
21 Kasım 2012 at 20:26
Has parti genel başkanı Akp ye katıldı fakat Has parti Tabanı MHP ye katılıyor nedne acaba ?
http://www.sicakgundem.com/HD105661_has-parti-liler-mhp-ye-katildi.html
İnsan İnsan!..
22 Kasım 2012 at 15:18
Arkadaş biz Gazze diyoruz bebekler vuruluyor insanlar katlediliyor diyoruuzzz Aloooo!.. sen tayyip numan bilmem ne sayıklıyosun hala.. yazık yazık.. insanlık gibi ulvi bir şeyle siyaset gibi aptalca ve pis bir şeyi kıyaslıyorsun. yazık…