Genel

Kıyafetler Değişti Ya Beyinler?

Yayınlandı

-

Son günlerde okullardaki tek tip üniformaların kaldırılışının etrafında gelişen tartışmaları merakla takip ediyorum. Kimisi karardan memnum, kimisi şikâyetçi. Bir kesim tek tip üniformanın baskıyı simgelediği, özgürlüğü arka plana attığını söyleyerek kararı savunurken diğer kesim sosyal adaletsizliğin ortaya çıkacağını gerekçe göstererek karara tepkili. Hangi kesim haklı diye soruyorum kendi kendime. Aslında iki tarafta birbirinden haklı. Evet, tek tip üniforma bir baskının ürünüdür, bir askeri vesayet dayatmasıdır. Hatta öğrencilere o tek tip üniformalar giydirilip ‘’rahat, hazır ol’’ gibi salakça komutlar verilerek kısa süreli bir askerlik yapmaları sağlanır. Olaya bu açıdan baktığımda tek tip üniforma zorunluluğuna karşı olduğumu belirtmekte bir sakınca görmüyorum. Fakat işin bir de diğer boyutu var ki beni vicdanımla baş başa bırakıyor. Sosyal adaletsizlik!

Evet, Türkiye’de değişen bir şeyler var, ekonomik açıdan eskiye göre daha rahatız, refah seviyemiz yine aynı şekilde. Sağlıkta, eğitimde, bilimde, teknolojide geriye baktığımızda çok daha iyi yerlerdeyiz. Bir şeyler yoluna giriyor, düzeliyor; bu tabi ki doğru ama her şey değil! Bu veriler ülkemizde hala çocuğuna doğru dürüst kıyafet bile alamayan vatandaşlarımızın olduğu gerçeğini değiştirmiyor. İşte beni de vicdanımla baş başa bırakan nokta da burası. Zaten her alanda hayatımıza burnunu sokmayı başaran ve bir salgın hastalık gibi gittikçe yayılan ‘’sosyal adaletsizlik’’   illeti okullarımızda kendini daha da görünür kılacak. Okul arkadaşlarının bilgisayarlarını, bisikletlerini görüp eve gelerek askeri ücretle çalışan babasını sıkıştıran küçük Ali bu kez arkadaşlarının üzerinde gördüğü güzel kıyafetler için babasını sıkıştıracak. Belki şimdi sizlere anlatacağım olay komik gelebilir. İbrahim Tatlıses’in oynadığı bir film geldi aklıma. O filmden aklıma kazınan bir sahneyi aktarmak istiyorum sizlere. Evin çocuğu babasından okuldaki müzik dersi için istenen flütü almasını istiyor. Fakat baba maddi imkânsızlardan dolayı oğlunun bu ihtiyacını karşılayamıyor ve ‘’Bir flüt kaç para? ‘’ diye haykırarak gözyaşlarına boğuluyordu. Keşke, boşver sayın okuyucu zaten böyle şeyler sadece filmlerde yaşanıyor diyebilsem sizlere. Ama maalesef bunlar hayatımız kalbinde yaşanan gerçekler. Engelleyemediklerimiz! Neyse, olayı daha fazla dramatize etmeye gerek duymuyorum. Umarım mesele anlaşılmıştır. Okullarda tek tip üniformanın kaldırılışını buruk bir sevinçle karşılıyorum. Bir de meselenin diğer bir yönü var tabi. Öncelikli olarak ele alınması gereken ama şekillere takıldığımız için içeriğini görmekten aciz olduğumuz yönü! Ah şu şekilciliğimiz! Tek tip üniformayı kaldırdık peki tek tip beyinler yetiştiren müfredatı, eğitim sistemini ne zaman değiştireceğiz? Buram buram faşizm kokan andımızı her gün çocukların beyinlerine dayatmaktan ne zaman vazgeçeceğiz? Ne zaman ‘’rahat-hazır ol’’  gibi komutların askerlik mesleğiyle ilgili olduğunun bilincine varıp bunları çocuklarımız üzerinde uygulamayı bırakacağız? Ne zaman çocuklarımızın özgür düşünebilmesi için gerekli olan eğitim sistemini getireceğiz? Bence tartışılması gereken asıl konu budur!

2 Yorum

  1. gene ben

    04 Aralık 2012 at 01:43

    genel olarak yazılarınızı şöyle bir okudum da, sizin kafanız karışmış bence sayın Felek! ne düşündüğünüzden, ne yönde gittiğinizden ve nasıl bir hayat istediğinizden bence siz pek de emin değilsiniz. oturun bir sakinleyin, su için, kafanızı toplamaya çalışın. ve bunu en başından yapın bence… gerekirse çocukluğunuza inin ve her şeyi başından sorgulayın. zira istikrarlı bir duruş sergilemiyorsunuz. bunun ilk nerede başladığını bulursanız belki telafi şansınız olur hayatınızı. sizin için diyorum bunu.

  2. UcmrcGmph

    04 Aralık 2012 at 20:48

    ————
    On line Sales leader
    Around the world Company

Leave a Reply

Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

ÇOK OKUNANLAR

Exit mobile version