Editörün seçtikleri
LEVENT KIRCA: “SANATÇI ‘ATATÜRKÇÜ’ OLUR”

Levent Kırca, sanatçıların Atatürkçü olması gerektiğini iddia ederken, sanat camiasında ‘Beyaz Türk’ etkisiyle ilgili çarpıcı bir anekdot dikkat çekti…
Dün akşam sergilediği oyunun ardından gazetecilerin sorularını cevaplayan Levent Kırca, Türkiye’de çağdaşlık, özgürlük ve Atatürkçülüğün tehdit altında olduğunu belirterek, “Sanatçı arkadaşlarımızabenim sözüm; bugün Türkiye Cumhuriyeti tehdit altındadır. Bugün Türkiye’de özgürlük, çağdaşlık, Atatürkçülük tehdit altındadır. Türk gençleri yasaklıdır, tutukludur. Türk ordusu tehdit altındadır, hapishanelerdedir.” dedi.
“SON BİR DÖNME ŞANSI VERİYORUM ONLARA”
Sanatçı denilen kişinin Atatürkçü olmak mecburiyetinde olduğunu iddia eden Kırca, bunun dışında olanlara son bir şans verdiğini ifade ettiği konuşmasında şu cümlelere yer verdi:“Sanatçı dediğimiz kişi aydın olmak mecburiyetindedir. Ülkesini düşünmek mecburiyetindedir, Atatürkçü olmak mecburiyetindedir. Bunun dışında olanlar sadece günlük menfaatleri için hükümeti ödüllendiriyorlar. Ben bu duruma müdahale etmeyen ne kadar sanatçı varsa hepsini kınıyorum. Yarın tüh diyeceklerinden eminim. Çünkü bunların çoğu cahil. Başlarına ne geleceklerinden haberleri yok. Bugün yandaşlar üç-beş kuruş için döneklik yapıyorlar. Ben de son bir dönme şansı veriyorum onlara. Atatürk’e dönsünler, cumhuriyete dönsünler, bize dönsünler onlara ihtiyacımız var” dedi.
Levent Kırca’nın açıklamalarının Takvim’den Ergün Diler’in, oyuncu Ayten Gökçer’in darbeleri savunması üzerine, bugün köşesinde yer verdiği bir anekdotla birebir uyuşması dikkat çekti.
İşte Diler’in yazısının ilgili bölümü:
İzmirli bir dostum var. İsmi lazım değil. Çok yetenekli, akıllı, bilgili ve istekli… Ama bir önemli sorunu var! İşte bu yüzden ÖNÜ KAPANDI…
Ayten Hanım’ın sözlerini duyunca telefona sarılıp kendisini aradım. “Yanlış hatırlarım” diyerek bir kez daha konuşmak istedim. Yıllardır yaralıydı.
Ulaşmam çok zor olmadı. Konuyu açınca içinde biriktirdiklerini bir çırpıda anlattı. İşte dostumun ibret dolu öyküsü… Kendi ağzından… “Yıllar önceydi. Babamın verdiği son parayla İzmir’den İstanbul’a geldim. Konservatuarda okuyup oyuncu olmak benim için yaşamanın adıydı. Umutlarım, hayallerim vardı. Zar zor bir ev bulup yerleştim. Param sınırlıydı. Çalışmak zorunda olduğumu biliyordum. Hayalimin peşinde koşmak için her işi yapıyordum. Geceleri uyumadan çalışıyor, gündüzleri okula gidiyordum.
YILDIZ KENTER Hanımefendi bunu öğrenince sinirlendi. Durumu anlattım. Ancak dinlemedi. Ne olduğunu anlamıyordum. Derslerim iyi olmasına rağmen orada istenmiyordum. Bir gün dayanamayıp “Yoksulsan bu okulda ne işin var? Ya okulu ya işini bırak” diye rest çekti. Kim isterdi ki çalışmak. Ama çarem yoktu. Baskı artınca hayallerimin üstünü siyah tülle örtmek zorunda kaldım. Ben hayallerimi gözyaşları ile yıkarken YILDIZ KENTER bildiği yoldan gidiyordu!
Doğan Güreş Paşa’nın kumarhaneden çıkmayan, okula uğramayan oğlunu sınırsız destekliyordu.
Adam okulun yolunu öğrenmeden sınıf geçiyordu. “Biz yoksuluz” diye kapının önüne konulurken birileri ter akıtmadan ilerliyordu.
Bu olaya tepki veren çıkmadı sanma. MAHİR GÜNŞİRAY “Böyle rezillik olmaz” diyerek restini çekti… Ama İstanbul’da Yıldız Kenter, Ankara’da Cüneyt Gökçer demir yumruktu. Dedikleri kanundu. Paşaların emriyle DEVLET SANATÇISI oldukları için tuzları kuruydu. Ne yapıp edip halk çocuklarını oralara sokmadılar!
Kimse bunları yazmaz ama gerçek bu! Hep seçkinci davrandılar.
Ama balık baştan kokuyordu… Muhsin Ertuğrul yıllar önce Amerika’dan gelen ENGİN CEZZAR’a, yani deneyimsiz bir oyuncuya HAMLET oynatmıştı! Hatırlarsın son dönemde ŞEHİR TİYATROLARINA birkaç söz söylenince adamlar “Bize çöpçü muamelesi yapamazsınız” diye ayağa kalktı… Belediyeden BORDROLU olarak maaş alırken sorun yok ama iş sahneye konulacak oyuna gelince BİZ ÇÖPÇÜ MÜYÜZ! Yok öyle!
12 Eylül Danıştay’ında ve Sayıştay’ında etkili bir isim olan Şamil Şamlıoğlu’nun kızı Şehir Tiyatroları Genel Sanat Yönetmeni Ayşenil Hanım da bu dönemde “müdahale var” diyerek istifa etti!
Yani darbecilerle yıllardır elele yürüyen isimler “müdahaleden” şikayetçiydi! İnanılır gibi değildi!
Belki de “halka hep kapalı olmak” Beyaz Türk olmanın temel şartıydı! Bu nedenle Ayten Hanım aksini söylese şaşırırdım! Oraları bize hiç açmadılar ki! Şimdi çıkan bütün parlak oyuncular İzmir kökenli! Nedeni basit! Onların ellerinin uzandığı yerden çıkamazlar çünkü!”
Ayten Hanım bence haklıydı; 1-2 kişi gittiyse şükretmek lazımdı!
Sizce!
Editörün seçtikleri
TÜBİTAK’ın burs miktarları artırıldı

TÜBİTAK’ın araştırmacı, bilim insanları ve öğrencilere sunduğu burs miktarlarında artışa gidildi. Bakan Kacır, “Türkiye’yi dünyada en üst sıralara taşıyacak, bu ülkenin aydınlık geleceğini inşa edecek araştırmacı insan kaynağımıza yönelik desteklerimizi sürdüreceğiz” mesajını paylaştı.
Bakanlıktan yapılan açıklamaya göre, TÜBİTAK Araştırma Destek Programları Başkanlığı (ARDEB), Bilim İnsanları Destekleme Programı Başkanlığı (BİDEB) ile Genel Teknoloji ve Yenilik Destek Programları Başkanlığı (TEYDEB) tarafından desteklenen projelerde, öğrencilere yapılan burs ödemelerinin aylık üst limitlerinde artışa gidildi.
Buna göre, ön lisans veya lisans öğrencilerine verilen burs miktarı 4 bin liradan 4 bin 800 liraya yükseltildi. Yüksek lisans öğrencilerine verilen burs miktarı 13 bin 500 liradan 16 bin 500 liraya, doktora öğrencilerinin aldığı burs miktarı da 20 bin liradan 24 bin liraya çıkarıldı. Doktora sonrası araştırmacılara verilen burs miktarı ise 27 bin lira iken 32 bin lira olarak güncellendi.
Bu arada, BİDEB 2250 Lisansüstü Bursları Performans Programı’nda yer alan performans kriterlerine göre başvuru yapmaları durumunda, doktora öğrencileri 8 bin 700 liraya ve doktora sonrası araştırmacılar da 10 bin 500 liraya kadar performans ödemesi alabilecek.
“İnsan kaynağımıza yönelik desteklerimizi sürdüreceğiz”
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır da sosyal medya hesabından konuya ilişkin paylaşımda bulunarak, “Bilim insanlarımıza, araştırmacılarımıza ve öğrencilerimize sunduğumuz TÜBİTAK burslarını artırdık. Türkiye’yi dünyada en üst sıralara taşıyacak, bu ülkenin aydınlık geleceğini inşa edecek araştırmacı insan kaynağımıza yönelik desteklerimizi sürdüreceğiz. Milli Teknoloji Hamlesi hedeflerimizi yetişmiş insan kaynağımızla gerçekleştireceğiz” dedi.
Kaynak: trthaber.com4
Editörün seçtikleri
3 Nisan’da isteğe bağlı yüz yüze eğitime geçiliyor

YÖK, 3 Nisan itibarıyla üniversitelerde uzaktan öğretimle birlikte isteyen öğrencilere devam şartı aranmaksızın sınıflarda yüz yüze eğitim verilebileceğini açıkladı.
6 Şubat’ta meydana gelen deprem felaketinin ardından Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK), üniversiteler için yeni bir karar almıştı.
Buna göre üniversite öğrencilerinin eğitimine devam edebilmesi için uzaktan eğitim modeline geçilmişti.
Alınan kararın ardından bugün Yüksek Öğretim Kurulu Başkanı Erol Özvar, kameraların karşısına geçti.
3 Nisan’da isteğe bağlı yüz yüze eğitime geçiliyor
Özvar, üniversitelerde 2022-2023 eğitim öğretim yılı bahar döneminin nasıl devam edeceğine ilişkin kamuoyunu bilgilendirdi.
Buna göre 3 Nisan itibarıyla üniversitelerde uzaktan öğretimle birlikte isteyen öğrencilere devam şartı aranmaksızın sınıflarda yüz yüze eğitim verilebileceği açıklandı.
Ara sınavlar uzaktan yapılabilecek
YÖK Başkanı Özvar ayrıca, bahar dönemindeki ara sınavların şeffaflık ve denetlenebilirlik ilkesi esas alınarak uzaktan öğretim yöntemleriyle çevrim içi yapılacağını da bildirdi.
İşte YÖK Başkanı Özvar’ın açıkladığı kararlar
YÖK Başkanı Erol Özvar’ın açıklamalarına göre alınan kararlar şu şekilde:
“Halihazırda uygulanmakta olan uzaktan öğretim ile birlikte isteyen öğrencilere devam şartı aranmaksızın sınıflarda yüz yüze eğitim verilebilmesine,
Yükseköğretim kurumlarının bir dersin hem uzaktan öğretim ile hem de yüz yüze verilebilmesine ilişkin kararları ilgili kurullarında alarak gerekli düzenlemeleri yapmalarına,
Yürürlükte olan “Yükseköğretim Kurumlarında Uzaktan Öğretime İlişkin Usul ve Esaslar”ın 6 ncı maddesinde yer verilen bir yarıyıldaki derslerin AKTS kredilerine göre en fazla %30’unun uzaktan öğretim yoluyla verilebileceği” yönündeki kısıtlamanın uygulanmamasına,
Özel öğrenci olarak başka bir yükseköğretim kurumunda eğitime devam etmekte olan öğrencilerin bu eğitimlerini aynı şekilde sürdürebilmelerine,
Nisan ayına ertelenmiş olan “derslere ait uygulamalar”ın, yükseköğretim kurumlarının ilgili kurullarının alacağı kararlar ile ödev, proje vb. şekilde veya bahar dönemi içinde, yaz döneminde ya da bir sonraki eğitim ve öğretim döneminde yüz yüze yapılabilmesine,
Bahar dönemindeki ara sınavların (özel öğrencilik hakkı verilen uygulama eğitimi içeren programlar hariç) “şeffaflık ve denetlenebilirlik” ilkesi esas alınarak uzaktan öğretim yöntemleriyle çevrimiçi yapılmasına,
Yapılacak değerlendirmelerde; açık uçlu ya da çoktan seçmeli çevrimiçi sınavlar, ödevler, çevrimiçi kısa sınavlar, projeler, Öğrenme Yönetim Sistemi (ÖYS) etkinlikleri, ÖYS kullanım analitikleri ve benzeri uygulamaların kullanılabilmesine,
Yarıyıl sonu, tek ders, tez izleme, yeterlilik sınavı gibi sınavların ise ne zaman ve nasıl yapılacağının yükseköğretim kurumlarının yetkili kurulları tarafından belirlenmesine karar verilmiştir.”
Kaynak: ensonhaber.com
Editörün seçtikleri
ÜBYS’den ders seçimi ve kayıt yenileme işlemleri nasıl yapılır?

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi ders seçimi ve kayıt işlemleri 26 Eylül- 7 Ekim 2022 tarihleri arasında yapılacak.
Peki bu işlemleri nasıl mı yapacaksınız? İşte cevabı:
-
Genel5 ay önce
İŞKUR Gençlik Programı Kura Sonuçları ve Başvuru Şartları
-
Kariyer6 ay önce
İŞKUR Gençlik Programı Başvuru Tarihi Açıklandı
-
Kariyer6 ay önce
ÇOMÜ’de 1406 Öğrenci İŞKUR Programından Faydalanacak!
-
Üniversiteler6 ay önce
ÇOMÜ’nün 17 Programı Daha Mezuniyet Belgelerinde “Türkiye Yeterlilikler Çerçevesi” Logosu Kullanacak
Adınız...
06 Aralık 2012 at 15:50
kimsa atatürkçü olmak zorunda değildir.
kimse müslüman olmak zorunda da değildir.
kimse hristiyan olmak zorunda da değildir.
kimse Allaha inanmak zorunda da değildir.
kimse insan olmak zorunda da değildir !!!
bunlari ciddiye almamali
06 Aralık 2012 at 22:36
Yazar, sanatçı, zart zurt…
Bunlardan zurnanı zırt deliği bile olmaz.
Sanatçıyım diye geçiniyor işte garibim.
Adınız...
06 Aralık 2012 at 23:18
kesinlikle sana katılıyorum palabıyık hoca bu konuya derhal el atmalı
Adınız...
07 Aralık 2012 at 15:44
“Vallahide billahide beni serbest bıraksın bir daha Tayyip erdoğanı eleştirmeyeceğim” diyen Cübbeli ahmet hoca serbest bırakıldı !!!
http://www.f5haber.com/basin-ilan-kurumu/ahmet-unlu-serbest-haberi-3506840/
mesnetsiz ÇOMÜHABER
07 Aralık 2012 at 16:49
başka bir siteden link verilemiyordu! yanlış mı hatılıyorum ben! ne biçim bir site bu dayanaksız ..
ÇOMÜ Haber
07 Aralık 2012 at 17:37
Sadece reklam amacı ile yoruma eklenen linkler yayından alınır. Bilginize.