ÇOMÜ Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalım Başkanı Yrd. Dr. Kürşat Altınbaş Üniversite Radyosu Kampüs FM’de katıldığı Kampüs Vizyon programında psikiyatri konusunda ve toplumda rastlanan bazı rahatsızlıklarla ilgili çeşitli bilgiler verdi.

‘Psikolog’ ile ‘Psikiyatri’ arasındaki ayrımın genel olarak toplum da ilaç yazabilen ve yazamayan olarak algılandığını fakat bu algının doğru ve sağlıklı bir bilgiyi yansıtmadığını söyleyen Altınbaş bu ayrıma ilişkin şunları söyledi:

“Psikiyatri hekimleri olarak Psikologlarla tek ayrımımız ilaç yazmak gibi algılanıyor. Psikoterapi yapamazmışız, onu psikolog yapar gibi bir algı var. Bu kesinlikle yanlış bir bilgidir. Psikiyatri hekimi olmak için öncelikle Tıp Fakültesi bitirmek gerekir. Çünkü insanın beden ve ruhu birbirinden ayrı değildir. Ruhu anlayabilmek için bedeni de çok iyi bilmek, bedenden kaynaklanan hastalıkların insanın psikolojik durumunu etkilediği, için onları de çok iyi bilmek gerekir. Bir insanın hasta mı değil mi diye belirleyebilecek kişi hekimdir. Yasalar da böyledir, eğitimler de buna yöneliktir. Biz o yüzden Tıp Fakültesini bitirdikten sonra üzerine ihtisas yapıyoruz ve ruh sağlığı alanında yetkin oluyoruz. Psikologlar için durum farklı onlar yardımcı personeldir. Çok yetkin, çok becerikli psikolog arkadaşlarımız var. Terapi konusunda yetenekli psikolog arkadaşlarımız var beraber çalıştığımız. Ancak kesinlikle bir ruh sağlığı uzmanı ile beraber çalışmak gerekir.   Çünkü öncelikle kişinin hasta mı değil mi ayrımını yapacak biri gerekir. Psikiyatri hekimlerini hepsi psikoterapi yapmaya yetkin olmalıdır. Böyle midir değil midir eğitim farklılıkları tartışılır. O her bilim dalı ve meslek grubunda olduğu gibi. Psikoterapi yapmak bir psikiyatri hekimi için yapması gereken en az ilaç yazmak kadar önemlidir. Bunun yapılamama sebebi tamamen toplumdaki psikiyatri hekim sayısı ile ilgili”

“HER RUHSAL ÇÖKÜNTÜ DEPRESYON DEĞİLDİR”

Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalı Başkanı Yrd. Dr. Kürşat Altınbaş, Kampüs FM’de ayrıca toplumda görülen bir takım rahatsızlıklardan da söz etti. Altınbaş en yaygın şekilde görülen ruhsal hastalıklardan biri olan depresyon hakkından Altıntaş şunları söyledi.

“Kavramın yabancı dilden edinilmesi nedeniyle anlaşılması biraz güç olabiliyor. İçeriği kullanıldıkça dolduruluyor. Yanlış bilgilenmeler ya da medya kaynaklarının bilgiyi doğru aktaramaması ya da kendi algıladıkları şekliyle aktarmaları nedeniyle kavram bir süre sonra asıl anlamından uzaklaşmış olabiliyor. Her türlü ruhsal çöküntü depresyon değildir. Depresyonun ölçütleri vardır. Her can sıkıntısı moral bozukluğu depresyon değildir. Bunun için muayene edilip, değerlendirme yapılıp belli bir süreyi kapsayan sadece çöküntünün değil buna eşlik eden birçok sebebin olduğu günün büyük bir çoğunluğunu kapsayan ve süren bir ruh halini kapsar depresyon. O yüzden morali bozulan herkes depresyonda değildir. İnsanlar kendilerinde bir çöküntü bir değişim fark ediyorlarsa bunun için bir psikiyatriste gitmelidir. Depresyon teşhisini hekim koymalıdır. Tedavi yöntemleri farklı şiddetine göre zaman zaman sadece psikoterapi ve zaman zaman psikoterapi ve ilaç tedavisini beraberce kullanabiliyoruz. O yüzden kişiler bir sorun yaşadıklarından konunun uzmanına başvurmaları gerekiyor”