BİRİM HABERLERİ

PROF. DR. YÜCEL ACER REKTÖR ADAYLIĞINI AÇIKLADI

Yayınlandı

-

43534Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Şubat ayında yapılacak rektörlük seçimlerine hazırlanırken adaylığını açıklayan 3. isim Prof. Dr. Yücel Acer oldu.

Adaylığını gazetecilerle yaptığı toplantıda açıklayan Acer’in yanında adaylık için isimleri geçen Prof. Dr. Ahmet Erdem ve Prof. Dr. Metehan Uzun’un olması dikkat çekti.

“YENİ BİR ÜNİVERSİTE”

Seçim yarışına “Yeni Bir Üniversite” ve “Adalet ve Liyakat” sloganlarını ile giren Acer, mevcut yönetime getirdiği eleştirilerin yanında nasıl bir üniversite hayal ettiklerini açıkladı.

HAK VE ADALET KAVRAMLARINA VURGU YAPTI

Üniversite yönetiminin sadece bina yapımı için oluşturulmuş bir birim değil, akademik gelişimi sağlamak üzere yapılandırılmış mekanizma olduğunu ifade eden Prof. Dr. Yücel Acer, yönetimin siyasi polemiklerden uzak durması gerektiğini söyledi, hak ve adalet kavramlarına vurgu yaptı.

ACER: “İNSANLARI DÜŞÜNCE VE YAŞAM TARZLARINA GÖRE DEĞERLENDİRMEYECEĞİZ”

Acer seçilmesi halinde, insanların düşünce ve yaşam tarzına göre değil bilim dünyasına katkılarına göre değerlendirileceğini belirtirken mevcut yönetimin kalite odaklı yeni bir zihniyet geliştiremediğini söyledi.

MEVCUT YÖNETİME SERT ELEŞTİRİLER GETİRDİ:

“CAMBRİDGE OLMA VAADİNDE BULUNULDU AMA…”

Adaylık açıklamasında mevcut yönetime getirdiği sert eleştirilerle dikkat çeken Prof. Dr. Yücel Acer, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi’nin son dönemde hem akademik bakımdan hem de insanî bakımından büyük oranda gerileme sürecine girdiğini belirtti ve “Öğretim elemanları arasında akademik motivasyon ve üretkenlik kayboldu, bilimsel araştırmalar azaldı, onun yerine reklama dayalı faaliyetlerle, gerçekte olmayan başarıların oluşturulmasına çalışıldı, ve nihayet, Cambridge olma vaadinde bulunulan Üniversite, TÜBİTAK’ın 2014 yılında açıkladığı “Girişimci ve Yenilikçi Üniversite Endeksi”nde, Türkiye’nin ilk 50 üniversitesi arasına dahi giremedi.Genel olarak üniversite yönetimi, yatırım kaynaklarının önemli bir kısmını, üniversitenin laboratuarlarına, bilgi işlem faaliyetlerine ve bilimsel projelerinin desteklenmesine tahsis etmeli. Üniversite yönetimi sadece bina yapımı için oluşturulmuş bir birim değil, daha ziyade akademik gelişimi sağlamak üzere yapılandırılmış bir birimdir. Dolayısı ile, herhangi bir üniversitede ve bu arda Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi’nde de konuşulan güncel konular, dikilen birkaç bina ya da dış görünüşü süslenmiş binalar değil, bilimsel projeler, alınan patentler ve eğitim-öğretim kalitesi olmalıdır” dedi.

BİR MİLYON KİTAP KAMPANYASINI ELEŞTİRDİ

Prof. Dr. Sedat Laçiner’in başlattığı Bir Milyon Kitap Kampanyası’na atıfta bulunan Prof. Dr. Yücel Acer, “Türkiye’nin en büyük kütüphanelerinden birini kurma” iddiası aslında sadece kitap sayısına değil, içinde bulunduğumuz çağda kolay, yaygın ve hızlı erişimli dijital veri tabanları ve dijital kütüphane temeline dayandırılmalıdır. Dijital kaynaklar, sınırlı erişimli ya da kısmi değil, bütün akademik yayın ve kaynaklara ulaşma imkânı sağlayacak kadarı gelişmiş düzeye yükseltilmelidir. Bir üniversitede, sürekli yeni bölüm ve fakülteler açmak yerine, elde edilen kaynaklar mevcut bölümlerin ve enstitülerin kalitesinin ve imkânlarının artırılmasına yönlendirilmelidir. Üniversitelerin bilgi işlem daireleri, mevcut idari daireler arasında aslında en önemlileri arasında addedilmeli. Bütün işlemlerin, hatta uzaktan eğitimin yürütülebileceği düzeyde gelişmiş bilgi-işlem altyapısı oluşturulabilmelidir” ifadelerini kullandı.

“Üniversite yönetimi, ülkenin siyasi polemiklerden uzak durmalı, üniversite-çevre ilişkisini iyi kurmalı bu tür faaliyet alanlarının üniversiteye zarar değil fayda getirmesine çalışılmalıdır” diyen Prof. Dr. Yücel Acer’in konuşmasının devamı şöyle:

“BİRLİK HAREKETİ OLUŞTURDUK”

“Yukarıda sayılanlardan daha önemli bazı hususlar daha var ki her kurumun bu arada üniversitelerin yönetiminin ortak temel ilkelerini oluşturmalıdır. İnsan unsurunun en ön planda olduğu bir eğitim kurumu olarak üniversite yönetimleri, insana, insanların temel haklarına, özlük haklarına, hak edilmiş kadro yükseltilmelerine ve adalet ve liyakat prensiplerine sonuna kadar saygılı bir yönetim anlayışı benimsemek durumundadırlar. Ancak böylelikle, çalıştığı kuruma bağlı, huzur ve güven içerisinde çalışan, motivasyonu yüksek, verimli bireylerden oluşan bir kurum inşa edilebilecektir. Bütün bu ilkeler temelinde, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi’ni, kaliteli eğitim-öğretim veren, nitelikli bilimsel araştırmalar yapan, yeni bir üniversite haline getirmeye yönelik çabaların başlatılmasının zamanı gelmiştir. Bu büyük hedef için nitelikli bir ekip oluşturulması ve daha fazla zaman kaybedilmeden çalışılmaya başlanması elzemdir. Bu bağlamda bir araya gelen Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesinin öğretim elemanları bir “Birlik Hareketi” oluşturmuştur.

Birlik Hareketi temelinde, bir bütün olarak Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, onun öğretim elemanları, idari personeli ve öğrencileri, devletimizin ilgili ve yetkili birimlerinin desteği ile, kaliteli bir akademik kurum inşa etme kararını zihinlerinde sağlam bir şekilde vermiş durumdalar. Bu kararlılığı eyleme dönüştürecek, 40 bini aşan öğrencisine kaliteli eğitim veren ve bilim dünyasına katkılar yapan yeni bir Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi’ni kuracak, vizyonu geniş, adalet ve liyakat prensiplerine dayanan ve Üniversite’yi akademik olarak geliştirmeyi temel amacı sayan yeni bir yönetimi birlikte kurmanın şartları oluşmuştur. Kurulacak bu yeni yönetim, insanları düşünce ve yaşam tarzına göre değil bilim dünyasına katkılarına göre değerlendirecektir.

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi adına devlet bursu ile 6 yıl İngiltere’de yüksek lisans ve doktora eğitimi almış, bu desteğin karşılığını ödemek üzere 2000 yılında Üniversite’ye dönmüş, fiilen 14 yıl toplamda 20 yıl Üniversite’mizde çalışmış, bunun 12 yılında Üniversite’nin çeşitli kademelerinde maddî karşılık gözetmeden idarî görevler yapmış, idarî görevleri bir yetki olmaktan ziyade bir sorumluluk olarak görmüş, Üniversite’nin gelişim sürecindeki bütün önemli aşamalarda bizatihi bulunmuş, haksızlık yapanların ve haksız yönetimlerin yüzüne doğruları yüksek sesle söylemiş, yanlışta ısrar edenlerle çalışmamak için gerektiğinde istifa mekanizmasını işletmiş, yapılmış haksızlıkları haksızlık yapmadan gidermeye kararlı birisi olarak, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi’nin içine düşürüldüğü bu durumdan kurtarılmasında ve yeni bir Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi kurulmasında görev almak için Rektör Adayı olmaya karar verdim.

Aslında bu adaylık, tek bir kişinin yönetime talip olması anlamına da gelmemektedir. Şahsım, Birlik Hareketi adına, “birlikte yönetim” anlayışı temelinde Üniversite yönetimine talibim. Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi’nde uzun yıllardır çalışmış, Üniversitemizin değişik birimlerinde ve araştırma merkezlerinde yönetim kademelerinde bulunmuş, enstitü müdürlükleri ve fakülte dekanlıkları yapmış, çalışkan, gayretli, insani yönleri ve insani ilişkileri sağlam, akademik yönelimleri güçlü Prof. Dr. Ahmet Erdem, Prof. Dr. Metehan Uzun ve Doç. Dr. Mirza Tokpunar yanı başımda görev almışlar ve çalışmalara başlamışlardır. Bu ekibin etrafında toplanmış güçlü bir oluşum ortaya çıkmış ve yeni katılımlarla bu oluşumun daha da güçlenmesinin önü açılmıştır.

Aynı endişelere ve beklentilere sahip olduğuna inandığımız bütün öğretim elemanlarımızı, çalışanlarımızı ve öğrencilerimizi, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi’ni ulusal ve küresel akademik hayatta hak ettiği yere yükseltmek ve yüceltmek, yeni bir üniversite yapmak için, bu Birlik Hareketi’nde beraber yürümeye davet ediyorum. Bu davetin ve adaylığımın Üniversite’mize, çalışanlara ve ülkemize hayırlı olmasını diliyorum.”

26 Yorum

  1. Necati Cerrahoğlu

    13 Ocak 2015 at 21:41

    Bu güçlü ve yürekten gelen sese kulak verilmeli, ‘Birlik Hareketi’ desteklenmelidir. Üniversitemizin içinde bulunduğu negatif durum çok güzel özetlenmiş ve yapılması gerekenler de gayet iyi hazırlanmış görülmektedir. Daha da önemlisi bir ekip halinde ortaya çıkmak ve sorumluluk üstlenmek takdire değerdir. Prof. Dr. Yücel ACER, Prof. Dr. Ahmet ERDEM, Prof. Dr. Metehan UZUN ve Doç. Dr. Mirza TOKUPINAR ÇOMU genelinde yeterli güveni baştan veren bir profil sergilediklerini düşünüyorum. Allah utandırmasın ve başarılı kılsın.

    • Mehmet Ali

      14 Ocak 2015 at 01:14

      Hepinizi kutluyorum… Cumhurbaşkanımızda sizleri kutlayacak….

    • tahir

      14 Ocak 2015 at 13:15

      necati bey kendini de “liyakatli” biri olarak niye ekipte saymıyorsun. hadi utanma da söyle “genel sekreterliğe talibim” de… “ahmet “erdemi ben ve bülent yönlendiririz” de. senin gönlün ahmet erdemden yanaydı ama olmadı işte. yine size hüsran düştü. ama sen her dönemde işini yürütmekle meşhursun. hep dört ayağının üstüne düşersin nedense..

  2. Tahminci

    13 Ocak 2015 at 22:16

    1) Ekibindeki Ramazan Gülendam ve Aziz Kılıç’ın ismini neden vermiyorsun?
    2) Laçiner’in kadrolarını vermediği akademisyenlerin özlük hakları konusunda neden tek cümle sarf etmiyorsunuz?
    3) Bence Yücel ACER Laçiner ve ekibin gizli B-planı adayıdır. Yani F-tipi yapının Çomü’de yarattığı tahribat konusunda neden tek cümle sarf etmiyor?
    4) Paralel yapıyı ÇOMÜ’de temizleyeceğim neden diyemiyorsun?

    • Oy verecek

      14 Ocak 2015 at 00:50

      Ramazan Gülendam ve Aziz Kılıç’ın olduğunu nereden biliyorusunuz? Eğer öyleyse bu beyanatlar havada kalır.

  3. matematik

    13 Ocak 2015 at 22:28

    Matematikte her zaman 1+2=3 edebilir ama bu tür seçimlerde hiçbir zaman evdeki hesap çarşıya uymaz. Hocam ekibinizin getirileri kadar götürülerini de hesaba kattınız umarım. Bizim gibi siz de bu yönetimden çok çektiğinizi söylüyor ve bu yönetimi eleştiriyorsunuz ama, üst yönetim ekibi olarak tanıttığınız kişilerden biri halihazırda bu yönetimin dekanı diğeri ise son zamanlara kadar üst düzey yöneticilik yapmış bir öğretim üyesi. Yakın zamanda etrafınıza kümelenecek grubu da dikkatle izleyeceğizzzz….

  4. Laz Ziya

    13 Ocak 2015 at 23:00

    Dağ fare doğurdu.. Birilerinin zorlamasıyla ve de çığırtganlık yapmakla olmuyor bu işler.. Hele ki bu ekiple.. Ale, Litfe, Neco, Pala, Envir, Binyamin, Ramço, Azize, İsmael, Kaya, Cengüz.. İlaveten Hayvansever Türk Büyüğü, Menzil Ehmet, Mursi.. CB beyanet verse arkanızdayım diye, yine tutmaz bu göl bu mayayı..

  5. hep başbakan

    14 Ocak 2015 at 01:30

    Fotografta Ahmet Erdem’i görünce aklıma Fikret Kızılok’un Süleyman Hep Başbakan şiiri geldi. Nedense?

    Ali Karabayır’ın o fotograf karesinde bulunmasına ise üzüldüm. Ali hocam sizin yeriniz orası olmamlıydı.

  6. Firuze Ateş

    14 Ocak 2015 at 01:47

    Tahmini 6’lı oynadın desem 4. Ayakta kalmışsın, ama daha 1. ayakta yatmışsın. Hoca, dediğin iki adama nerdeyse 3 yıldır selam bile vermemiştin. 1. ayakta yattığından diğerlerine bakmıyorum.

  7. SELÇUK

    14 Ocak 2015 at 10:14

    Arkadaşlar Üniversite ilkel kabile savaşların yapıldığı yer değildir. Hem ÇOMÜ hem de Çanakkale NORMALLEŞSİN diye Sayın KARAAYVAZ’ın etrafında kenetlenmek gerekir. Bu son ekip, aslında birbirinden hiç de farkı olmayan, moda deyimiyle “hepiniz ordaydınız” bu Rektörlük bildirisi çok ilkel ve cehaleti sergilemektedir. Laçiner ve ekibinin Üniversitede çok zararları oldu ama tetikçileri sayesinde oldu, kim bu tetikçiler? Resme iyi bakarsanız her şey aydınlık..! Şimdi bir grup, yaşamı “sırtını dönme” üzerine şekillenmiş Acer’i Paralel yapıya karşı tetikçi olarak kullanmak istiyor. Acer bunun farkında değil, dönem savaş dönemi değil NORMALLEŞME dönemdir. Laçinerli veya Ahmetli-Gülendamlı-Azizli-Acer bu işi beceremez, yeni mağduriyetler yaratır. Bu militan ve hastalıklı yapının (ki paralel yapıdan hiç de farkı yoktur)peşinde gitmeyiz, lütfen biraz aklınızı kullanınız… Sosyal demokrat olduğum halde, görüş olarak taban tabana zıt olduğum halde Karaayvaz diyorsam, biraz düşünün olayın ciddiyetini..!

    • KARAAYVAZ mı dediniz?

      16 Ocak 2015 at 02:05

      Duymamış olayım.

      Karaayvaz Hocaya verilecek oylar kavgacı MHP’lilerin işbaşına gelmesi demektir.

  8. a

    14 Ocak 2015 at 10:24

    Arkadaş Yücel Acer, İbrahim Kaya , daha pek çok rektör yardımcısı gibi paralel ci değilmiydi yahu bu adamların atanacağına inanmak masal dünyasına dalmak gibi bi şey

  9. Necati Cerrahoğlu

    14 Ocak 2015 at 12:21

    Yücel ACER Rektör adaylığını Ahmet ERDEM ve Metehan UZUN ile birlikte yapması BİRLİK HAREKERİ ismiyle ortak akıla vurgu yapması birilerini fazlasıyla rahatsız etmişe benziyor. Rektör Adayı olabilecek kapasitede bulunun değerli bilim insanlarının feragat ve fedakarlık yapmaları birilerinin planlarını ve rahatlarını fena halde bozmuşa benziyor…

    Çapraz yaparak akademisyenleri yanıltmaya çalışmaları beyhudedir. Boşa yoruluyorlar…

    Açıklıkla ve rahatlıkla söyleyebilirim ki; Birlik Hareketi içerisinde PARALEL Yapıya mensup hiç kimse yok ve olması da düşünülemez. Paralel yapı ne yapsa, hangi yönteme başvurursa vursun fayda etmeyecek. Birlik Hareketi yeteri kadar bu gurubu tanıyor ve artık onların tüm taktikleri ve hesapları biliniyor.

    Kimse paralel yapı mensupları Birlik Hareketine sızmış demesin, mümkün değil, ilerleyen zamanlarda bu çok daha net görülecektir….

    Yücel ACER ve Birlik Hareketi bu kutlu yolda sımsıkı kenetlenmiş, gerekli tüm hazırlıklarını ve planlamalarını da yapmıştır. Karalamalar işe yaramayacaktır.

    • ÇOMÜ

      15 Ocak 2015 at 02:38

      Necati Bey umarım bu ‘kutlu’ yol ‘kutulu’ yola dönüşmez !!!

    • Taban=Birlik

      15 Ocak 2015 at 08:32

      2011’de “taban hareketi” diyerek oy istiyordunuz. Şimdi “taban hareketinin”” ismi “paralel” olduysa; siz de “paralel yapının” bir neferi olmuyor musunuz? Çünkü sempati düzeyinde değil, gece gündüz çalıştınız. Biz de akademisyeniz ama gece-gündüz bir aday kazansın diye çalışmadık. O halde bir oluşumla organik-ilişkiniz olması gerekmez mi? Bir insan olarak, sayın Cumhurbaşkanın dahi çekindiği bir yapıdan korkmadan bu kadar gürültü yapıyorsanız, şapkamızı önümüze koyup düşünmek gerekmez mi? Acer’e gelince tüm yaşamı boyunca hep dostlarına sırtını dönmüş biri, sahi 1 yıl sonra size de sırtını dönmeyeceğini nereden biliyorsunuz:-))

  10. tahir

    14 Ocak 2015 at 13:21

    yücel bey, hayırlı olsun ama yanındaki dekan ve eski müdür ile eski besyo yöneticisi sana oy kazandırmaz, kaybettirir. özellikle kel besyocu ile erdem yanında olduğu sürece benden oy alamazsın. yoksa seni seven ve takdir eden biriyim ben. hem ahmet erdem demek bület gündüz demektir ki fef’te neler yaptığı herkesin malumu. ayrıca metehanı da hiç sevmez bülent. nasıl olcak bu iş şimdi?

  11. Kitap kurdu

    14 Ocak 2015 at 19:18

    Sayın aday kütüphanenin akademik yayınlarını daha da artıracağını söylemeliydi.

  12. Kürt Mamo

    14 Ocak 2015 at 20:09

    Başta atama ve yükseltmeler olmak üzere, hiçbir konuda, hiçbir öğretim üyesinin özlük haklarını ihlal etmeyeceğiz. Atama ve yükseltmelerde “bizden” veya “bizden değil” ayrımı yapmayacağız (M. KARAAYVAZ).

    Peki Yücel ACER ve ekibi buna katılıyor mu? Kuran-a el basmadan inanmam, çünkü 2011’de Laçiner de ayak üstü kırk yalan söylemişti ve yanında yine bu ekip vardı…

  13. Kreativitaet

    14 Ocak 2015 at 20:41

    Yapıcı ve Yaratıcı Olalım,

    Rektör Adaylarının şahsiyetlerine yönelik yorumlar bolca yapılmakta ve tabir caiz ise gırıla gitmekte… Bence biraz daha entelektüel eleştiri yapılmalı ve adayların projelerine odaklanılmalı, var ise ve yapılacak ise de sert eleştiriler projeler üzerinden yapılmalıdır.

    Burada ve diğer sitelerde A kişisinin irdelenmeyen tarafı kalmıyor, B kişisinin kimlerle geçen yüzyılda arkadaşlık yaptığından tutun da Ramazan Aydın sonrası Rektörlük seçimlerinde kim kime oy verdiği tartışılıyor.

    Bu anlayıştan ve bu yaklaşımlardan hiç bir şey çıkmaz ve bir noktaya da varılamaz. Daha sağlıklı değerlendirme yapılabilmesi için adayların yapmayı taahhüt ettikleri projeleri tartışma ve eleştirme merkezine alınmalıdır. Bu tarz kanaatimce rektör adaylarını da daha seviyeli olmaya sevk edecektir.

    Yeni Rektör döneminde de aynı insanlar bir arada çalışmak mecburiyetinde kalacak % 99 oranında herkes bulunduğu yerden hayatına devam edecek. Dolayısıyla da seviyeyi korumak ve yarın kimsenin yüzüne bakılamayacak sözlerden sakınması gerekir.

    Tartışmaların ve adayların projeler ve yapılacak işler üzerinden değerlendirilmesinde isabet olacağını düşünüyorum. Bu konuda gazetelerin editörlerine de iş düşmekte, projelerin haberleştirilmesi gerekir, böylelikle de projeler üzerinden fikir jimnastiğine zemin hazırlamış olurlar diye düşünüyorum

  14. hüseyin

    15 Ocak 2015 at 00:00

    Ramazan Gülendam’ın rektörle arasının bozuk olduğu, rektörün ve rektöre yakın bazı kişilerin icraatlarından rahtsız olduğu için istifa ettiği ve şu anda da yönetimden hiç kimseyle görüşmediği söyleniyor. Ahmet Erdemle de arası çok bozukmuş. Bence hiç bu işlere bulaşacağını sanmıyorum Gülendamın. Dersine girip çıkıyor fakültede. Buraya tekrar geldiğine pişman olduğu ve yakında gideceğide söyleniyor zaten. ben onun bu işlere karışacağını sanmam.

  15. Tavşan Adaylar

    15 Ocak 2015 at 08:11

    Görünen o ki; paralel yapı tavşan adaylar çıkarıyor. Acer ve eikibi de bu amaçla reklamvari tanıtılması bundandır diye tahmin ediyorum. Amaçları hem her birini yakın oylarla ilk üçe sokmak hem de farklı şemsiyeler altında kendilerini paralelden aklamak. Ancak Sayın Cumhurbaşkanı Manisa ve Balıkesir’deki oluşumları dikkatle takip ederek tüm paralel tavşancıları ters köşeye yatırdı. Kaldı ki malum süreçlerin akabinde Sayın Cumhurbaşkanının ÇOMÜ’yü dikkatle izlediği hatta özel istihbarat tahsis edildiği, YÖK ve SAYIŞTAY denetçilerinin gelip gittiği defalarca basına yansımıştır. Bir Müfettişin de şuan Çanakkalede olduğuna dair bir gazetemizde yazıyor…

  16. öğrenci

    15 Ocak 2015 at 11:26

    Burada yorumlarını esirgemeyen kişilerse eğer benim hocalarım, ülke neden böyle diye sormamak gerekir bence….
    Önce Tanımlar bize öğretilen sey buydu ama siz bir habersiniz daha, konu Rektörlük Seçimi; Peki Eleştiriler??

  17. Bizi buna karıştırmayın

    15 Ocak 2015 at 16:47

    Adayların açıklamaları da, burada yapılan yorumlar da açıkçası beni hiç ilgilendirmiyor. Sonuçta bu bizim seçimimiz olmayacak. Benim oy verdiğim aday bile olsa gene de bir başkası tarafından tekrar seçilecek olmasını kabul edemem. Bu nedenle hiç bir adaya oy vermeyi düşünmüyorum. Böylece en azından kendi oyuma kimseyi karıştırmayarak sahip çıkacağım. Benim kendi tercihim üzerinde bir başkasının ayrıca tasarrufta bulunması doğru gelmiyor. Kanunu değiştirsinler, Yök ya da Cumhurbaşkanlığı kimi atayacaksa çağırsın ve atasın. Böylece üniversitelerde sanki rektör seçiyormuşuz gibi havalara girip birbirimizi de kırmayız.

  18. Sedat Laçiner Karşısında Güçlü Aday YOK!

    16 Ocak 2015 at 02:02

    Ne Muammer Ayvaz ne de Yücel Acer çaplı değil. Sedat Laçiner’e rakip olacak ekibi de yok. Ya ipini kırmış MHP’li kavgacılar ya da 28 Şubatçı kafadakiler.

    Bu seçimde kaliteli, gelecek vaat eden rektör adayları görmek isterdim ama heyhat!

  19. Schluss

    16 Ocak 2015 at 21:06

    Laciner’in akıl babaları onu bu noktaya taşıdı. Verdiler Gazı verdiler Gazı, hocam sen değil Çanakkale ve Türkiye’ye Dünyaya Allah’ın bir lutfusun. O zavallı da bu laflara çok müsait bir ruh hali olduğundan (malum herşeyi o bilir hatta herkesten herşeyi iyi bilir)geldiği nokta burası, duvara tosladı.

    Sonra da Firuze ve Feride isimleriyle herkese şehire ve en sonunda da Mehmet Daniş beye aklınca laflar gönderiyor. Beyhude ve boş hamleler bunlar, Laciner ve şükerası bavullarınızı toplayın, vakit ayrılık vakti…

    Koca bir üniversite 3 günlük profesöre verilir ise olacağı buydu. Halil ŞİMŞEK sen yine Laciner’e ne kadar özel, ne kadar büyük adam olduğunu ve üniversiteye ve Çanakkale’ye ne kadar büyük atılımlar yaptırdığını anlatmaya devam et. Laciner sen de o dağ gibi egonu körükleyecek yeni ve daha yetenekli birilerini bulursun, yeteneklisin….

  20. osmanlı

    17 Ocak 2015 at 01:15

    Yücel Hocayı kutluyorum başarılarının devamını diliyorum..Yücel hocanın adaylığının bir kesimi rahatsız ettiği anlaşılıyor.Yücel hoca tek aday değil ki.Adaylığını tasvip etmeyen arkadaşlar mevcut rektörü yada diğer adayı desteklesinler.Kızmaya gücenmeye gerek yok..

Leave a Reply

Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

ÇOK OKUNANLAR

Exit mobile version