Bizimle İletişime Geçin

Dünya

‘Türkiye İlerleme Raporu’ olumlu

Yayınlandı

-

'Türkiye İlerleme Raporu' olumluAvrupa Birliği Komisyonu’nun bugün resmen açıkladığı İlerleme Raporu’nda, 30 Eylül’de açıklanan demokratikleşme paketi ve daha önce devreye sokulan yargı reformu paketlerinden olumlu yönde bahsedildi.

“Hükümetin daha fazla demokratikleşme ve siyasi reformlara yönelik taahhüdünü koruduğu” mesajının verildiği belgede, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın 30 Eylül’de açıkladığı demokratikleşme paketine atıf yapıldı.

Paketin içeriğine detaylı şekilde yer verilen belgede, “demokratikleşme paketinin Avrupa standartları göz önünde bulundurularak uygulanmasının kilit önem arz ettiği” vurgulandı.

Yargı reformu paketlerine geniş yer ayrılan raporda, 3. ve 4. yargı paketlerinin Avrupa standartlarıyla uyumlu uygulanması halinde Türkiye’deki ifade özgürlüğüne olumlu katkıda bulunacağı belirtildi.

Gezi Parkı olaylarına da değinilen raporda, İstanbul’un merkezindeki bir projeye karşı başlayan protesto olaylarının daha geniş taleplerle farklı şehirlere yayıldığı ve protestocular arasında “az da olsa şiddete başvuranların” görüldüğü anlatıldı.

Belgede, “Türkiye’de büyüyen ve aktif bir sivil toplum var. Mayıs-haziran döneminde İstanbul’da ve diğer şehirlerdeki Gezi Parkı protestoları aktif ve canlı vatandaşlık olgusunun ortaya çıkışını gösterdi” tespitine yer verildi.

AB, güvenlik birimlerinin olaylar sırasında aşırı güç kullandığını belirtirken, insan hakları ihlalleri iddialarıyla ilgili olarak görevden uzaklaştırma ve idari soruşturma uygulamalarının devreye sokulduğunun altını çizdi.

Raporda, Türkiye’ye “parlamento-sivil toplum” ve “hükümet-sivil toplum” ilişkilerini sistematik, kalıcı ve yapısal danışma mekanizmalarıyla geliştirmesi tavsiye edildi.

AB’nin önem verdiği konular arasında yer alan sivil-asker ilişkileri bu yılki raporda da yer aldı. Sivillerin güvenlik birimleri üzerindeki kontrolünün daha sağlamlaştığının belirtildiği belgede, Genelkurmay Başkanı’nın görev alanına girmeyen siyasi konularda baskı uygulamaya çalışmaktan kaçındığına işaret edildi.

Yeni anayasa hazırlama çalışmalarının sürdüğü ancak uzlaşıya varılan madde sayısının 60’la sınırlı kaldığına dikkat çeken AB, kuvvetler ayrılığı, etnik referans içermeyen vatandaşlık tanımı gibi önemli siyasi konularda uzlaşı sağlanamamış olmasını not ediyor. AB, anayasa hazırlık sürecinde netlik ve şeffaflık eksikliği olduğu yönündeki görüşünü de metne yansıttı.

Çözüm süreci

Çözüm sürecine de değinilen raporda, “hükümetin terörü durdurma ve ülkeyi terk eden PKK üyelerine güvenli geçiş sağlama konusunda kararlı hareket ettiği” belirtiliyor.

Belgede, “Hükümetin barış süreci inisiyatifi dönüm noktası oldu ve Kürt aktörlerin güçlü katılımı sağlandı. Güneydoğu’nun ekonomik ve sosyal kalkınmasını kolaylaştıracağı umudu paralelinde Kürt meselesi ve çözüm yöntemleri genişçe tartışıldı” ifadesi kullanıldı.

Raporda, Avrupa Birliği de dahil olmak üzere uluslararası toplumun çözüm sürecine destek verdiğinin ve bu sürece kamuoyu desteğinin artan oranda hissedildiğinin altı çizildi.

İfade ve basın özgürlüğü alanındaki gelişmeler bu yıl da İlerleme Raporu’nda eleştirilen unsurlar arasında yer aldı. Eleştirel gazeteciler aleyhine devlet yetkililerince açılan davaların ve farklı sektörlerde yoğunlaştıkları için bilginin serbest dolaşımının çok ötesinde çıkarları olan medya sahiplerinin yaygın otosansüre neden olduğu ifade edildi.

Ergenekon davasına da değinilen raporda, “Karar, demokratik yollardan seçilmiş hükümeti yıkmak amacını güden bir suç ağının varlığını tescil etmiştir” deniliyor. Türk yargı sistemindeki eksikliklerin bu davada da gözlendiği ve bu yüzden kararın toplum katmanlarının bazı bölümlerinde kabul görmediği vurgusu da belgede yer alıyor.

AB Komisyonu, azınlık hakları, Alevilerin karşılaştığı sorunlar, Heybeliada Ruhban Okulu’nun açılmaması ve Kıbrıs sorunu, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun (HSYK) yapısı adalet sistemindeki aksaklıklar gibi konularda da daha önceki belgelerde yer alan tespit ve eleştirilerini büyük ölçüde korudu.

“Türkiye stratejik ortak” vurgusu

AB Komisyonu tarafından İlerleme Raporu’yla açıklanan Strateji Belgesi’nde de dış politika alanında Türkiye’yle sürmekte olan işbirliği ve diyaloğun önemine vurgu yapılıyor.

Türkiye’nin, enerji güvenliği açısından da olmak üzere stratejik bir konuma sahip olduğu ve önemli bir bölgesel rol oynadığı ifade edilen belgede, “Türkiye aday ülke ve AB için stratejik bir ortak. Türkiye geniş ve dinamik ekonomisiyle AB’nin önemli bir ticaret ortağı ve gümrük birliği sayesinde AB’nin rekabet edebilirliğinin değerli bir tamamlayıcısı” deniliyor.

Belgede, AB-Türkiye ilişkilerinin potansiyelini tam anlamıyla kullanmanın en iyi yolunun aktif ve inanılır bir katılım müzakeresi çerçevesinde mümkün olduğu kaydediliyor.

Katılım müzakerelerinin yeniden ivme kazanmaya ihtiyaç duyduğu ve bu çerçevede bölgesel politikalarla ilgili 22 numaralı başlığın açılmasının üç yıllık durgunluğun ardından önemli bir adımı temsil ettiği vurgulanıyor.

Siyasi iklimdeki kutuplaşmaya ve uzlaşı eksikliğine dikkat çekilen belgede, Türkiye’nin AB’yle ilişkilerinde öncelikli konuların başında yer alan vize muafiyeti konusuna da değiniliyor.

Belgede, ilişkilere yeni bir ivme kazandırabilecek ve her iki taraf için da somut yarar sağlayabilecek vize liberalizasyonunun ilk adımlarının geri kabul anlaşmasının imzalanması ve eşzamanlı olarak vize diyaloğuna başlanması olduğu belirtiliyor.

Dış politikada Türkiye’nin özellikle geniş komşuluk alanında önemli bir rol oynadığının altının çizildiği belgede, “Daha birleşik bir muhalefet oluşturulmasını destekleyerek ve ülkelerinden kaçan Suriyelilere yaşamsal insani destek sağlayarak Suriye konusunda özellikle önemli bir rol oynadı” denildi.

Türkiye’nin işleyen piyasa ekonomisi olduğunun kaydedildiği belgede, AB müktesebatına uyum bağlamında iyi ilerleme sağlanan alanlar malların serbest dolaşımı, mali hizmetler, enerji, bölgesel politikalar, bilim ve araştırma ile eğitim ve kültür olarak sıralanıyor.

Gözler başlıkta

Avrupa Birliği Komisyonu’nun İlerleme Raporu’nu açıklamasından sonra gözler geçtiğimiz aylarda açılmasına karar verilen ancak resmi açılışı rapor sonrasına bırakılan “bölgesel politika ve yapısal araçların koordinasyonu” başlığına çevrildi.

AB üyesi ülkeler, başlığın resmen açılması konusundaki nihai değerlendirmeyi Komisyon’un raporda yapacağı vurguları ve verilecek mesajları dikkate alarak yapmayı kararlaştırmıştı.

Raporun içeriğinin başlığın açılmasını engelleyecek bir niteliğe sahip olmadığını belirten üst düzey bir AB yetkilisi, “Tam tersine başlığın açılmasını destekleyen bir içerik söz konusu. Normal şartlarda üye ülkelerin sorun çıkarmasını beklemiyoruz” dedi.

AB’nin başlıkla ilgili nihai kararını 22 Ekim’de Lüksemburg’da yapılacak toplantıda vermesi öngörülüyor. Türk kanadının en önemli beklentisini de “üye ülkelerin başlığın açılması konusundaki sözlerinin arkasında durup taahhütlerinin gereğini yerine getirmesi” oluşturuyor.

Komisyon’un Türkiye hakkında yayımladığı 16. İlerleme Raporu, önceki yıllara oranla farklı bir yazıma sahip olmasıyla dikkat çekiyor. Belgede, bazı alanlarda ciddi eleştirilere yer verilmekle birlikte Türkiye’nin uyarıları da dikkate alınarak kaleme alınan raporun önceki yıllara oranla çok daha dengeli bir tona sahip olması başlıkla ilgili riskleri azaltıcı etki yaratma potansiyeli taşıyor.

Üye ülkelerin, iç politika odaklı siyasi değerlendirmelerden uzak durup sadece teknik verileri dikkate alması ve Komisyon’un vurguları paralelinde hareket etmeleri durumunda başlığın resmen açılmasını sağlayacak hükümetler arası konferansa 22 Ekim’de AB tarafından yeşil ışık yakılması bekleniyor.

AB Komisyonu’nun genişleme ve komşuluk politikasından sorumlu üyesi Stefan Füle de başlığın açılmasına tam destek veriyor. Komisyon kaynakları, 22 Ekim’deki toplantıdan başlığın resmen açılmasını sağlayacak hükümetler arası konferans kararı çıkması halinde bu toplantının kasım başında yapılabileceğini belirtiyorlar.

AB Bakanı Egemen Bağış geçen haftalarda yaptığı son Brüksel ziyaretinde, “AB Dönem Başkanı Litvanya, hükümetler arası konferans için 5 Kasım’ı boş bırakmamızı istedi” demişti.

on5yirmi5

Okumaya Devam Et
Yorum Yapmak İçin Tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

Dünya

QUA Granite, Doğaya Sahip Çıkıyor

Yayınlandı

-

Yayımlayan

QUA Granite Pazarlama Müdürü Hande SARPKAYA

Sürdürülebilir su yönetimi anlayışını benimsediğini vurgulayan QUA Granite, su kıtlığının önüne geçerek gelecek kuşaklara iyi bir yaşam sağlamanın herkesin vazifesi olduğunu belirtiyor.

Birleşmiş Milletler’in (BM) temiz su sorunu ve su kaynaklarının korunmasına dikkat çekerek farkındalık oluşturmak amacıyla 1993’te ilan ettiği ve her yıl 22 Mart’ta kutlanan Dünya Su Günü, bu yıl “Ortaklıklar ve İş Birliği Yoluyla Değişimi Hızlandırmak” temasıyla kutlandı. Dünya Su Günü’nün temel odak noktaları arasında ise BM’nin sürdürülebilir kalkınma amaçlarından “Temiz Su ve Sanitasyon” hedefini desteklemek yer alıyor. Bu kapsamda da 2030 yılına kadar dünya çapında herkesin temiz ve güvenli suya erişiminin güvence altına alınması amaçlanıyor.

Türkiye’nin en büyük teknik granit üreticisi QUA Granite, bu önemli günde gittikçe azalan ve israf edilen su varlığına dikkat çekiyor. Yaşanabilir bir dünya için çalışan QUA Granite, bereketin sembolü olan suyun bir damlasının dahi boşa harcanamayacak kadar kıymetli olduğunun altını çiziyor.

QUA Granite Pazarlama Müdürü Hande SARPKAYA, doğaya saygı felsefesini benimsediklerini vurguladı: “Gelecek kuşaklara iyi bir yaşam sunmak için ürünlerimizde hayat boyu sürdürülebilirlik yaklaşımını benimsiyoruz. Su olmazsa yaşanabilecek bir hayatın da olmayacağının farkındayız. Bu nedenle, doğal kaynakların tüketimini azaltmayı ve ürünlerin çevresel etkilerini de en düşük seviyede tutmayı amaçlıyoruz. Verimliliğimizi artırmak ve su israfını önlemek için üretim faaliyetlerimiz sırasında oluşan atık suyun %100’ünü doğaya deşarj etmeden, toplamda 94.000 m3/gün kapasiteli olan endüstriyel su arıtma tesisimizde arıtarak tekrar üretime kazandırıyoruz. QUA Granite olarak bir damla suyu bile israf etmeden; sadece Dünya Su Günü’nde değil, yaşamımızın her alanında ve anında doğaya sahip çıkmaya devam edeceğiz.”

 

 

Okumaya Devam Et

Dünya

2023-2024 Akademik Yılı Erasmus Hareketliliği Başvuru Takvimi

Yayınlandı

-

Yayımlayan

2022-2023  Akademik Yılı Erasmus Hareketliliği başvuru takvimi ilan edildi. Haberimizde Erasmus Hareketliliği hakkında detaylı tüm bilgilere ulaşabilirsiniz.

2023-2024 AKADEMİK YILI ERASMUS ÖĞRENİM VE STAJ HAREKETLİLİĞİ BAŞVURU TAKVİMİ

I.ADIM: YABANCI DİL SINAVI

Başvuru Dönemi 13.02.2023 – 24.02.2023
Yabancı Dil Sınav Tarihi Yazılı Sınav: 3.03.2023

Konuşma Sınavı: 6.03.2023

Yabancı Dil Sınavı Sonuç Açıklanma 10.03.2023
Yabancı Dil Sınav Sonuçlarına İtiraz İçin Son Gün 15.03.2023
İtiraz Sonrası Değişen Sonuçların İlanı 17.03.2023

Erasmus Yabancı Dil Sınavı ile İlgili Önemli Noktalar

Yabancı dil sınavı başvuruları 13.02.2023 – 24.02.2023 tarihleri arasında Yabancı Diller Yüksek Okulu’nun web sitesindeki yönlendirmelere uyularak yapılacaktır. Sınav başvurusu Yabancı Diller Yüksekokuluna (YDYO), kendi web sitelerinde belirtilen kurallar çerçevesinde yapılacaktır. Erasmus Yabancı Dil Sınavı ile ilgili tüm süreçler YDYO web sitesinden takip edilmelidir: http://ydyo.comu.edu.tr/

Erasmus Programı’ndan yararlanmak isteyen öğrenciler öncelikle üniversitemiz Yabancı Diller Yüksek Okulu tarafından düzenlenen Erasmus Yabancı Dil sınavına girmelidir.

Yabancı Dil Sınavı 2 aşamalı olacaktır:

3 Mart 2023, Cuma günü gerçekleştirilecek yazılı sınavdan 50 ve üzeri alan öğrenciler 6 Mart 2023 Pazartesi günü gerçekleştirilecek konuşma sınavına gireceklerdir.

Yazılı sınav sonucunun 100 üzerinden %75’i ve konuşma sınavı sonucunun 100 üzerinden %25’si alınarak “nihai yabancı dil puanı” oluşturulacak ve öğrenciler Erasmus başvurularında bu “nihai yabancı dil puanını” kullanacaklardır.

Yazılı sınav ve sözlü sınav yüz yüze gerçekleştirilecektir.

Nihai yabancı dil puanı 50 ve üzeri olan öğrenciler Erasmus hareketliliğine başvuru hakkı kazanacaklardır. 

50 VE ÜZERİ DİL PUANI ALMIŞ OLMAK ERASMUS HAREKETLİLİK HAKKI KAZANDIĞINIZ ANLAMINA GELMEZ.

Erasmus Programına başvurabilmek için YDYO sonucu dışında YDS, e-YDS, YÖKDİL, TOEFL sonuçları da kabul edilmektedir, denkliği aynıdır. Denklik tabloları için tıklayınız.

Erasmus Yabancı Dil Sınav Sonuçlarının geçerliliği 3 yıldır.

Erasmus Yabancı Dil Sınavı ücretsizdir.

Erasmus+ Yabancı Dil Sınavına Kimler Başvurabilir?

2023/2024 Akademik Yılında Erasmus+ ÖĞRENİM Hareketliliğinden GÜZ ya da BAHAR DÖNEMİNDE yararlanmak üzere başvurmak isteyen,

2023/2024 Akademik Yılında Erasmus+ STAJ Hareketliliğinden yararlanmak üzere başvurmak isteyen öğrencilerimiz başvurabilir.

II. ADIM: ERASMUS+ PROGRAMINA BAŞVURU

ERASMUS+ ÖĞRENİM VE STAJ HAREKETLİLİĞİ BAŞVURU TAKVİMİ

II. adım olan Erasmus+ Programı’na başvurular, yabancı dil sınavından sonra, 10 Mart 2023 – 24 Mart 2023 tarihlerinde gerçekleşecektir.

Erasmus Online Başvuru 10.03.2023 – 24.03.2023
Erasmus Sonuç Açıklanma 31.03.2023
İtirazlar ve Hibesiz Gidiş Başvurusu 31.03.2023 – 4.04.2023
Sonuçlara İtiraz İçin Son Gün 4.04.2023
Nihai Sonuçların Açıklanması 7.04.2023
Güz Dönemi

Öğrenim Hareketliliğine Seçilen Öğrenciler İçin

Bilgilendirme Toplantısı

12.04.2023

Yer: Microsoft Teams

Staj Hareketliliğine Seçilen Öğrenciler İçin

Bilgilendirme Toplantısı

19.04.2023

Yer: Microsoft Teams

Erasmus+ Programına kimler başvurabilir?

Başvuru Kriterleri:

Faaliyete katılabilmek için öğrencilerin öncelikle aşağıdaki asgari şartları sağlamaları gerekmektedir:

1. Yabancı dil sınavından en az 50 alan öğrenciler Erasmus+ Öğrenim Hareketliliğinden yararlanmak üzere başvurabilirler. COMU YDYO Erasmus Yabancı Dil Sınavı, YDS, e-YDS, TOEFL ve YÖKDİL sonuçları kabul edilir. Denklik tabloları için tıklayınız.

2. Öğrencinin yükseköğretim kurumu bünyesinde örgün eğitim kademelerinin herhangi birinde (birinci, ikinci veya üçüncü kademe) bir yükseköğretim programına kayıtlı, tam zamanlı öğrenci olması gerekmektedir.

a) Birinci kademe öğrencilerinin kümülatif akademik not ortalamasının en az 2.20/4.00 olması,

b) Başvuru aşamasında henüz transkripti oluşmamış,

1-Ön lisanstan geçiş yapan öğrenciler için ön lisans mezuniyet notunun en az 2.20/4.00; 2-Birinci sınıf öğrencileri için lise mezuniyet notunun en az 75/100

c) İkinci ve üçüncü kademe öğrencilerinin kümülatif akademik not ortalamasının en az 2.50/4.00 olması,

*Tıp Fakültesi öğrencileri için 100’lük not çevirisinde YÖK’ün denklik tablosu kullanılmaktadır. Tabloya buradan ulaşabilirsiniz.

3. Öğrenim hareketliliği için yeterli sayıda ders veya ders niteliğinde olmayan ECTS kredi yükü olması.

4. Mevcut öğrenim kademesi içerisinde, 2014-2020 ve/veya 2021-2027 Erasmus+ dönemlerinde yükseköğretim hareketliliği faaliyetlerinden yararlanmışsa, yeni faaliyetle beraber toplam sürenin 12 ayı geçmemesi.

Başvuru Hakkında Önemli Açıklamalar

Erasmus+ Öğrenim Hareketliliğine başvurular bir sonraki akademik yıl gitmek üzere yapılmaktadır. Bu hareketlilik türünde hareketlilik yapılacağı dönemde öğrenci olma şartı arandığı için bölümlerdeki son sınıf öğrencileri Erasmus+ Öğrenim Hareketliliğine başvuramazlar.

Erasmus+ Staj Hareketliliğinden mezuniyet sonrası ilk sene yararlanmanın mümkün olması nedeniyle Fakülte/Yüksekokul ve Meslek Yüksekokulu son sınıf öğrencileri bu programa başvuru yapabilmektedirler.

Tıpta Uzmanlık Eğitimi almakta olan öğrenciler de Erasmus+ Programından faydalanabilmektedirler.

Eğitim Fakültesinin son senesinde “Okul Deneyimi” olması nedeniyle son sınıf öğrencilerinin Erasmus+ Programı Öğrenim Hareketliliğinden faydalanmaları uygun görülmemektedir. Bu nedenle şu an Eğitim Fakültesinin 3. Sınıfında olan öğrenciler Erasmus Öğrenim Hareketliliğine başvuramayacaklardır.

Öğrencilerin Erasmus Öğrenim Hareketliliği programından faydalanmaları için bölümlerinin Avrupa’daki bir üniversiteyle ikili anlaşması olması gerekmektedir.

Doktora öğrencileri yeterlik döneminde yeterlilik sınavlarını ÇOMÜ’de vermekle yükümlüdür. Bu dönemde öğrenim hareketliliği gerçekleştirmelerinde kısıtlayıcı bir durum söz konusu değildir. Ancak Erasmus hareketliliğinde olmalarından dolayı yeterlilik sınavlarına girememe durumu söz konusu olabilir, bu durumdan Erasmus Ofisi sorumlu tutulamaz.

23 Şubat 2023 tarihine kadar yapılan anlaşmalar başvuru sistemine eklenecektir. Bu tarihte sonra yapılan anlaşmalar 2023-2024 Akademik Yılı Başvuru döneminde kullanılamayacaktır.

“İkili Anlaşmalar Listesi“ne buradan ulaşabilirsiniz.

Online Başvuru

Başvurular online olarak 10 Mart 2023- 24 Mart 2023 tarihleri arasında web sitemizde yayınlanacak internet sitesinden yapılacaktır.

Online Başvuruda Gerekli Olan Belgeler

  1. Transkript
  2. Yabancı Dil Sınavı Sonuç Belgesi (e-YDS, YDS, YÖKDİL veya TOEFL sonuç belgesi)

– Staj Hareketliliği başvurusu için staj yapılacak yerden alınmış Kabul Mektubu. Belge hakkında ayrıntılı bilgiye buradan ulaşabilirsiniz.

Online Başvuru ile İlgili Detaylar

Yalnızca ONLINE BAŞVURU yapılacaktır.

Başvuruda YDYO’nun gerçekleştirmiş olduğu Erasmus Yabancı Dil Sınav sonucunu kullanacaksanız YDYO’dan sınav belgesi almanıza gerek yoktur. Sisteme sonucunuzu girmeniz yeterlidir. (Sistem bir sınav belgesi yüklemenizi zorunlu tutacağı için “YDYO” adını verdiğiniz boş bir pdf, jpg ya da word dosyası yükleyebilirsiniz.)

YDS, e-YDS, YÖKDİL ya da TOEFL sonucunuzu kullanacaksanız sonuç belgenizi pdf ya da jpeg formatında sisteme yüklemelisiniz. Bu belge doğrulama kodu içeren bir belge olmalıdır.

Güncel transkriptinizi ÜBYS’den pdf olarak alıp sisteme yükleyebilirsiniz. Öğrenci işlerinden imzalı transkript almanıza gerek yoktur. Beyan ettiğiniz not ortalamanız ve yüklediğiniz pdf’in doğruluğu tarafımızdan teyit edildikten sonra başvurunuz onaylanacaktır.

Başvuru sonuçları Erasmus web sitesinden ilan edilecektir: https://erasmus.comu.edu.tr/

Kaynak: comu.edu.tr

Okumaya Devam Et

Dünya

QUA Granite’ten 1 Milyar TL’lik Rekor Satış

Yayınlandı

-

Yayımlayan

Türkiye’nin en büyük teknik granit üreticisi QUA Granite, 2023’e 1 Milyar TL’lik satış anlaşmasıyla girdi. Yurtiçi bayi ağını güçlendirmeye devam eden QUA Granite, düzenlenen imza töreninde Türkiye’nin en büyük dağıtıcısı Mehmet Ceylan Yapı ile rekor satış sözleşmesi imzaladı.

2022’yi iki yeni üretim hattını devreye aldığı fabrikasında 41 milyon metrekare üretim kapasitesine ulaşarak kapatan QUA Granite, 2023 yılına da iddialı yeni satış anlaşmalarıyla başladı. Türkiye’nin en büyük teknik granit üreticisi olan ve güçlü bayi ağıyla her bölgede müşterilerine kaliteli servis hizmeti sunan QUA Granite, Türkiye’nin en büyük dağıtım şirketi Mehmet Ceylan Yapı ile 1 milyar TL satış anlaşması yaparak önemli bir iş birliğine imza attı.

Rekor satış sözleşmesi; QUA Granite Yönetim Kurulu Başkanı Ali Ercan ve Mehmet Ceylan Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ceylan’ın katılımıyla gerçekleşen imza töreninde resmiyete döküldü.

Anlaşmayı değerlendiren QUA Granite Yönetim Kurulu Başkanı Ali Ercan, “QUA Granite olarak en önemli iş ortaklarımızdan Mehmet Ceylan Yapı ile imzaladığımız satış anlaşması, başarılı projelere giden yolda 2023’ün ilk adımı. Rekor bir satışa imza attığımız bu anlaşma ile var olan iş birliğimizi daha da güçlendirmekle birlikte kapsamını da genişlettik. Her iki taraf için de hayırlı olmasını dilerim. QUA Granite olarak Türkiye genelinde bayi ağımızı genişleterek koşulsuz müşteri memnuniyeti ilkemizi, bayilerimiz aracılığıyla müşterilerimiz ile buluşturmaya devam edeceğiz” dedi.

QUA Granite’in Ege Bölge bayisi Mehmet Ceylan Yapı, İzmir’de 2.650 metrekare kapalı, 2.000 metre açık olmak üzere 4.650 metrekarelik mağazası ve Kemalpaşa’da 30 bin metrekarelik stok sahası ile çalışmalarını gerçekleştiriyor. Mehmet Ceylan Yapı, QUA Granite’nin estetik ve tasarımı bir araya getirdiği granit ürünlerini müşterilerinin beğenisine sunmaya devam edecek.

Okumaya Devam Et

ÇOK OKUNANLAR