Bizimle İletişime Geçin

Editörün seçtikleri

Profesör, ezan sesinden şikayetçi oldu

Yayınlandı

-

Erzurum’da Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalı Başkanı ve Türkiye Psikiyatri Derneği Erzurum Şube Başkanı Prof. Dr. Nazan Aydın, ezan sesinin çok yüksek olduğu gerekçesi ile savcılığa suç duyurusunda bulundu. Savcılık ezanın gürültü olmadığını belirterek kovuşturmaya yer vermedi.

Savcının bu kararına tepki gösteren Aydın ise insanları namaza davet etmek için okunan ezanı gazinodan, diskodan çıkan sesle kıyasladı. Aydın, “Yüksek ses sanayiden, iş yerinden, gazinolardan, diskolardan gelirse suç, ama ezan sesinin yüksek olması ve insanı rahatsız edici şekilde yayınlanmasının suç olmadığını belirtiyorlar.” dedi.

Erzurum’da 4 yıldır ezan sesinin kısılması için mücadele veren Aydın, 2010’da Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’ne başvurarak evinin yakınındaki camide ses şiddetinin ölçülmesini istedi. Yapılan ölçümlerde ses düzeyinin 105 desibel olduğu tespit edildi. Bunun üzerine cami derneğine başvurarak sesin düzeyinin aşağı çekilmesini isteyen Aydın, olumsuz cevap aldı. Aydın daha sonra, 65 desibel üzerindeki sesin insanın ruh sağlığını tehdit ettiği gerekçesiyle 13 Şubat 2012’de savcılığa başvurdu. Savcılık ise yaptığı değerlendirmeler sonucu, başvurudan bir hafta sonra Aydın’a, kovuşturmaya yer olmadığı yönünde cevap verdi. Aydın, savcılığın verdiği bu kararı doğru bulmadığını kaydederek, yüksek sesle okunan ezanın gürültü olduğu iddiasını sürdürdü.

“Camilerden yükselen ezan sesleri gerçekten çok yüksek. Ezana karşı değiliz” görüşünü dile getiren Aydın, evinin yakınındaki Hacı Salih Efendi Camii’nde okunan ezan sesinin şiddetinin 65 desibelin üzerinde olduğunu ileri sürdü. Aydın, cami cemaatinden bazı kişilerin de özellikle özellikle camii derneği yöneticilerinin imama baskı yaparak, hoparlörün sesinin sağlık açısından tehlikeli boyutlara varacak şekilde yükseltildiğini iddia etti.

Aydın, savcılığa verdiği suç duyurusunda, “Yasal sınırın üzerinde bir ses düzeyine her gün 5 kere maruz kalmanın rahatsızlığı yanında bir hekim olarak toplumun ruh ve beden sağlığını da etkilediğini üzülerek görmekten duyduğum rahatsızlığı belirtmek istiyorum. Bu nedenle İl Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü, Erzurum Müftülüğü yetkileri gerekli düzenlemeyi yapmadıkları, verilen kararın uygulanmasını denetlemedikleri, cami görevlilerinin yasa dışında keyfi davranmaları gerekçesiyle suç duyurusunda bulunuyorum.” dedi.

    SAVCILIK: EZAN GÜRÜLTÜ DEĞİLDİR

Savcılık Aydın’ın suç duyurusuna, “İslam dinin önemli sembollerinden olan ezanın gürültü olarak nitelendirilmesinin mümkün olmadığı” cevabını verdi. Ezanın 2872 Sayılı Kabahatler Kanunu’nun 14. Maddesi’nde kişilerin ruh sağlığını bozan unsurlar arasında yer almadığını hatırlatan savcılık, “Suç ya da suçlunun bulunmadığı soruşturma evrakı kapsamında kovuşturma yapılmasına yer olmadığı kararı verilmiştir.” görüşünü bildirdi.

Erzurum Müftülüğü Şube müdürlerinden İsmail Yılmaz ise bugüne kadar ‘ezan sesinden rahatsız oluyorum’ diye hiç kimsenin kendilerine şikayette bulunmadığını söyledi. Camilerde ses düzeyinin sürekli denetlendiğini açıklayan Yılmaz, Aydın’ın şikâyetine ilişkin olarak, “Bin 400 yıldır ezan okunuyor. Bu tür bir vakayı ilk kez duydum.” dedi.

Ezan musikisi üzerine araştırmalar yapan İstanbul Teknik Üniversitesi Türk Musikisi Devlet Konservatuvarı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Doktor Göktan Ay, “Ezan insanın ruh sağlığı üzerinde çok olumlu sonuçlar bırakır. Geleneklerimizde yeni doğan çocuğun kulağına ezan okunması da bunun bir göstergesidir.” bilgisini verdi.

Ay, ezanın daha güzel okunması için İlahiyat fakültelerinde bu konuda uzman kişiler tarafından ezan dersi vermesi gerektiğine de dikkat çekti. CİHAN

Okumaya Devam Et
Yorum Yapmak İçin Tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

Editörün seçtikleri

TÜBİTAK’ın burs miktarları artırıldı

Yayınlandı

-

Yayımlayan

TÜBİTAK’ın araştırmacı, bilim insanları ve öğrencilere sunduğu burs miktarlarında artışa gidildi. Bakan Kacır, “Türkiye’yi dünyada en üst sıralara taşıyacak, bu ülkenin aydınlık geleceğini inşa edecek araştırmacı insan kaynağımıza yönelik desteklerimizi sürdüreceğiz” mesajını paylaştı.

Bakanlıktan yapılan açıklamaya göre, TÜBİTAK Araştırma Destek Programları Başkanlığı (ARDEB), Bilim İnsanları Destekleme Programı Başkanlığı (BİDEB) ile Genel Teknoloji ve Yenilik Destek Programları Başkanlığı (TEYDEB) tarafından desteklenen projelerde, öğrencilere yapılan burs ödemelerinin aylık üst limitlerinde artışa gidildi.

Buna göre, ön lisans veya lisans öğrencilerine verilen burs miktarı 4 bin liradan 4 bin 800 liraya yükseltildi. Yüksek lisans öğrencilerine verilen burs miktarı 13 bin 500 liradan 16 bin 500 liraya, doktora öğrencilerinin aldığı burs miktarı da 20 bin liradan 24 bin liraya çıkarıldı. Doktora sonrası araştırmacılara verilen burs miktarı ise 27 bin lira iken 32 bin lira olarak güncellendi.

Bu arada, BİDEB 2250 Lisansüstü Bursları Performans Programı’nda yer alan performans kriterlerine göre başvuru yapmaları durumunda, doktora öğrencileri 8 bin 700 liraya ve doktora sonrası araştırmacılar da 10 bin 500 liraya kadar performans ödemesi alabilecek.

“İnsan kaynağımıza yönelik desteklerimizi sürdüreceğiz”

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır da sosyal medya hesabından konuya ilişkin paylaşımda bulunarak, “Bilim insanlarımıza, araştırmacılarımıza ve öğrencilerimize sunduğumuz TÜBİTAK burslarını artırdık. Türkiye’yi dünyada en üst sıralara taşıyacak, bu ülkenin aydınlık geleceğini inşa edecek araştırmacı insan kaynağımıza yönelik desteklerimizi sürdüreceğiz. Milli Teknoloji Hamlesi hedeflerimizi yetişmiş insan kaynağımızla gerçekleştireceğiz” dedi.

Kaynak: trthaber.com4

Okumaya Devam Et

Editörün seçtikleri

3 Nisan’da isteğe bağlı yüz yüze eğitime geçiliyor

Yayınlandı

-

Yayımlayan

Fotoğraf: ensonhaber.com

YÖK, 3 Nisan itibarıyla üniversitelerde uzaktan öğretimle birlikte isteyen öğrencilere devam şartı aranmaksızın sınıflarda yüz yüze eğitim verilebileceğini açıkladı.

6 Şubat’ta meydana gelen deprem felaketinin ardından Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK), üniversiteler için yeni bir karar almıştı.

Buna göre üniversite öğrencilerinin eğitimine devam edebilmesi için uzaktan eğitim modeline geçilmişti.

Alınan kararın ardından bugün Yüksek Öğretim Kurulu Başkanı Erol Özvar, kameraların karşısına geçti.

3 Nisan’da isteğe bağlı yüz yüze eğitime geçiliyor

Özvar, üniversitelerde 2022-2023 eğitim öğretim yılı bahar döneminin nasıl devam edeceğine ilişkin kamuoyunu bilgilendirdi.

Buna göre 3 Nisan itibarıyla üniversitelerde uzaktan öğretimle birlikte isteyen öğrencilere devam şartı aranmaksızın sınıflarda yüz yüze eğitim verilebileceği açıklandı.

Ara sınavlar uzaktan yapılabilecek

YÖK Başkanı Özvar ayrıca, bahar dönemindeki ara sınavların şeffaflık ve denetlenebilirlik ilkesi esas alınarak uzaktan öğretim yöntemleriyle çevrim içi yapılacağını da bildirdi.

İşte YÖK Başkanı Özvar’ın açıkladığı kararlar

YÖK Başkanı Erol Özvar’ın açıklamalarına göre alınan kararlar şu şekilde:

“Halihazırda uygulanmakta olan uzaktan öğretim ile birlikte isteyen öğrencilere devam şartı aranmaksızın sınıflarda yüz yüze eğitim verilebilmesine,

Yükseköğretim kurumlarının bir dersin hem uzaktan öğretim ile hem de yüz yüze verilebilmesine ilişkin kararları ilgili kurullarında alarak gerekli düzenlemeleri yapmalarına,

Yürürlükte olan “Yükseköğretim Kurumlarında Uzaktan Öğretime İlişkin Usul ve Esaslar”ın 6 ncı maddesinde yer verilen bir yarıyıldaki derslerin AKTS kredilerine göre en fazla %30’unun uzaktan öğretim yoluyla verilebileceği” yönündeki kısıtlamanın uygulanmamasına,

Özel öğrenci olarak başka bir yükseköğretim kurumunda eğitime devam etmekte olan öğrencilerin bu eğitimlerini aynı şekilde sürdürebilmelerine,

Nisan ayına ertelenmiş olan “derslere ait uygulamalar”ın, yükseköğretim kurumlarının ilgili kurullarının alacağı kararlar ile ödev, proje vb. şekilde veya bahar dönemi içinde, yaz döneminde ya da bir sonraki eğitim ve öğretim döneminde yüz yüze yapılabilmesine,

Bahar dönemindeki ara sınavların (özel öğrencilik hakkı verilen uygulama eğitimi içeren programlar hariç) “şeffaflık ve denetlenebilirlik” ilkesi esas alınarak uzaktan öğretim yöntemleriyle çevrimiçi yapılmasına,

Yapılacak değerlendirmelerde; açık uçlu ya da çoktan seçmeli çevrimiçi sınavlar, ödevler, çevrimiçi kısa sınavlar, projeler, Öğrenme Yönetim Sistemi (ÖYS) etkinlikleri, ÖYS kullanım analitikleri ve benzeri uygulamaların kullanılabilmesine,

Yarıyıl sonu, tek ders, tez izleme, yeterlilik sınavı gibi sınavların ise ne zaman ve nasıl yapılacağının yükseköğretim kurumlarının yetkili kurulları tarafından belirlenmesine karar verilmiştir.”

Kaynak: ensonhaber.com

Okumaya Devam Et

Editörün seçtikleri

ÜBYS’den ders seçimi ve kayıt yenileme işlemleri nasıl yapılır?

Yayınlandı

-

Yayımlayan

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi ders seçimi ve kayıt işlemleri 26 Eylül- 7 Ekim 2022 tarihleri arasında yapılacak. 

Peki bu işlemleri nasıl mı yapacaksınız? İşte cevabı:

Okumaya Devam Et

ÇOK OKUNANLAR