Genel
Kuranın İndiği, Bin Aya/Seksenüç Yıla Bedel Rahmet İklimi
Bu yazı tumhaber.com’dan alıntılanmıştır.
Kutsal gecelerin en kutsalı olan mübarek Kadir gecesine artık iyice yaklaşmış bulunuyoruz. Her ne kadar hangi gece olduğu tam olarak bildirilmemiş ise de Ramazan ayının yirmi yedinci gecesi olduğu şeklindeki kuvvetli görüşü kabul edecek olursak, bu yıl (2012) miladi takvimle 14 Ağustos Salı’yı 15 Ağustos Çarşamba’ya bağlayan geceyi Kadir gecesi olarak ihya edeceğiz inşallah.
Kur’an-i Kerim’de bu geceden bahseden müstakil bir sure vardır. Kadir suresi adını taşıyan bu surede yüce Rabbimiz söyle buyurmaktadır: “Doğrusu biz Kur’an’ı Kadir gecesinde indirdik. Kadir gecesinin ne olduğunu sen bilir misin? Kadir gecesi bin aydan hayırlıdır. Melekler ve Ruh (Cebrail) o gecede Rablerinin izniyle her türlü iş için inerler. O gece, tanyerinin ağarmasına kadar bir esenliktir”.
Kadir gecesi o kadar mübarek, o kadar faziletli bir gecedir ki Kur’an ayetleri Hz. Muhammed s.a.v.’in kalbine bu gece nazil olmaya başlamış, Alak suresinin “İkra’: Oku” diye başlayan ilk beş ayeti bu gece Hira mağarasında Hz. Peygamber’e indirilmiştir. Bu yüzden Kur’an’da adı geçen tek ay Ramazan ayı iken tek gece de Kadir gecesidir. Aynı zamanda bu gece, ertesi gün yani gündüzünde Bedir savaşının kazanıldığı gecedir.
Kadir Gecesi Hangi Gecedir?
Kadir gecesinin hangi gece olduğu tam olarak bildirilmemiştir. Bununla birlikte ilgili rivayetler Ramazan ayının son onunun/onbeşinin tek gecelerinde aranması gerektiğini işaret etmektedir. Hz. Peygamber s.a.v., “Siz Kadir gecesini Ramazan’ın son on günü içerisindeki tek rakamlı gecelerde arayınız”, buyurmuştur. (Buhari, Müslim). Bunlar arasında yirmi yedinci gecede olduğu kuvvetle muhtemel olduğu için ülkemizde Kadir gecesi yıllardan beri bu gecede kutlanmaktadır.
Kütüb-i sitte’de geçen başka bir hadis-i şerife göre Peygamberimiz Ramazan ayının son on gününde itikafa girerdi (ibadet niyetiyle mescide ikamet ederdi) ve Kadir gecesinin son on günde aranmasını tavsiye ederdi.
Başka bir hadis-i şerifte şöyle geçmektedir: “Sahabelerden bazı kimselere, rüyalarında, Kadir gecesinin, (Ramazan ayının) son yedi günü içinde olduğu gösterildi. Rasulullah s.a.v onlara, ‘Görüyorum ki rüyalarınız Ramazan ayının son yedi günü hakkında birbirine uygun düşmüştür, artik kim Kadir gecesini aramaya kalkışırsa, onu Ramazan ayının son yedisinde arasın’, buyurmuştur”. (Buhari, Müslim). “
Bir diğer hadis-i şerifte de şöyle geçmektedir: “Rasulullah s.a.v. Kadir Gecesi’ni haber vermek üzere hâne-i saâdetlerinden çıktı. Derken Müslümanlardan iki kişi kavga ettiler. Buyurdular ki: ‘Ben, size Kadir Gecesi’ni haber vermek üzere çıkmıştım. Filân ile filân kavga ettiler de ona dair olan bilgi kaldırıldı. İhtimal ki hakkınızda bu daha hayırlıdır. Artık siz, Kadir Gecesi’ni yirmiden sonraki yedinci veya dokuzuncu veya beşinci gecelerde arayınız’ ”.
Sahabe-i kiramdan Zir b. Hubeyş şöyle demiştir: “Übey b. Ka’b’a, ‘Kardeşin Abdullah b. Mesud, yıl boyunca ibadet eden Kadir gecesine isabet eder, diyor’, dedim. Übey b. Ka’b, ‘Allah İbn Mesud’a rahmet eylesin, o, insanların Kadir gecesine güvenmemelerini istemiştir, yoksa Kadir gecesinin Ramazan ayının son on günü içerisinde yirmi yedinci gecesinde olduğunu biliyordu’ dedi”.
Bütün bu rivayetler Kadir gecesinin Ramazan ayının son on gününde, onun da yirmi yedinci gecesinde olduğunun kuvvetle muhtemel olduğunu belirtmektedir. Bunun yanında fizîkî olarak da Kadir gecesinin bir takım alametlerinden bahsedilmiştir. Buna göre bu gecenin sessiz, sakin, berrak, fırtınasız, ne fazla sıcak, ne fazla soğuk, ılıman, insana huzur veren, karanlık yerlerden dahi nurların parladığı, gecenin nurunun fazlalığından sabahleyin güneşin fersiz/sönük doğduğu bir gece olduğu Müslüman bilginlerce ileri sürülmüştür.
Hadis-i şeriflerde geçmese de bazı Müslüman bilginlerin eserlerinde Kadir gecesinin tespiti ile ilgili değişik bilgiler de ileri sürülmüştür. Bunlar, “Ramazan ayı şu gün başlarsa Kadir gecesi şu gecedir, bu gün başlarsa bu gecedir”, şeklindeki rivayetlerdir. Bu hesaba göre, Ramazan ayı hangi gün girerse girsin, Kadir Gecesi, Ramazan ayının ikinci onbeşinin tek gecesi olan cumartesiyi pazara bağlayan geceye isabet etmektedir. Çünkü “Ramazan-ı Şerif’in ikinci yarısında iki adet cumartesi vardır, bunlardan gecesi tek sayıya isabet eden, Kadir gecesidir”, denilmiştir.
Kadir gecesinin gizlenmesinin birçok hikmetleri vardır. Böylelikle, insanların ona güvenip diğer zamanlarda isyana dalmamaları hedeflenmiş, Ramazan ayının tamamını ihya etmeleri teşvik edilmiştir. Şüphesiz, bu gece yapılan ibadetlere verilecek karşılık, bu gece açıktan bilinmese de bin aylık sevaba verilecek karşılıktır. Bu yüzden bu gece açıkça bilinseydi, bu gecenin günahları da bin aylık olurdu. Şu halde bu gecenin gizlenmesi, insanlar için her yönden büyük bir rahmettir.
Kadir Gecesi Niçin Bin Aydan Hayırlıdır?
Hz. Peygamber’e ve ümmetine bin aydan hayırlı bir gecenin ihsan edilmesinin çok büyük hikmetleri vardır. Her şeyden önce bu, Yüce Allah’ın, sevgili Peygamberine ve O’nun ümmetine gösterdiği eşsiz şefkatini, merhametini ve ihsanını ortaya koymaktadır.
Bunun yanında Allah, bu geceyi ihsan etmekle Peygamberinin üzüntüsünü de ortadan kaldırmıştır. Zira Muvatta’da geçen bir hadise göre Hz. Peygamber’e, önceki ümmetlerin ömürleri gösterilmiş, kendi ümmetinin ömrünün kısa olduğunu görünce, ömrü uzun olan ümmetlerin amellerine ulaşamayacaklarını düşünüp üzülmüştür. Yüce Allah da Peygamberine, bu üzüntüsüne karşılık Kadir Gecesini vererek Muhammed ümmetinin bir gecesini diğer ümmetlerin bin ayından daha hayırlı kılmıştır ki bu da yaklaşık seksenüç yıla tekabül etmektedir. Yani Muhammed ümmetinden bir adet Kadir gecesini ihya eden bir kişi, seksenüç sene fazla yaşamış ve bu kadar fazla amel etmiş olmaktadır. Bu yalnızca bir adet Kadir gecesi için böyledir. Her sene aynı şeyin söz konusu olduğu düşünülürse gerçekten de çok çok büyük bir rahmet ve ihsan olduğu kolayca anlaşılır.
Tecrîd-Sarîh’te geçen diğer bir hadisi şerife göre, bir keresinde Hz. Peygamber ashabına, İsrail oğullarından birinin, silahını kuşanarak Allah yolunda bin sene cihat ettiğini bildirmiş, Ashab-ı Kiram’ın buna hayret etmesi üzerine Yüce Allah Kadir suresini indirerek bir gecede bin aylık bir karşılık vermiştir. Başka bir hadiste Peygamberimiz ashaba, İsrail oğullarından dört kişinin seksen sene boyunca hiç günah işlemeden ibadet ettiklerini anlatmış, ashabın bunu hayretle karşılaması üzerine Cebrail a.s. gelerek “Yüce Allah’ın O’na, bundan daha hayırlısını indirdiğini” söyleyerek Kadir Suresini okumuştur.
Burada son olarak Tirmizi’de geçen çok ibretli bir hadis-i şerifi zikretmek yerinde olacaktır. Buna göre Hz. Hasan Müslümanlar arasındaki fitneye son verip barışı sağlamak amacıyla hilafeti Muaviye’ye devredince bir adam yanına gelerek ona, “Müminlerin yüzünü kara çıkardığını” söylemiştir. Bunun üzerine Hz. Hasan ona tatlılıkla muamele ederek, “Hz. Peygamber’in rüyasında Emevi halifelerinin tek tek kendi minberine çıkıp hutbe okuduklarını gördüğünü, buna çok üzüldüğünü, bunun üzerine Kevser suresi ile Kadir suresinin indirildiğini” söylemiştir. Bu hadisle ilgili olarak İslam ulemasından Kasım b. Fadl, “Emevilerin hilafet müddetini saydıklarını, ne bir eksik, ne bir fazla tam bin ay sürdüğünü”, söylemiştir. İbn Fadl’ın bu sözünü Mübarekfûrî isimli Müslüman alim şöyle açıklamaktadır: “Bin aylık müddet, seksen üç yıl dört ay eder. Emevilerin hilafeti Hz. Hasan’ın Muaviye’ye biat etmesiyle başlar. Bu ise, hicretin 40. yılının başına tesadüf eder. Devletlerinin Ebu Müslim Horasani eliyle son bulması ise hicri 132 yılına rastlar. Arada 92 yıl vardır. Bundan 8 yıl 8 aylık Abdullah b. Zübeyr’in hilafet müddetini (İbn Zübeyr Emevilere biat etmeyip Hicaz bölgesinde ayrı bir devlet kurmuştu) çıkaracak olursak geriye tam tamına 83 yıl 4 ay kalır”. (İ. Canan, K. Sitte Muhtasarı; Elmalılı, Hak Dini Kur’an Dili). Bu hadise göre Hz. Peygamber’e Emevilerin iktidar müddeti olan bin aydan/seksenüç yıldan daha hayırlı Kadir gecesi verilerek hatır-ı şerifleri hoş tutulmuş ve gönülleri alınmış olmaktadır.
Kadir Gecesi Nasıl İhya Edilmelidir/Nasıl Değerlendirilmelidir?
Allah katında bu kadar değerli olan bu geceyi bulmaya ve ihya etmeye çalışmak aklı başında her Müslümanın yapması gereken bir iştir. Zira Hz. Peygamber, “Kim Kadir gecesini, faziletine inanarak ve sevabını Allah’tan bekleyerek ibadet ve taatla geçirirse geçmiş günahları bağışlanır”, buyurmuştur. (Buhari, Müslim, Tirmizi, Ebu Davud).
O halde bu gece her şeyden önce samimi bir kalple ve gönül huzuruyla, bir daha yapmamaya kesin kararlı olarak tövbe istiğfar edilmelidir. Ardından şu ana kadarki hayatımızın kısa bir muhasebesi yapılmalıdır. Kaza namazımız varsa bir miktar kaza namazı, yoksa nafile namaz kılınmalıdır. Böyle bir geceyi bize müjdelemiş ve Kur’an’ı bize ulaştırmış olan Peygamber Efendimize salavat okunmalıdır. Yani; en kısa ifadesi ile “Allahumme salli alâ Seyyidinâ Muhammed: Allah’ım, Efendimiz Muhammed’e ziyade rahmet eyle”, diyerek O yüce Peygamber’e dua edilmelidir. Bundan sonra gönülden Yüce Allah’a yönelerek dünyevi ve uhrevi ihtiyaçlarımız ve bütün Müslüman kardeşlerimiz için dualar edilmelidir. Anne baba, akraba ve yakınlar ziyaret edilmeli, bu mümkün olmazsa telefon edip görüşülmelidir. Dargınların barışması için bu geceyi vesile edinmelidir.
Hz. Ayşe annemiz sevgili eşine, “Ey Allah’ın Rasulü, Kadir gecesine rastlarsam nasıl dua edeyim? diye sormuş, Hz. Peygamber s.a.v. de, “Allahumme inneke afuvvun tuhibbu’l-afve fa’fu annî: Allah’ım sen çok affedicisin, affetmeyi seversin, beni de affet” diye dua et, buyurmuştur. (Tirmizi).
Bu yüzdendir ki Süfyan-i Servi, “Kadir gecesi dua ve istiğfar etmek namaz kılmaktan güzeldir, Kur’an okuyup sonra dua etmek daha güzeldir”, demiştir. (Tecrid-i Sarih Tercümesi).
Hz. Peygamber Hz. Ayşe’ye bu gece dua etmesini tavsiye ettiğine ve bu gecenin en önemli özelliğinin Kur’an’ın nazil olması olduğuna göre, bu gece öncelikle yapılacak olan bol bol duada bulunmak ve mümkün olduğunca fazla Kur’an okumaktır. Okunan yerin Türkçe tercümesine de bakılması şüphesiz çok faydalıdır.
Bir hadis-i şerifte de Peygamber Efendimiz, “Kadir Gecesi yatsı namazında cemaatte hazır bulunan, ondan nasibini almıştır”, buyurmuştur. O halde bu gece mutlaka yatsı namazını -ve mümkünse sabah namazını da- cemaatle kılmaya çalışmalıdır.
Sonuç Yahut İki Büyük Müjde Daha
Görüldüğü gibi bu kadar faziletli ve bu kadar önemli bir gece olan Kadir gecesi mutlaka ihya edilmeye çalışılmalıdır. Ancak buradaki problem diğer mübarek gecelerin vaktinin belirtilmesinin aksine bu gecenin tam olarak hangi gece olduğunun belirtilmemiş olmasıdır. Ancak bu durumda bile Kadir gecesini bulmuş gibi olmak ve onun feyiz ve bereketinden istifade etmek mümkündür. Bunun için aşağıda zikredeceğimiz iki rivayet gerçekten tam anlamıyla birer müjde hükmündedir:
1. Bazı İslam bilginleri, Kadir gecesini bulamamış olsak bile daha önce Kadir gecesi olmuş bir geceyi veya en azından 27. geceyi Kadir gecesi ümidi ve niyetiyle ihya etmek, aynen Kadir gecesini ihya etmek gibidir, demişlerdir. O halde 27. gece Kadir gecesi niyetiyle mutlaka ihya edilmelidir. Bunun için bu gecede yatsı ve sabah namazları cemaatle kılınmalıdır. Çünkü Hz. Peygamber bir hadislerinde, “Yatsı namazını cemaatle kılmak gecenin yarısını, sabah namazını cemaatle kılmak da diğer yarısını ihya etmektir”, demişlerdir. (Müslim, Ebu Davud, Tirmizi, Muvatta).
2. Kütüb-i Sitte/Tis’a gibi temel hadis kaynaklarında geçmese bile, İbn Asakir’in Tarih-i Dımaşk’ında geçen bir hadisi şerifte Hz. Peygamber şöyle buyurmaktadır: “Kim, üç defa, ‘Lâ ilâhe illâllâhu’l-halîmu’l-kerîm, sübhânallâhi rabbi’s-semâwâti’s-seb’ı ve rabbi’l-arşi’l-azîm: Halîm ve kerîm olan Allah’tan başka tanrı yoktur, yedi semanın ve yüce arşın rabbi olan Allah’ın şanı ne yücedir’, derse Kadir gecesini idrak eden gibi olur”.(Gümüşhaneli, Ramuzu’l-Ehadis). Bu hadis-i şerif zayıf olsa bile, bilindiği gibi ahlak, fazilet ve dua ile ilgili hususlarda zayıf hadislerle amel edilmeye cevaz verilmiştir. Bu yüzden bu rivayetle amel etmekte hiçbir sakınca yoktur.
Yüce Allah’tan bu geceyi en iyi şekilde ihya etmemiz temennisiyle, bütün Müslüman kardeşlerimizin Kadir gecesini tebrik ediyor, bu gecenin hepimizin kurtuluşuna vesile olmasını diliyorum…
Genel
Cumhurbaşkanı Erdoğan: 25 bin öğretmen ataması sürecini başlatıyoruz

Kritik Kabine toplantısının ardından kameralar karşısına geçen Cumhurbaşkanı Erdoğan, öğretmenlere müjdeyi verdi. Erdoğan, “10 bini Milli Eğitim Akademisi’ne olmak üzere, 25 bin yeni öğretmen ataması sürecini başlatıyoruz.” dedi.
“25 BİN YENİ ÖĞRETMEN ATAMASI YAPACAĞIZ”
Erdoğan’ın açıklamalarından en dikkat çekeni öğretmen atamaları oldu. Binlerce öğretmene müjdeyi veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “10 bini Milli Eğitim Akademisi’ne olmak üzere toplam 25 bin yeni öğretmen ataması sürecini başlattığımızın müjdesini bugün gençlerimizle paylaşmak istiyorum. Milli Eğitim Bakanlığımız kapsamlı bilgilendirmeyi önümüzdeki dönemlerde yapacak.” dedi.
Genel
İŞKUR Gençlik Programı Kura Sonuçları ve Başvuru Şartları

Üniversiteden yapılan açıklama şöyle:
27 Şubat 2025 Perşembe günü saat 10.00’da Çanakkale Şehitleri Yerleşkesi İÇDAŞ Kara Yusuf Kongre Merkezi Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen İŞKUR Gençlik Programı Noter Kurasında ismi açıklanan öğrencilerin başvuru için hazırlamaları gereken evraklar aşağıda belirtilmiştir.
1. Kimlik Belgesi Fotokopisi
2. Adli Sicil Kaydı
3. Banka Hesap Numarası
4. Barkodlu SGK Hizmet Dökümü Listesi (Kendi ve aynı hanede yaşayan ve öğrenci olmayan 18 yaş üstü herkes için)
5. İkametgah Belgesi; kendi için, aileyle aynı ikamette ise aynı hanede ikamet edenleri gösteren Safahatli Nüfus Kayıt Belgesi
6. Aynı hanede bulunan çalışan kişilere ait maaş bordrosu (onaylı, imzalı)
Kişilerin tüm belgeleri 05 Mart 2025 Çarşamba günü 16.00’a kadar Rektörlük Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanlığına şahsen elden teslim etmeleri gerekmektedir.
Hane Gelir Kontrolünün Yapılması: Başvuru tarihindeki Adres Kayıt Sistemi (AKS)’ne göre aynı adreste ikamet edenlerin, programa başlangıç tarihi dikkate alınarak ulaşılabilen en yakın döneme ait gelir getirici bir işte çalışma sonucu elde ettikleri aylık toplam kazançlarının asgari ücret tespit komisyonu tarafından belirlenen bir aylık asgari ücretin net tutarının üç (3) katını aşması halinde söz konusu adreste ikamet eden öğrenciler programa katılamaz.
Bu şart Genelge’nin 9 uncu maddesinin ikinci fıkrası (Programdan ayrılan ya da ilişiği kesilen katılımcının yerine; yedek listeden, yedek listeden boş kontenjanın karşılanamaması halinde ise Yönetmelik ile belirlenen başvuru ve katılım şartları ve bu Genelgenin 8 inci maddesinin birinci ve ikinci fıkrasında belirtilen şartları sağlayan Kuruma kayıtlı kişiler arasından ilana çıkılmadan yeni katılımcılar dâhil edilebilir. Kuruma kayıtlı kişiler arasından programa katılımcı eklenmesi halinde başvuran listesine geri dönülemez.) kapsamında programa eklenecek öğrenciler için de aranır.
AKS’ye göre yerleşim yeri adresi veya diğer adres bilgisi yurtlar ve sığınma evleri ve benzeri toplu yaşam alanları olanlar ile 08/03/2012 tarihli ve 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun kapsamında kimlik bilgileri gizlenenler için hane gelir şartı aranmaz.
Not: Tüm belgeler kontrol edildikten sonra Başvurusu kabul edilenler 10 Mart 2025 tarihi itibariyle işe başlatılacaktır. Başvurusu kabul edilmeyen öğrencilerin yerine yedek listeden öğrenciler seçilecektir. Yedek liste ilan edildikten sonra belirlenecek tarihte işe başlama gerçekleştirilecektir.
Genel
Trakya Kariyer Fuarı 2025’in Açılışı Gerçekleşti

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) ev sahipliğinde, Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisi destekleriyle “Geçmişin İzinde Geleceğini Keşfet” mottosuyla düzenlenen 2025 Trakya Kariyer Fuarı’nın (TRAKYAKAF) açılışı, İÇDAŞ Kongre Merkezi’nde gerçekleşti.
Marmara Bölgesinin en büyük kariyer fuar organizasyonu olarak dikkat çeken 2025 TRAKYAKAF’ın açılış törenine; Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Lütfihak Alpkan, Çanakkale Valisi Doç. Dr. Ömer Toraman, Balıkesir Valisi İsmail Ustaoğlu, Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisi Başkan Danışmanı Doç. Dr. Sinan Keskin, Adalet ve Kalkınma Partisi Çanakkale Milletvekili Ayhan Gider, Cumhuriyet Halk Partisi Çanakkale Milletvekili İsmet Güneşhan, İYİ Parti Çanakkale Milletvekili Rıdvan Uz, Çanakkale 2. Kolordu Komutanı Tümgeneral Rasim Yaldız, Çanakkale Boğaz ve Garnizon Komutanı Tuğamiral Mustafa Biçen, Çanakkale Belediye Başkanı Muharrem Erkek, Kırklareli Belediye Başkanı Derya Bulut, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. R. Cüneyt Erenoğlu, Trakya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Hatipler, Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mümin Şahin, Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İsmail Boz, Kırklareli Üniversitesi Rektör Vekili Prof. Dr. Raif Cergibozan, Çanakkale Cumhuriyet Başsavcısı Altuğ Kürşat Şahin, Edirne Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Çakmak, Çanakkale Adalet Komisyonu Başkanı Eray Doğan, Çanakkale İdare Mahkemesi Başkanı Ahmet Özkan, Çanakkale Baro Başkanı Av. Ardahan Dikme, Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir, Çanakkale protokolü, kurum ve kuruluş müdürleri, siyasi parti ve STK temsilcileri, ÇOMÜ’nün akademik, idari yöneticileri ile personel ve öğrenciler katıldı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşının okunmasıyla başlayan tören; ÇOMÜ Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesi Senfoni Orkestrası’nın müzik dinletisinin ardından ÇOMÜ ve TRAKYAKAF 2025’in tanıtım filmlerinin izlenmesi ile devam etti.
ÇOMÜ Rektörü Prof. Dr. R. Cüneyt Erenoğlu açılış konuşmasında, TRAKYAKAF 2025’in öğrencilerimizin ve mezunlarımızın sektörden temsilciler ile buluşması için çok önemli bir fuar olduğunun altını çizerek şunları söyledi:
Türkiye’nin Geleceğini Şekillendirecek Büyük Bir Buluşmaya Tanıklık Ediyoruz
Bugün burada, gençlerimizin kariyer planlamalarına yön vermek, onları iş dünyasıyla buluşturmak ve istihdam olanaklarını artırmak için bir araya gelmiş bulunuyoruz. Kariyer planlaması, bireyin sadece mesleki bir yol haritası çizmesi değil, aynı zamanda kendi potansiyelini keşfetmesi ve ülkesine, insanlığa katkı sağlayacak bir misyona sahip olması anlamına gelir. Bugün burada, yalnızca iş arayan gençler ile işverenleri bir araya getirmiyoruz; aynı zamanda Türkiye’nin geleceğini şekillendirecek büyük bir buluşmaya tanıklık etmekteyiz.
Uygulamalı Eğitim Modelleriyle, Öğrencilerimizi Sektöre Hazırlıyoruz
İçinde bulunduğumuz çağda; bilginin hızla üretildiği, teknolojik dönüşümün toplumsal yapıları yeniden şekillendirdiği ve iş gücü piyasalarının sürekli evrildiği bir süreçten geçmektedir. Yapay zekâ, büyük veri, dijital dönüşüm ve otomasyon gibi yenilikler, mesleklerin doğasını değiştirirken, iş dünyasında başarılı olmanın en önemli unsurlarını da belirlemektedir. Artık yalnızca diploma sahibi olmak değil, sürekli öğrenmeye açık olmak, yenilikçi düşünebilmek, analitik becerilere sahip olmak ve etik değerleri güçlü bir şekilde benimsemek bireyleri öne çıkaran temel unsurlar haline gelmiştir. Bu noktada, devletimizin ulusal ve bölgesel hedefleri doğrultusunda üniversitelerin rolü her zamankinden daha kritik hale gelmiştir. Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi olarak, öğrencilerimizin yalnızca akademik bilgiyle donanmasını değil, aynı zamanda uygulamalı eğitim modelleriyle sektörel deneyim kazanmalarını, girişimcilik ekosistemine dahil olmalarını ve yenilikçi projeler geliştirmelerini teşvik etmekteyiz. Çünkü biliyoruz ki, çağın gerekliliklerine uygun nitelikli insan kaynağı yetiştirmek, yalnızca bireylerin değil, toplumların refahını artıran en önemli unsurdur. Bugün burada bulunan kamu kurumları, özel sektör temsilcileri ve sivil toplum kuruluşları, sadece birer işveren değil, aynı zamanda geleceğin yeteneklerini keşfetmek, onları yönlendirmek ve onlara yatırım yapmak isteyen kıymetli paydaşlarımızdır. Bu fuar vesilesiyle öğrencilerimizin, sektördeki profesyonellerle doğrudan temas kurarak kariyerlerini inşa etmelerine katkı sağlayacak olmaktan büyük bir memnuniyet duyuyoruz.
Bu Fuara Katılmak, Milletimizin Geçmişinden İlham Alarak Geleceğe Yön Vermek Demektir
Kıymetli katılımcılar, Çanakkale, tarihin en büyük mücadelelerinden birine sahne olmuş ve “Çanakkale Geçilmez” ruhuyla direnişin, fedakârlığın ve zaferin sembolü haline gelmiş kutsal bir toprak parçasıdır. Bugün burada bulunmak, sadece bir kariyer fuarına katılmak değil, aynı zamanda milletimizin geçmişinden ilham alarak geleceğe yön vermek anlamına da gelmektedir. Unutmayalım ki, başarıya ulaşmanın yolu, kararlılıkla ve azimle çalışmaktan geçer. Her bir gencimizin kendi alanında en iyi olmak için mücadele etmesi, hem bireysel hem de toplumsal kalkınmamız için büyük önem arz etmektedir.
Rektör Erenoğlu, konuşmasının sonunda, başta Trakya Kariyer Fuarı’nın düzenlenmesine öncülük eden Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisi’ne, Çanakkale Valisi Ömer Toraman’a ve emeği geçen herkese teşekkür etti.
Protokol konuşmaları sırasıyla; Çanakkale İYİ Parti Milletvekili Rıdvan Uz, CHP Milletvekili İsmet Güneşhan, Çanakkale Belediye Başkanı Muharrem Erkek, Çanakkale Valisi Doç. Dr. Ömer Toraman ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Lütfihak Alpkan tarafından gerçekleştirildi.
Çanakkale İYİ Parti Milletvekili Rıdvan Uz, “Böyle bir organizasyonda gençlerimizi bir araya getiren başta ÇOMÜ Rektörlüğüne, Çanakkale Valiliğine ve tüm emeği geçenlere teşekkür ederek, “Bu vatanı bizlere emanet eden tüm şehitlerin önünde saygıyla eğiliyorum” dedi ve TRAKYAKAF 2025’in öğrenciler, mezunlar ve bölge için önemine değindi.
CHP Milletvekili İsmet Güneşhan, fuarın düzenlenmesinde emeği geçen herkese çok teşekkür ederek, “Gençlerimiz salonu doldurmuş. Bunu görmek beni çok mutlu etti ve geleceğe umutla bakmamı sağladı. Gençlerimizin geleceğe yönelik kariyer planlamasında fuar büyük katkı sağlayacak. Gençlerimiz geleceğimizin teminatı” dedi.
“TRAKYAKAF 2025 eminim ki özellikle gençlerimizin geleceğe sağlam adımlarla yürümesine önemli bir katkı sağlayacak. Ayrıca bölgemizin kalkınmasına, istihdamına da ciddi katkılar sağlayacağına yürekten inanıyorum” diyen Çanakkale Belediye Başkanı Muharrem Erkek, Çanakkale’nin tarihi, kültürel değerleriyle ve müstesna coğrafyası ile çok özel bir yer olduğunun altını çizerek “Çanakkale bir üniversite, bir öğrenci kenti. Aynı zamanda sanayi ve teknoloji potansiyeli yüksek bir kent. Onun için Üniversitemiz kentimiz için çok önemli. Bu bağlamda yerel yönetim olarak Üniversitemiz ve iş dünyası ile ilişkileri çok önemsiyoruz” dedi.
Çanakkale Valisi Doç. Dr. Ömer Toraman, “Çanakkale olarak TRAKYAKAF 2025’e ev sahipliği yapmanın gururunu yaşıyoruz. Bizden önce bu fuarı yapmış olan illerimizden de destek alarak bu sene Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Rektörünün ve çalışma arkadaşlarının yoğun gayreti ile bu fuarı sizler için hazırlamış bulunuyoruz. Bütün bu hazırlık ve telaş gençlerimiz için. Her biriniz birbirinizden farklısınız ve her birinizin yetenekleri birbirinden farklı. Gençlerimize inanıyor ve güveniyoruz. Amacımız yetenekleriniz doğrultusunda ülkemizin kamu, özel sektörünü ve sivil toplum alanını iyi tanımanızı sağlamak ve etkileşim içerinde olmanızı sağlamak. Bu sayede kendinize özellikle mezuniyet sonrası bir hayat çizgisi oluşturmanız. Doğru adımlar atabilmeniz ve doğru tercihler yapabilmeniz. Bütün bu çaba ve bu telaş bunun için. Sevgili gençler Türkiye son dönemlerde istikrarlı bir şekilde büyüyen nadir ekonomilerden birine sahip. Bu büyümü nüfus artışı göz önüne alındığında çok daha kıymetli. Öte yandan bu büyüyen ekonomi sayesinde işsizlik oranı düşüyor. Bu da çok önemli veri. Bunu sağlayan en önemli faktör de Türkiye’nin dinamik özel sektörü. Bu fuar, işte bu istihdam alanında gençler ile özel sektörü bir araya getiren bir vesile olduğunu düşünüyoruz. Bu fuarın organizasyonunda Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisimizin çok önemli desteği ve emeği var. Yurt satında bu fuarları organize ediyorlar. Kendilerine teşekkür ediyoruz. TRAKYAKAF 2025’te emeği geçen her kese teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Lütfihak Alpkan ise “Bu kariyer fuarları Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisimizin organize ettiği çok önemli bir etkinlik ve geleneksel hale geldi. Bu bağlamda gençlerimizin bu etkinliğe ilgi göstermesi ve özellikle işverenlerle buluşmaları çok önemli bir fırsat. Özellikle bu organizasyona destek veren işverenlere de çok teşekkür ediyorum. Ben bu vesileyle Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ve İŞKUR olarak gençlerimize verdiğimiz hizmetlerden de bahsetmek istiyorum. Özellikle gençlerimizi İŞKUR Gençlik Portalına davet ediyorum. Hakikaten bu sene Cumhurbaşkanımızın vizyonu ve İŞKUR’un organizasyonunda İŞKUR Gençlik Programı üniversitelerde bir uygulamalı eğitim programı vesilesiyle bu dönem 100 bin önümüzdeki dönem 200 bin ve 5 yılın toplamında 1 Milyon öğrenciyi iş hayatına hazırlamak konusunda büyük bir fırsat sunuyor. Bu bağlamda hem üniversite hayatında staj, İŞKUR Gençlik Programı ve diğer programlar vesilesiyle mezun olmadan önce iş hayatına hazırlanmak çok önemli. Aynı zamanda mesleki ve teknik bilgilerimizi hem teorik hem de pratik bilgileri en iyi şekilde öğrenmeye çalışmak çok önemli.” diyerek bunun önemli bir çalışma disiplini gerektirdiğini kaydetti.
Protokol konuşmalarının ardından fuara destek veren ana sponsorlar arasında yer alan Doğanlar Holding Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Davut Doğan, Golteks Petrol ve Kimya Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Kaplan, Kale Grubu’ndan Genel Müdür Süleyman Soysal, İÇDAŞ Çelik Enerji Tersane ve Ulaşım Sanayi adına Zeynep Aslan ve Çanakkale Bahçeşehir Koleji adına Emine Yıldız’a plaket takdim edildi. Ayrıca fuara katkı sunan kurum ve kuruluşların temsilcilerine plaket takdimi gerçekleştirildi. Açılış kurdelesinin kesilmesinin ardından Rektör Erenoğlu ve protokol üyeleri stantları gezdi.
-
Genel6 ay önce
İŞKUR Gençlik Programı Kura Sonuçları ve Başvuru Şartları
-
Kariyer7 ay önce
İŞKUR Gençlik Programı Başvuru Tarihi Açıklandı
-
Kariyer6 ay önce
ÇOMÜ’de 1406 Öğrenci İŞKUR Programından Faydalanacak!
-
Üniversiteler7 ay önce
ÇOMÜ’nün 17 Programı Daha Mezuniyet Belgelerinde “Türkiye Yeterlilikler Çerçevesi” Logosu Kullanacak