Genel
Sözleşmeleri Uzatılmayan İşçiler Ev Ev Dolaşıp Bu Bildiriyi Dağıtıyor
ÇOMÜ’de çalışan ve 2012 yılı için yapılan hizmet alımı ihalesinde sözleşmeleri uzatılmayan işçiler, işlerine geri dönebilmek için mücadele etmeye devam ediyor.
www.comuhaber.com – Sadi Ateş
Daha önce de çeşitli eylemler yapan ve işe iade davası açan işçiler şimdide hazırladıkları bildiriyi ev ev dolaşıp dağıtıyor. “İşimizi Geri İstiyoruz, Desteğinizi Bekliyoruz” başlıklı bildiride halktan destek beklenirken Rektör Laçiner’in mail adresinin verilmesi dikkat çekti.
İşte o bildiri:
Genel
Cumhurbaşkanı Erdoğan: 25 bin öğretmen ataması sürecini başlatıyoruz

Kritik Kabine toplantısının ardından kameralar karşısına geçen Cumhurbaşkanı Erdoğan, öğretmenlere müjdeyi verdi. Erdoğan, “10 bini Milli Eğitim Akademisi’ne olmak üzere, 25 bin yeni öğretmen ataması sürecini başlatıyoruz.” dedi.
“25 BİN YENİ ÖĞRETMEN ATAMASI YAPACAĞIZ”
Erdoğan’ın açıklamalarından en dikkat çekeni öğretmen atamaları oldu. Binlerce öğretmene müjdeyi veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “10 bini Milli Eğitim Akademisi’ne olmak üzere toplam 25 bin yeni öğretmen ataması sürecini başlattığımızın müjdesini bugün gençlerimizle paylaşmak istiyorum. Milli Eğitim Bakanlığımız kapsamlı bilgilendirmeyi önümüzdeki dönemlerde yapacak.” dedi.
Genel
İŞKUR Gençlik Programı Kura Sonuçları ve Başvuru Şartları

Üniversiteden yapılan açıklama şöyle:
27 Şubat 2025 Perşembe günü saat 10.00’da Çanakkale Şehitleri Yerleşkesi İÇDAŞ Kara Yusuf Kongre Merkezi Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen İŞKUR Gençlik Programı Noter Kurasında ismi açıklanan öğrencilerin başvuru için hazırlamaları gereken evraklar aşağıda belirtilmiştir.
1. Kimlik Belgesi Fotokopisi
2. Adli Sicil Kaydı
3. Banka Hesap Numarası
4. Barkodlu SGK Hizmet Dökümü Listesi (Kendi ve aynı hanede yaşayan ve öğrenci olmayan 18 yaş üstü herkes için)
5. İkametgah Belgesi; kendi için, aileyle aynı ikamette ise aynı hanede ikamet edenleri gösteren Safahatli Nüfus Kayıt Belgesi
6. Aynı hanede bulunan çalışan kişilere ait maaş bordrosu (onaylı, imzalı)
Kişilerin tüm belgeleri 05 Mart 2025 Çarşamba günü 16.00’a kadar Rektörlük Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanlığına şahsen elden teslim etmeleri gerekmektedir.
Hane Gelir Kontrolünün Yapılması: Başvuru tarihindeki Adres Kayıt Sistemi (AKS)’ne göre aynı adreste ikamet edenlerin, programa başlangıç tarihi dikkate alınarak ulaşılabilen en yakın döneme ait gelir getirici bir işte çalışma sonucu elde ettikleri aylık toplam kazançlarının asgari ücret tespit komisyonu tarafından belirlenen bir aylık asgari ücretin net tutarının üç (3) katını aşması halinde söz konusu adreste ikamet eden öğrenciler programa katılamaz.
Bu şart Genelge’nin 9 uncu maddesinin ikinci fıkrası (Programdan ayrılan ya da ilişiği kesilen katılımcının yerine; yedek listeden, yedek listeden boş kontenjanın karşılanamaması halinde ise Yönetmelik ile belirlenen başvuru ve katılım şartları ve bu Genelgenin 8 inci maddesinin birinci ve ikinci fıkrasında belirtilen şartları sağlayan Kuruma kayıtlı kişiler arasından ilana çıkılmadan yeni katılımcılar dâhil edilebilir. Kuruma kayıtlı kişiler arasından programa katılımcı eklenmesi halinde başvuran listesine geri dönülemez.) kapsamında programa eklenecek öğrenciler için de aranır.
AKS’ye göre yerleşim yeri adresi veya diğer adres bilgisi yurtlar ve sığınma evleri ve benzeri toplu yaşam alanları olanlar ile 08/03/2012 tarihli ve 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun kapsamında kimlik bilgileri gizlenenler için hane gelir şartı aranmaz.
Not: Tüm belgeler kontrol edildikten sonra Başvurusu kabul edilenler 10 Mart 2025 tarihi itibariyle işe başlatılacaktır. Başvurusu kabul edilmeyen öğrencilerin yerine yedek listeden öğrenciler seçilecektir. Yedek liste ilan edildikten sonra belirlenecek tarihte işe başlama gerçekleştirilecektir.
Genel
Trakya Kariyer Fuarı 2025’in Açılışı Gerçekleşti

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) ev sahipliğinde, Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisi destekleriyle “Geçmişin İzinde Geleceğini Keşfet” mottosuyla düzenlenen 2025 Trakya Kariyer Fuarı’nın (TRAKYAKAF) açılışı, İÇDAŞ Kongre Merkezi’nde gerçekleşti.
Marmara Bölgesinin en büyük kariyer fuar organizasyonu olarak dikkat çeken 2025 TRAKYAKAF’ın açılış törenine; Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Lütfihak Alpkan, Çanakkale Valisi Doç. Dr. Ömer Toraman, Balıkesir Valisi İsmail Ustaoğlu, Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisi Başkan Danışmanı Doç. Dr. Sinan Keskin, Adalet ve Kalkınma Partisi Çanakkale Milletvekili Ayhan Gider, Cumhuriyet Halk Partisi Çanakkale Milletvekili İsmet Güneşhan, İYİ Parti Çanakkale Milletvekili Rıdvan Uz, Çanakkale 2. Kolordu Komutanı Tümgeneral Rasim Yaldız, Çanakkale Boğaz ve Garnizon Komutanı Tuğamiral Mustafa Biçen, Çanakkale Belediye Başkanı Muharrem Erkek, Kırklareli Belediye Başkanı Derya Bulut, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. R. Cüneyt Erenoğlu, Trakya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Hatipler, Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mümin Şahin, Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İsmail Boz, Kırklareli Üniversitesi Rektör Vekili Prof. Dr. Raif Cergibozan, Çanakkale Cumhuriyet Başsavcısı Altuğ Kürşat Şahin, Edirne Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Çakmak, Çanakkale Adalet Komisyonu Başkanı Eray Doğan, Çanakkale İdare Mahkemesi Başkanı Ahmet Özkan, Çanakkale Baro Başkanı Av. Ardahan Dikme, Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir, Çanakkale protokolü, kurum ve kuruluş müdürleri, siyasi parti ve STK temsilcileri, ÇOMÜ’nün akademik, idari yöneticileri ile personel ve öğrenciler katıldı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşının okunmasıyla başlayan tören; ÇOMÜ Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesi Senfoni Orkestrası’nın müzik dinletisinin ardından ÇOMÜ ve TRAKYAKAF 2025’in tanıtım filmlerinin izlenmesi ile devam etti.
ÇOMÜ Rektörü Prof. Dr. R. Cüneyt Erenoğlu açılış konuşmasında, TRAKYAKAF 2025’in öğrencilerimizin ve mezunlarımızın sektörden temsilciler ile buluşması için çok önemli bir fuar olduğunun altını çizerek şunları söyledi:
Türkiye’nin Geleceğini Şekillendirecek Büyük Bir Buluşmaya Tanıklık Ediyoruz
Bugün burada, gençlerimizin kariyer planlamalarına yön vermek, onları iş dünyasıyla buluşturmak ve istihdam olanaklarını artırmak için bir araya gelmiş bulunuyoruz. Kariyer planlaması, bireyin sadece mesleki bir yol haritası çizmesi değil, aynı zamanda kendi potansiyelini keşfetmesi ve ülkesine, insanlığa katkı sağlayacak bir misyona sahip olması anlamına gelir. Bugün burada, yalnızca iş arayan gençler ile işverenleri bir araya getirmiyoruz; aynı zamanda Türkiye’nin geleceğini şekillendirecek büyük bir buluşmaya tanıklık etmekteyiz.
Uygulamalı Eğitim Modelleriyle, Öğrencilerimizi Sektöre Hazırlıyoruz
İçinde bulunduğumuz çağda; bilginin hızla üretildiği, teknolojik dönüşümün toplumsal yapıları yeniden şekillendirdiği ve iş gücü piyasalarının sürekli evrildiği bir süreçten geçmektedir. Yapay zekâ, büyük veri, dijital dönüşüm ve otomasyon gibi yenilikler, mesleklerin doğasını değiştirirken, iş dünyasında başarılı olmanın en önemli unsurlarını da belirlemektedir. Artık yalnızca diploma sahibi olmak değil, sürekli öğrenmeye açık olmak, yenilikçi düşünebilmek, analitik becerilere sahip olmak ve etik değerleri güçlü bir şekilde benimsemek bireyleri öne çıkaran temel unsurlar haline gelmiştir. Bu noktada, devletimizin ulusal ve bölgesel hedefleri doğrultusunda üniversitelerin rolü her zamankinden daha kritik hale gelmiştir. Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi olarak, öğrencilerimizin yalnızca akademik bilgiyle donanmasını değil, aynı zamanda uygulamalı eğitim modelleriyle sektörel deneyim kazanmalarını, girişimcilik ekosistemine dahil olmalarını ve yenilikçi projeler geliştirmelerini teşvik etmekteyiz. Çünkü biliyoruz ki, çağın gerekliliklerine uygun nitelikli insan kaynağı yetiştirmek, yalnızca bireylerin değil, toplumların refahını artıran en önemli unsurdur. Bugün burada bulunan kamu kurumları, özel sektör temsilcileri ve sivil toplum kuruluşları, sadece birer işveren değil, aynı zamanda geleceğin yeteneklerini keşfetmek, onları yönlendirmek ve onlara yatırım yapmak isteyen kıymetli paydaşlarımızdır. Bu fuar vesilesiyle öğrencilerimizin, sektördeki profesyonellerle doğrudan temas kurarak kariyerlerini inşa etmelerine katkı sağlayacak olmaktan büyük bir memnuniyet duyuyoruz.
Bu Fuara Katılmak, Milletimizin Geçmişinden İlham Alarak Geleceğe Yön Vermek Demektir
Kıymetli katılımcılar, Çanakkale, tarihin en büyük mücadelelerinden birine sahne olmuş ve “Çanakkale Geçilmez” ruhuyla direnişin, fedakârlığın ve zaferin sembolü haline gelmiş kutsal bir toprak parçasıdır. Bugün burada bulunmak, sadece bir kariyer fuarına katılmak değil, aynı zamanda milletimizin geçmişinden ilham alarak geleceğe yön vermek anlamına da gelmektedir. Unutmayalım ki, başarıya ulaşmanın yolu, kararlılıkla ve azimle çalışmaktan geçer. Her bir gencimizin kendi alanında en iyi olmak için mücadele etmesi, hem bireysel hem de toplumsal kalkınmamız için büyük önem arz etmektedir.
Rektör Erenoğlu, konuşmasının sonunda, başta Trakya Kariyer Fuarı’nın düzenlenmesine öncülük eden Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisi’ne, Çanakkale Valisi Ömer Toraman’a ve emeği geçen herkese teşekkür etti.
Protokol konuşmaları sırasıyla; Çanakkale İYİ Parti Milletvekili Rıdvan Uz, CHP Milletvekili İsmet Güneşhan, Çanakkale Belediye Başkanı Muharrem Erkek, Çanakkale Valisi Doç. Dr. Ömer Toraman ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Lütfihak Alpkan tarafından gerçekleştirildi.
Çanakkale İYİ Parti Milletvekili Rıdvan Uz, “Böyle bir organizasyonda gençlerimizi bir araya getiren başta ÇOMÜ Rektörlüğüne, Çanakkale Valiliğine ve tüm emeği geçenlere teşekkür ederek, “Bu vatanı bizlere emanet eden tüm şehitlerin önünde saygıyla eğiliyorum” dedi ve TRAKYAKAF 2025’in öğrenciler, mezunlar ve bölge için önemine değindi.
CHP Milletvekili İsmet Güneşhan, fuarın düzenlenmesinde emeği geçen herkese çok teşekkür ederek, “Gençlerimiz salonu doldurmuş. Bunu görmek beni çok mutlu etti ve geleceğe umutla bakmamı sağladı. Gençlerimizin geleceğe yönelik kariyer planlamasında fuar büyük katkı sağlayacak. Gençlerimiz geleceğimizin teminatı” dedi.
“TRAKYAKAF 2025 eminim ki özellikle gençlerimizin geleceğe sağlam adımlarla yürümesine önemli bir katkı sağlayacak. Ayrıca bölgemizin kalkınmasına, istihdamına da ciddi katkılar sağlayacağına yürekten inanıyorum” diyen Çanakkale Belediye Başkanı Muharrem Erkek, Çanakkale’nin tarihi, kültürel değerleriyle ve müstesna coğrafyası ile çok özel bir yer olduğunun altını çizerek “Çanakkale bir üniversite, bir öğrenci kenti. Aynı zamanda sanayi ve teknoloji potansiyeli yüksek bir kent. Onun için Üniversitemiz kentimiz için çok önemli. Bu bağlamda yerel yönetim olarak Üniversitemiz ve iş dünyası ile ilişkileri çok önemsiyoruz” dedi.
Çanakkale Valisi Doç. Dr. Ömer Toraman, “Çanakkale olarak TRAKYAKAF 2025’e ev sahipliği yapmanın gururunu yaşıyoruz. Bizden önce bu fuarı yapmış olan illerimizden de destek alarak bu sene Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Rektörünün ve çalışma arkadaşlarının yoğun gayreti ile bu fuarı sizler için hazırlamış bulunuyoruz. Bütün bu hazırlık ve telaş gençlerimiz için. Her biriniz birbirinizden farklısınız ve her birinizin yetenekleri birbirinden farklı. Gençlerimize inanıyor ve güveniyoruz. Amacımız yetenekleriniz doğrultusunda ülkemizin kamu, özel sektörünü ve sivil toplum alanını iyi tanımanızı sağlamak ve etkileşim içerinde olmanızı sağlamak. Bu sayede kendinize özellikle mezuniyet sonrası bir hayat çizgisi oluşturmanız. Doğru adımlar atabilmeniz ve doğru tercihler yapabilmeniz. Bütün bu çaba ve bu telaş bunun için. Sevgili gençler Türkiye son dönemlerde istikrarlı bir şekilde büyüyen nadir ekonomilerden birine sahip. Bu büyümü nüfus artışı göz önüne alındığında çok daha kıymetli. Öte yandan bu büyüyen ekonomi sayesinde işsizlik oranı düşüyor. Bu da çok önemli veri. Bunu sağlayan en önemli faktör de Türkiye’nin dinamik özel sektörü. Bu fuar, işte bu istihdam alanında gençler ile özel sektörü bir araya getiren bir vesile olduğunu düşünüyoruz. Bu fuarın organizasyonunda Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisimizin çok önemli desteği ve emeği var. Yurt satında bu fuarları organize ediyorlar. Kendilerine teşekkür ediyoruz. TRAKYAKAF 2025’te emeği geçen her kese teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Lütfihak Alpkan ise “Bu kariyer fuarları Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisimizin organize ettiği çok önemli bir etkinlik ve geleneksel hale geldi. Bu bağlamda gençlerimizin bu etkinliğe ilgi göstermesi ve özellikle işverenlerle buluşmaları çok önemli bir fırsat. Özellikle bu organizasyona destek veren işverenlere de çok teşekkür ediyorum. Ben bu vesileyle Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ve İŞKUR olarak gençlerimize verdiğimiz hizmetlerden de bahsetmek istiyorum. Özellikle gençlerimizi İŞKUR Gençlik Portalına davet ediyorum. Hakikaten bu sene Cumhurbaşkanımızın vizyonu ve İŞKUR’un organizasyonunda İŞKUR Gençlik Programı üniversitelerde bir uygulamalı eğitim programı vesilesiyle bu dönem 100 bin önümüzdeki dönem 200 bin ve 5 yılın toplamında 1 Milyon öğrenciyi iş hayatına hazırlamak konusunda büyük bir fırsat sunuyor. Bu bağlamda hem üniversite hayatında staj, İŞKUR Gençlik Programı ve diğer programlar vesilesiyle mezun olmadan önce iş hayatına hazırlanmak çok önemli. Aynı zamanda mesleki ve teknik bilgilerimizi hem teorik hem de pratik bilgileri en iyi şekilde öğrenmeye çalışmak çok önemli.” diyerek bunun önemli bir çalışma disiplini gerektirdiğini kaydetti.
Protokol konuşmalarının ardından fuara destek veren ana sponsorlar arasında yer alan Doğanlar Holding Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Davut Doğan, Golteks Petrol ve Kimya Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Kaplan, Kale Grubu’ndan Genel Müdür Süleyman Soysal, İÇDAŞ Çelik Enerji Tersane ve Ulaşım Sanayi adına Zeynep Aslan ve Çanakkale Bahçeşehir Koleji adına Emine Yıldız’a plaket takdim edildi. Ayrıca fuara katkı sunan kurum ve kuruluşların temsilcilerine plaket takdimi gerçekleştirildi. Açılış kurdelesinin kesilmesinin ardından Rektör Erenoğlu ve protokol üyeleri stantları gezdi.
-
Genel6 ay önce
İŞKUR Gençlik Programı Kura Sonuçları ve Başvuru Şartları
-
Kariyer7 ay önce
İŞKUR Gençlik Programı Başvuru Tarihi Açıklandı
-
Kariyer6 ay önce
ÇOMÜ’de 1406 Öğrenci İŞKUR Programından Faydalanacak!
-
Üniversiteler7 ay önce
ÇOMÜ’nün 17 Programı Daha Mezuniyet Belgelerinde “Türkiye Yeterlilikler Çerçevesi” Logosu Kullanacak
Hatice İşmen
14 Şubat 2012 at 00:33
ee almayın mazlumların ahını çıkar broşür broşür..
bilge gümüşçay
14 Şubat 2012 at 00:51
bu kadar da olamaz artık. yaptıkları çok haklı, hukuklu bişeymiş gibi bi de yayınlamışlar…işçilerle dalga geçer gibi bi de işte bildirge demişler…bu kadar da vicdansızlık, yüzü kızarmadan haklıymış gibi davranmaya da pes artık…napsın işten çıkarılanlar…bizi beğenmediniz,hiçbir suçumuz yokken kapının önüne koydunuz eyvallah,Allah razı olsun deyip çekip gideceklermiydi?anlayamıyorum aklım almıyor yani.sonuçta ekmelerini,geçimini sağladıkları,çocuklarına,yuvasına bakmakla yükümlü insanları hiçbir gerekçe göstermeden çıkaracaksın,kimse hakkını aramayacak,dönüp gidecek mi?bu hangi ülkede hangi dünyada var.durup düşünmek yerine bir de aha işte işçiler kapı kapı dolaşıp halktan destek bekliyor demekde artık bilemiyorum yani ne desem bu sözü bitirmrk için.sizce uygun olanı okurken ilave ediverin lütfen…lütfen elinizi vicdanınıza koyun ve işçi diye küçüsediğiniz kişilerinde en az sizin kadar insan olduğunu unutmayın…benim elime de bu broşür ulaştı.az bile yazmışlar,az bile yapıyorlar…
nihal akarçay
14 Şubat 2012 at 01:36
haklı hakkını arar, tabiki rektörün mail adresini verecekler,şirketin eline listeyi veren kim,işçilerin siyasi görüşlerini,özel hayatını araştıran ve işine gelmeyeni bu kış gününde işsiz bırakan rektörlük çünkü,şirketin işçilerin hiçbir vasfını bile bilmediği halde şirketin mailini verecek değiller heralde…
Ekrem Tayfan
14 Şubat 2012 at 06:20
Yaşananların tek sorumlusu Sosyal-İş denen sendikadır. Siyaset yapmakla sendikacılığı karıştırdılar. Laçiner’i farklı görüp çalıştırmamaya çalıştılar. Çalışma Bakanlığı’na Üniversiteyi “bunlar temizlikçi gösterip sekreter çalıştırıyorlar” dediler. Bakanlık da 270 temizlikçi görünen adamın yasal olmadığını söyleyince kim suç işlemeye devam eder. Temizlikçi sayısı düştü 130’a. Ne yapacaktı Rektörlkük, Sendikanın keyfine göre suç işlemeye devam mı edecekti. Kimse boşuna ağlamasın. Sosyal-İş Sendikası daha pek çok kişinin canını yakmaya devam edecek. Çünkü siyasi parti gibi hareket ediyorlar, üyelerinin haklarını korumaktan çok Rektöre zarar vermeye çalışıyorlar
Talat
14 Şubat 2012 at 06:24
Evlere dağtılan bildirgeye Rektörün adresini ve e-postasını yazmışlar. Sanki Nazi bildisiri gibi. Ayrıca bildiriyi hazırlayan da işçiler değil. Son derece profesyonel, propagandayı iyi bilen kişi ya da kişiler kaleme almış, belli. Bu işçi hakları mücadelesi değil. Sendika görünümünde siyaset yapılıyor. İşçiyi düşünen yok. Onları önce mağdur ettiler, şimdi başka mağdurlar oluşturacaklar. Üniversite düzgün çalışan insanlarla neden uğraşsın. Neden 270 işçiden sadece 14’ü dava açtı? İşe başlayan 300’e yakın işçinin hepsi aynı partiden, aynı görüşten mi? Sedat Yaylacı bile itiraf etti, işden ayrılan işçiler arasında her partiden insan var dedi. Demek ki Üniversite ideolojik davranmıyor. Ama birileri işçi üzerindne ideolojik davranıyor.
mert
14 Şubat 2012 at 12:05
İşçi sınıfını ve onun örgütünü nasıl küçümsediğinizi anlayamadım. Türkiye’nin en köklü sivil toplum örgütüdür sendikalar.
Sanane
11 Mart 2012 at 23:19
Talat efendiye…;İdeolojik davrananlar geldikleri günden itibaren çalışan işçilerin tamamını çıkaracağını söyleyen,”hergün iş için yüzlerce telefon geliyor bana” diyen rektörden başkası değil.Sizler şu an düdüğü çalanlarsınız diye insanların ekmeğiyle oynamanızı gerektiren hiç bir hak talebiniz olamaz.Bundan önceki yönetimlerin aldığı işçilerin siyasi bakış açılarını söyleyen Sedat Yaylacı’nın dikkat çekmek istediği de Sosyal İş sendikasına üye olanların her görüşden çalışan olduğudur.Sırf o sendikaya üye oldu diye çıkarılmalarıda kimin siyaset yaptığının göstergesidir.Sizlerin insanlıkla uzaktan yakından alakanız yok.İnsaf ve merhametin ne olduğunu bilmiyorsunuz.Bizden olmayan aç kalsın mantığınız da insanları dininden de soğutuyor.Çünkü din sizin arkasına sığındığınız en önemli Ticarethaneniz.Namazı bile birileri görsün diye kılanlar,secdeye vardığınızda aklınızdan geçenin “Allah” olduğu yada gerçekten ibadet etmek için yaptığınızdan da şüpheleniyor insan.Bu güne kadar yalakalık yaparak geçirilen günlerin intikamı alınıyor.Madem adamdınız da önceki rektörler zamanında neden başınız dik dolaşmadınız,onlara tepkiler vermediniz,yaptıkları yanlışlarda;sizler o günleri kişiliklerinizden ödün vererek geçirenlerdensiniz.Bizler onlarada başımızı dik tuttuk,sizler gibi düşünenlerede dik tutacağız.Yapılan yanlışlara doğru demek bizlere uygun bir davranış biçimi değil.Atılan işçilere kılıf bulmak için çok uğraşmayın.Onun hukuksal karşılığı vardır.Günü geldiğinde işe iade davasının sonucunda neler olacağını hep beraber göreceğiz.Hazımsızlığınızı orada da belli edersiniz ya neyse!Adım mı,biraz düşünürsen bulursun………
Nermin
12 Mart 2012 at 04:10
Sanane rümuzuyla yazan kişi, geçmiş dönemde ne yapıldıysa onu yazmışsın. Geçmiş dönemde bu Üniversiteye güvenlik görevlisi alınırken dahi soyuna sopuna bakıldı. Temizlikçi alınırken bile kriter belliydi. Bunu dünya alem biliyor. Bugün tepinenler o gün bayram ediyordu. Bugün birileri tepiniyor, çünkü insanlardan sadece çalışmaları bekleniyor. Sırt üstü yatıp para alma dönemi bitti. Birilerinin zoruna o gidiyor. Yoksa ideolojik davranıp işçiler işten atılsaydı bugün en az 350 işçi kapı dışarıydı. Oysa işine dönmek için başvuran işçi sayısı sadece 13. Bugün 500’den fazla insan ÇOMÜ’de işçi olarak çalışıyor ve bunların % 10’unu bile Laçiner atamamıştır. Bu insanlar işlerinde çalışmaya devam edecekler. Çünkü Hak geldi, Batıl yok oldu. Artık siyasi kayırmacılık da yok, haksız yere, emeksiz yere Üniversite kaynaklarını gaspetmek de
merve
14 Şubat 2012 at 13:38
hayvanın bile elinden ekmeğini alınca saldırır.bu kişiler hayvandandamı aşağı ki hakkını aramasın.bi sendika rektörlük çekişmesi sürüp gidiyor. bu insanlar işlerimizi istiyoruz,çalışmak istiyoruz diyor birileri yok sendika yok rektör derdinde.bu kişiler işten atılacak kadar,hedef gösterilecek kadar ne yapmış acaba? sendikaya üye olmuş.sendika çomü işçisi olsun diye çalışma bakanlığına bildirmiş.kıyamet koptu sanki. vay efendim şikayet edildik,vay efendim çomü işçisi olamazlar,vay efendim sendika rektörle uğraşıyor.işçi yada sendika neden rektörle uğraşsın ki.işin özü bu yapılanlara kılıf aranıyordu bulundu.işçiler de bu şekilde davranarak yol gösterdi.hiç kimse ağlanmasın diyen arkadaşım sen hiç işsiz kaldın mı?yahu işten çıkarılan kişilerden biri mesai arkadaşındı belki.vicdansızlık bu ya,zalimlik bu başka bişey değil.bu ne büyük nefrettir anlamadım.sanki terör örgütü elebaşından bahsediyosun.sanki bu işçiler terör örgüt üyesi.yapmayın ya biraz mantıklı olun…
İsmet
14 Şubat 2012 at 14:39
Ekrem kardeşim sen bakanlığın tespit tutanağını okudunmu kardeşim.Okumamışsın besbelli bari ahkam kesme.Söylediklerinin en küçük bir alakası yok olaylarla ilgili.Ayrıca evet arkadaşlarımız işten çıkarıldığında şirket yetkilisiyle görüşmüşler ve şirket yetkiliside sorumlu rektörlük demiştir.Ne yapacaklardı insanlar iyiki bizi işten atıınızmı diyecekelerdi..Sendikayı üniversiteye sokmak için azami gayret sarfeden İsmail ŞAHİN şimdilerde neden ortalarda görünmüyor buda ayrı bir muallak tabi..Ayrıca işten atılan arkadaşlar onur mücadelesi veriyorlar neyin onurumu ? hani şu şirket elemanları işten uzaklaştırıldıktan hemen sonra bazı şirket elemanları masa başına getirildiya allahaşkına onların hala devam eden mahkemeleri varmıymış yokmuymuş..Varsa neden yargılanıyorlarmış bi baksınlar lütfen..Birde işten atılan arkadaşların durumuna bir bakılsın..İşte o zaman nasıl bu kadar mantık dışı hareket edilmiş kendileride şaşıracaklardır..
Talat a
14 Şubat 2012 at 14:49
Talat kardeşim sen içindeki nazi yi öyle iyi eğitmişsin ve ona inanmışsınki hatta hatta herkesi kendin gibi nazi zanneder hale gelmişsin.Birkere o bildiriyi bizler hazırladık..Şaşırmışsındır şimdi neden çünkü biz taşeron elemanıyızya yazıda yazamayız.Derdimizide anlatamayız aciziz o kadar..Doğru çalışanı neden işten çıkarsın demişsin bak vijdan muhasebesinden yoksun kardeşim git araştır o işten çıkarılan adamların hakkında işten çıkarılmalarını gerektirecek en ufak bir belge varmıymış.Hatta İsmet arkadaşında dediği gibi asıl kimlerin atılması gerekiyormuş araştırsınlar (yüz kızartıcı suç)..Ayrıca diyorsunki neden 14 kişi dava açmış neden olduğunu hemen söyleyeyim bu adamlar işten atılmalarını hazmedememişler.Dİğerlerimi ? onlar işte o yazıyı dahi yazamayanlar oluyorlar talat..
hande
14 Şubat 2012 at 22:24
bu arkadaşlara ne gibi bi öneriniz olabilirdi acaba?söyleyin de öyle davransınlar bari.Sayın Ekrem ve Sayın Talat Bey bu konuyu sayısal rakkamlara kadar biliyorsunuz.keşke mail adresinizi verseydiniz de işçilerde broşüre sizin mailinizi yazsaydı,zira Rektörün mail adresi verilmesi sizi de bu kadar rahatsız etmezdi.Ayrıca bu konuyu bu kadar istatistiksel olarak bildiğinize göre siz bilgilendirseydiniz halkı.Ya da ÇOMÜ Rektörlüğünden kimin mail adresi verilebilirdi yetkili olarak sizce?31 Aralık 2011 de tüm çıkarılan işçiler geri alınacak,herkes işine geri dönecek sözünü de,çıkarılan işçilerin yerine alınan kişileri de izah ediverseydiniz…Sendika işçilere zarar verdi,Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına şikayet edildi,Sedat Yaylacı şöyle dedi böyle yaptı.Sendika ve Sedat Yaylacıyla uğraşmak işçileri işsiz bırakmak demekmi?Başka bi şekli yok mu bu restleşmenin?Çocuğa anlatın güler bunlara. İşçilerin her yaptıkları suç,her yaptıkları hata,her yaptıkları ve söyledikleri kabahat.Madem bu kadar küçümsüyorsunuz bu işçileri ne diye uğraşıyorsunuz diye sorulmaz mı?Madem bunlar bu kadar çalışmayan,şikayet edilen,zarar veren insanlardı da bu güne kadar neden çalıştırıldılar denmez mi?Madem bu insanlar bu kadar suçlu bi uyarı,kınama yada herhangi bi ceza gerektiren suçları mı var diye sorulmaz mı?Kimse boşuna ağlamasın diyen arkadaşım işçiler hakkını arıyor,haklarını almaya çalışıyor…Haksızlığın karşısında eğilmeyiniz demiş Hz. Ali bildin mi bu sözü????
Ahmet
14 Şubat 2012 at 22:44
Madem o bildiriyi işini kaybedenler yazdı, o zaman neden bildirinin altında adları yoktu? Çünkü 36 kişi falan yok o bildirinin altında. 1 kişi var mı, o bile şüpheli. Bir kere işini kaybetti denen kişilerin bir kısmı yeni iş buldular, bazı kişiler Üniversite’deki işinden gönüllü olarak ayrıldı. Bir kısmına ise 1 Martı beklemeleri, sayının büyük ihalede artacağı söylendi. Sendika ise işçileri kullanarak Çanakkale’de kendisinden kaçışı durdurmaya çalışıyor. Çünkü herkes Sosyal-İş’i bırakıyor. Sendikacılar noterde insanların önünü kesip engellemeye bile çalıştılar biliyor musunuz?
nilay
14 Şubat 2012 at 22:46
Aslında suçlu ne Çomü Rektörlüğü,ne sendika,ne de işçiler.Asıl suçlular sendika siyaset yapıyo,Rektör ideolojik davranmıyor,Laçiner’i farklı göstermeye çalışılıyor diyen ve kutuplaşmaya sebep olan kişilerdir.Ve maalesef istediklerine de ulaşmışlardır.Gönlünüz rahat mı acaba?Ve maalesef bu söylenilenler ve söyleyenler prim yapmak da işçilerin asıl yapmak istedikleri başka şekilde lanse edilmek de ve bunların yaşanmasına sebep olmaktadır.
alex
15 Şubat 2012 at 11:13
elalemin karısına cinsel istimarda bulunan şahıs mahkemesi devam ediyor ama malesef kravat taktırıp depom sorumlusu yapıyorlar hiçbir günahı olmayan işçilede kış günü işten atılıyor
alex
15 Şubat 2012 at 11:28
sayın nrektör mustafa yollu ve ismet kayayyı dinleme artık onlar sana zarar veriyor
Mehmet
15 Şubat 2012 at 12:45
Sendika işçileri eylem yaparak, mahkemeye giderek memur, Üniversite işçisi olacaklarına inandırmaya çalışıyor. Oysa böyle bi şi mümkün değil. Örneği yok. 14 işçi mahkemeyi kazansalar bile üniversiteye karşı değil, şirkete karşı dava kazanmış olacaklar. Üniversite en fazla birkaç bin liralık tazminatı o da belki ödeyecek. Yasalar müsade etmez çünkü devlet memuru ve işçisi olmaya. Sendika yöneticileri artık dürüst davranmalı ve insanları yanlış yönlendirmemeli. Rektörlükle kavga ederek işçilere yarar değil, zarar veriyorsunuz. Yetmedi mi çektikleri adamların
Mehmet2
15 Şubat 2012 at 12:46
Haberiniz var mı, Üniversite 270 işçinin maaşlarını arttırmış
ismailAdınız...
15 Şubat 2012 at 20:05
ismet ben İsmail ŞAHİN bak buradayım eğer cesaretliysen önce kendi ismin ile yaz herkeste benim cep numaram var isteyen ulaşabilir.Söyle sendikana varsa bir problemleri gelsinle istedikjleri yerde istedikleri zaman herkezin önünde gerçekleri paylaşmaya hazırım sende yanlarında ol ki sendikanın insanları nasıl uçuruma sürüklediyini gör
İsmet
16 Şubat 2012 at 00:12
ismail kardeşim çelişkiler içindesin öncelikle.Sana ulaşmak olsaydı derdimiz ulaşır iki kelam lafımızı elbette esirgemezdik.Lakin senin kurduğun ve örgütlediğin bir sendikanın mağdur işçileridir söz konusu olan..Hatta 2.bir sendikayı daha üniversiteye sokup çift başlı kutuplaşmış bir sendikacılığın önünü açmış olmadınmı ? Gerçekler gün gibi ortadadır ismail bey..Mağdur olan işçiler var..Bu mağduriyette sizinde bir payınız olduğunu düşünüyorum naçizane..Bu nedenle sordum nerede acaba şu sıralar ? örgütlediği işçileriyle ilgileniyormu anlamında sordum ? Hem sen değilmisin arkadaşlarına istediğiniz gibi davranabilirsiniz diyen.1 ay içinde dava açılamaz ise hukuken işe dönüş hakkınızı kaybedeceksiniz diyen..Şimdi ise uçurumdan bahsediyorunuz.. Anlamış değilim..
İSmet
16 Şubat 2012 at 00:19
mert kardeşiminde söylediği gibi sendikacılık ve sendikalar köklü kurumlardır.işçilerin tek dayanak noktalarıdırlar.iyi yada kötü.sarı yada siyah.tes-kop yada dissk yada sosyal sendika.Önemli olan varlıklarıdır bir anlamda..Bu bağlamda sendikal örgütlenmede emeği geçen herkese işçi kardeşlerim adına sonsuz saygı ve selamlar.
Ahmet
12 Mart 2012 at 04:13
Sendikacılık haktır. Ancak sendika dediğin de kış günü üyelerinin sokakta kalmasına neden olmaz. Sendika dediği çalıştığı kurumu bakanlıklara gammazlayarak Üniversite yöneticilerinin ağır tazminatlar ödemesi için uğraşmaz. Sendika dediğin ulusal politikaları için birkaç garibanın işsiz kalmasını göze almaz. Sendika dediğin Rektörlükle anlaşıp, ardından dava açmaz. Mert olur, sözünün eri olur. Sendika dediğin Mart ihalesini beklemeyip sokaklarda siyaset yaparak işçilerin işine geri dönmesini engelleyecek aşırılıklara kaçmaz. Sendika dediğin işçisini korur, siyaset gözlüğüyle sağa sola saldırmaz. Sözüm kime, onlar anlamıştır herhalde
hak hakedenindir
16 Şubat 2012 at 02:09
Yalan söyleyeninizi Cenab-ı Allahım çarpsın…
Süleyman HHakki
12 Mart 2012 at 04:15
Sevgili kakedenindir. Bakıyorum da ağzından din, iman eksik olmuyor. Ne oldu, aşka mı geldin? Suret-i Hak’tan görünerek akılları bulandırmak mı niyetin? Senin ne olduğunu dünya alem Rektörlük seçimlerinde gördü. Ense tıraşını bilmeyen yok
hak hakedenindir
12 Mart 2012 at 12:37
Süleyman HHakki(kakedilen) sen çok alışmışsın herhalde kakedilmeye. Bu arada hiç olmazsa ben söyleyeceklerimi ağzımdan ve gönlümden doğru şeyleri söylüyorum. Sizler gibi ters noktadaki başka yerimden yalan yanlış şeyleri değil. Bilmem anladın mı kakedilen? Seçim sırasında gördüğün ense de menfaat için yaltaklanırken son anda sahte alkışlarla takıldığın arkadaşının ensesidir mutlaka. Ne de olsa sen ve arkadaşların alışıksınız el ense … parmak işlerine. Adam gibi söyleyeceğin gerçekten somut, doğru şeyler varsa söylersin ve burada enikleşmezsin. Yok ense traşıymış da bilmem ne. Ben senin ve arkadaşların gibi seçim sırasında akbaba gibi dolaşmadım hiçbir adayın peşinde. Zaten Allahıma bin şükür ihtiyacım da yok senin gibi. İşte bir farkımız da bu…
Süleyman
12 Mart 2012 at 22:30
Sevgili kakedilen, senin yağcilik yapmak istediğin kisi seçilenden, yeni seçilenden yagciliktan zerre hoşlanmıyor , iste senin de sorunun bu. Kakedilmeye devam
pardon ne diyorsun
09 Nisan 2012 at 16:55
yazdığından bir şey anladıysam süleyman olayım.
buket
12 Mart 2012 at 11:48
yok efendim haksız yere işten atılmışlar …ben atılanlardan tanıyorum bi kaçını açıkçası iş yaptıramazdı kimse ,bugüne kadar emeğiyle işini yapan kim işsiz kalmış ki .
çoluğunu çocugunu düşünen insan işine dört elle sarılır çalışır.geçti o devirler çalışmayana ekmek yok…