BİRİM HABERLERİ
Çanakkale Sokakları Tekbirlerle Yankılandı!
Deniz Zaferi’nin 97. Yılı, 18 Mart Stadyumu ve Şehitler Abidesinde yapılan törenler anılırken her yıl geleneksel olarak düzenlenen Fener Alayı ile akşam da devam etti.
Çanakkale Belediyesi, Esnaf ve Sanatkarlar Odası ve üniversitemizin koorfdinatörlüğünde gerçekleşen Fener Alayı renkli görüntülere sahne olurken çevre il ve ilçelerden gelen Atatürkçü Düşünce Derneği üyelerinin ve İşçi Parti’sinin gençlik örgütlenmesi bir grup TGB üyesinin hükümet karşıtı sloganlar atması yürüyüşe katılan diğer vatandaşları ve öğrencileri rahatsız ederken, katılımcılar ve Fener Alayı’na katılan diğer topluluklar “Burada şehit var, siyasete yer yok” sloganları ile tepkilerini gösterdi.
ADD Genel Başkanı Tansel Çölaşan’ında katıldığı yürüyüşte “AKP Halka Hesap Verecek”, “Türkiye Laiktir Laik Kalacak”, “Çanakkale Yolları Seriata Kapalı”, “Mustafa Kemal’in Askerleriyiz” sloganları atan ADD ve TGB’liler hemen arkasında üniversitemiz öğrencilerinden oluşan öğrenci topluluklarından Ortak Akıl Topluluğu’nun “Şehidim üzülme, Dindar Gençlik Seninle”, “Dik dur, eğilme, Dindar Gençlik Seninle”, “Asımın Nesli Görev Başında” sloganlarını atması yürüyüşe katılan ve fener alayını izleyenlere ilginç anlar yaşattı.
Çanakkale Sokakları Tekbirlerle Yankılandı!
Karşılıklı atışma şeklinde devam eden yürüyüş de grupların sağduyulu davranması herhangi bir olayın çıkmamasını sağladı. Yürüyüşün en dikkat çeken anlarından biri de, Ortak Akıl Topluluğu’nun hep bir ağızdan getirdiği tekbirlere Fener Alayı’nı izleyen vatandaşların alkışları ile destek vermesi oldu.
Fener Alayı’na üniversitemiz öğrenci topluluklarından Teknolojik Nesil Topluluğu, Atatürkçü Düşünce Topluluğu, Havacılık Topluluğu, Genç Girişimciler Topluluğu’nun yanısıra çok sayıda vatandaş da katıldı.
Fener Alayı, kordon boyunda düzenlenen havai fişek gösterisi ile son buldu.
www.comuhaber.com
3 adet fotoğraf canakkalehaber.com’dan iktibas edilmiştir.
Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.
ERTUĞRUL OSMAN
19 Mart 2012 at 14:17
önce benim soruma cevab verin Çanakkale şehitleri anma törenlerine parti aracıyla gelmek nedir? Neden daha önce Çanakkale şehitlerine ve onların istirahatgahlarına sahip çıkılmadı. Öyle buraya gelip şov yapan ince ve zihniyeti neden daha önce şehitliklerle çanakkaleyle ilgilenmiyırlardı.Yarımadada ecdadın mücaledesini verdiği mekanları çöplüğe ve uygunsuz mekanlara dnüştürende malum zihniyettir.Şimdi gezin bakalım yarımadada düzen göreceksiniz sahip çıkma göreceksiniz.Güneşi gözünü kapayanlar görmek istemez kendilerine karanlık gelir ama güneş yerindedir. Bu necip millet mücadeleyei inancıyla mukaddesatıyla verdi İmanla verdi bu kavramlara karşı olanlar lütfen gölge etmeyin şov yapmaya çanakkaleye gelmeyin
oldkgok
19 Mart 2013 at 08:49
aynen çok haklısın abidelere girmek için davetiye verdiler ama verdiği kişilerin hepsi kapalıydı ve çanakkale halkını oraya girmesine izin vermediler
Mehmed Akif
19 Mart 2012 at 18:30
Sevgili Kardeşlerim dün gece “Asımın Nesli Görev Başında” sloganları atmışlar.
Mehmet Akif “Asım ın nesli” derken Kafasında Tasarladığı Yeni gelecek nesilin Dindar bir nesil olması fikriyle söylenmiş ütopik hayal ürünü bir isimdir “asım”
Mehmet akif Oğlu Emin i kendi istediği şekilde yetiştirmeye çalıştı. Cumhuriyet rejimiyle ters düştüğü zaman Mısıra gittiğinde yanında oğlu Emin İ de götürdü. Emin e mısırda bizzat kendi dini eğitim verdi.
Mehmet Akif’in büyük oğlu Emin Ersoy hakkında, Reşat Ekrem Koçu’nun yayımladığı, ancak tamamlanamadan kalan İstanbul Ansiklopedisi( C.10, s.5220, İstanbul 1971)’nin ilgili maddesinde ve Emin Ersoy’un 1948 yılında Millet Mecmuasına verdiği, babasıyla Ulusal savaşımda Ankara’da geçirdiği günleri ve çocukluğunu anlattığı mülakatından bazı bilgiler ediniyoruz. Emin Ersoy’un askerlik yaparken Mehmet Akif’in oğlu olduğunu sakladığı söylenmektedir. Askerlikten sonra iş bulamamış, Esrar’a ve Alkole başlamış, İstanbul’da sabahçı kahvelerinde ve hamamlarında yatmıştır. Yalın ayak dolaşarak şarap, ispirto ve esrar parası için hamallık yapmıştır. 1939 yılında İstanbul polisi tarafından esrarkeşlik nedeniyle yakalanmıştır. Bir süre akıl hastanesinde, bir başka suçtan da cezaevinde yatmıştır. Kendisini bulan bir baba dostu tarafından Bursa’da Atatürk Çiftliği harasına kahya olarak yerleştirilmiş, evlenmiş ve düzgün bir yaşam sürdürmeye başlamıştır. Fakat bir süre sonra 1963-64 yılları arasında işten çıkartılmış, İstanbul’a döner dönmez yeniden esrarkeşliğe başlamıştır. 1966 yılında eşi ölünce kimsesiz kalmıştır. Gizli intiharı düşündürür biçimde daha fazla içki ve esrar içmeye yönelmiştir. 1966 yılı sonlarında birkaç ay akıl hastanesinde kaldıktan sonra Kasım-1966 ayında oradan çıkmış İstanbul Tophane’de terk edilmiş bir kamyonetin karoserinde yatmaya başlamıştır. 24 Ocak 1967 günü bu kamyonun karoserinin altında, yerde ölü bulunmuştur.
ERTUĞRUL OSMAN
19 Mart 2012 at 21:26
MEHMET AKİF rumuzlu arkadaş bu yazdıklarının belgesi varmı ispatla
Mehmed Akif
19 Mart 2012 at 22:13
Sayın Ertuğrul osman okuduklarınızı anlamadığınız belli.
eğer yazımı tekrar okursanız belgelerinin de yazılı olduğunu görürsünüz.
yine okuyamıyorsanız gözlerinizde yada beyninizde bir sorun vardır !!!
ERTUĞRUL OSMAN
19 Mart 2012 at 22:46
AYNAYA BAKIYORSUN MEHMET AKİF BEY KENDİNİZE EMPOZE EDİLEN ŞEYLERİ ANLATMAKTAN BAŞKA BİR ŞEY BİLMİYORSUNUZ YAZIK HAKARET ETMEYE HAKKINIZ YOK BIRAKIN BU MARTAVALLARI
Gerçek İslam
19 Mart 2012 at 22:57
Malesef “Terzi söküğünü dikemez” diye bir ata sözümüz var. Rahmetli Mekanı cennet olsun Mehmet Akif inde Malesef oğlu çok kötü bir hayat sürmüştür. babasının İdeallerinin tam zıttı şekilde yaşamıştır.
Mekanı Cennet Mehmet Akif Edebiyatımıza İnanç Dünyamıza Çok geniş bir boyut getirmiştir. fakat malesef Cumhuriyet ilan olduktan sonra Rejim ile çelişkiye düşmüş ve İslamı daha iyi yaşayabileceğini düşündüğü Mısır a gitmiştir fakat bir müddet sonra Mısırdaki İslam Anlayışını da yanlış bulmuş Kurulan Türkiye Cumhuriyeti Devletinde İnançlarını Daha iyi yaşayabileceğini görmüş ve Yeniden Vatanına geri dönmüştür.
Mehmet Akif’in İsmet Hanım’la evliliğinden Cemile, Feride, Suad, Emin ve Tahir isimli beş çocuğu vardır.
Kızları : Babası Mehmet Akif’in emekli maaşıyla geçinen küçük kızı Suat Ersoy da 1991 yılında üzücü olaylarla karşılaştı. Kızları Ferda ve Selma Argon’la birlikte Beyoğlu’nda yaşayan Suat Hanım evden atılmak istendi. Bu üzücü olayın gazetelerde yer alması üzerine dönemin Başbakanı Turgut Özal, Suat Hanım’a Halkalı’da bir daire tahsis etti. Ancak ekonomik sıkıntılar ailenin yakasını bir türlü bırakmadı. Evini satmak zorunda kalan Suat Ersoy Hanım, Kadıköy’de Vakıflara ait döküntü ahşap bir eve taşındı. Suat Ersoy hanım bu evde zor günler yaşadıktan sonra yaşama veda etti.
Küçük oğlu : Mehmet Akif’in küçük oğlu Tahir Ersoy ise tercüman olarak çalıştıktan sonra emekli oldu. 2000 yılında da karaciğer ve kalp yetmezliğinden vefat etti. Emekli maaşı yeterli olmadığı için Ankara’da SSK’ya bağlı bir hastanede tedavi edilen Ersoy, daha sonra İstanbul’a getirilerek, Esma Hatun Hastanesi’ne yatırıldı. Ancak hastalık iyice ilerlemiş olduğundan tedavi sonuç vermedi ve Tahir Ersoy hayata gözlerini kapadı. Tahir Ersoy’un cenaze törenine ise ne yazık ki çok az insan katıldı.
büyük oğlu: Malesef Mehmet akif ersoy un büyük oğlu babasıyla birlikte Mısıra giti orada babasından Arapça, ve Kur’an öğrendi. fakat daha sonra İstanbula döndüğünde çok farklı bir hayat yaşadı, Esrar’a ve Alkole başladı zaman zaman bunlardan uzaklaşmaya çalışsada malesef esrar ve alkol bağımlılığından kurtulamadı. 1966 ayında İstanbul Tophane’de perişan bir halde ölü bulundu… Babası Büyük oğlunu bu kötü alışkanlıklardan uzak tutmak için çok uğraştı hatta kendi arkadaşlarına da oğluyla ilgilenmesi için ricada bulunmuştu. fakat başarılı olamadı.
Mehmet Akif konusunda en fazla araştırmalardan birini yapmış olan avukat – yazar Suat Zühtü Özalp, Ersoy’un Atatürk’ü sevdiğini söyledi. Ailenin yakın dostu olan Özalp, “Atatürk’ün karşısında Mehmet Akif” adıyla Ersoy’un Atatürk’e sevgisini anlatan bir kitap yazmaya hazırlandığını belirtti. Ancak Ömrü bu kitabın yazımına yetmedi. Ruhu Şad , mekanı cennet olsun.
Mehmed Akif
19 Mart 2012 at 23:02
Sayın osman orhan yazımda belge olarak “Reşat Ekrem Koçu’nun yayımladığı İstanbul Ansiklopedisi( C.10, s.5220, İstanbul 1971)’nin ilgili maddesinde ve Emin Ersoy’un 1948 yılında Millet Mecmuasına verdiği, babasıyla Ulusal savaşımda Ankara’da geçirdiği günleri ve çocukluğunu anlattığı mülakatını” kaynak olarak verdim. ayrıca bu yazdığım konular belgelidir. Bir çok tarihçi tarafından bilinen açık bilgilerdir. gizli saklı bilgiler değildir bu gerçekleri sizin reddetmeniz gerçekleri değiştirmez. sizin sabit fikirlerinizle geri kalan hayatınızı gerçek bilgilerden uzak bir şekilde yaşayabilirsiziniz. ama bunlar gerçek, reel, sabit bilgilerdir.
tarih dini duygularla öğrenilmez, Tarih belgelerle öğrenilir.
ERTUĞRUL OSMAN
19 Mart 2012 at 23:40
MEHMET AKİF TERECİYE TERE SATMA SENİN ZİHNİYETİN ÜZÜM YEMEK İÇİN DEĞİL BAĞCIYI DÖVMEK İÇİN VARDIR BENLE TARTIŞMAYA GİRME HAKSIZ ÇIKARSIN
Mehmed Akif
20 Mart 2012 at 08:28
Sayın ertuğrul osman…
“Ne cahilsin ki, fikrin kirletiyor islamı, Osmanlıyı sırtından vuran bedevi araplar ancak bu kadar ahmak idi”
ERTUĞRUL OSMAN
20 Mart 2012 at 19:49
MEHMET AKİFE CEVAP :: EĞER DÜŞÜNCELERE TAHAMMÜL EDEMEYİP HAKARET EDİYORSAN ACİZ KALMIŞ OLMALISIN BANA CAHİL DİYEREK KENDİNİ TARİF ETME BEN TARİHÇİYİM SENİN GİBİ TORNADAN ÇIKMADIM . GERÇEKLERİ HAKİKATLERİ SÖYLEMEKTEN KAÇINMAM SENİN GİBİLERE CEVAB VERMEK BİLE ZULDÜR AMA BUNU YAPMAM GEREKİYOR. SENİN GİBİLERE OSMANLIYA ANCAK LAF SÖYLER BİLMEZKİ SADECE BİRİNCİ DÜNYA SAVAŞINDA 1 MİLYON 300 BİN VATAN EVLADI VATAN MUKEDDESAT UĞRUNA CAN VERDİ SENİN GİBİLER RAHAT RAHAT DOLAŞIYORSA BU VATANDA O CAN VEREN ŞÜHADANIN HÜRMETİNE ONLARKİ MUKEDDESAT UĞRUNA CAN VERDİ SENİN GİBİ BÖCEKLER TÜREYİP HAKARET ETSENİZDE GERÇEKLERİ DEĞİŞTİREMEZSİNİZ SÖYLESENE ZORUNA GİDEN NE ÇANAKKALE SOKAKLARINDA TEKBİRLERMİ ZORUNA GİTTİ. SANA TAVSİYE BENİMLE DAHA FAZLA LAF YARIŞINA GİRME . GERÇEKLER ACIDIR SİZİ RAHATSIZ EDİYOR DÜZENİNİZ BOZULDU DEĞİLMİ GENCLİK ÖZÜNE SAHİP ÇIKMAYA BAŞLAYALI AĞZINIZ KÖPÜRDÜ
Barış
20 Mart 2012 at 18:37
Stadyumdaki törenlerde hep bir ağızdan recep tayyip erdoğan diye bağrılması siyaset olmuyor dindar gençlik söylemi siyaset olmuyor hükümet karşıtı söylemler siyaset oluyor sizde haberciyim diye geçiniyorsunuz. Napalım herkes özgürce habercilik yapamıyor sizin de sorumlu olduğunuz yerlere hesap vermeniz gerekiyor olabilir. Anlıyoruz sizi…
Mehmed Akif
20 Mart 2012 at 21:02
Zavallı kardeşim “ERTUĞRUL OSMAN” Beni inançsızlıkla maveniyatsızlıkla itham ediyorsun. öncelikle söyleyeyim ben solcu değilim , chp li de değilim. Emin ol ki sen benim kadar sokaklarda Tekbir getirmemişsindir.
birde tarihçiyim demişsin buna sadece gülerim. Tarihçi olsaydın gerçekleri okurdun öğrenirdin ve söylerdin. yada yanlış olduğunu söylediğin şeyin doğrusunu söyleme cesaretini bulurdun. Belgeleriyle verdiğim Tarihi bilgilerin. aksini iddia ediyorsun, fakat sen kendi bildiğin belgeleli tarihsel gerçekleri açıklayamadın. senden herhangi bir bilgi göremedim. yaptığın sadece benim yazdığım belgeli tarihsel gerçeklere muhalefet etmek oldu.
Türk gençliğinin Milli ve manevi değerlerinin yükselmesi beni üzmez aksine daha da sevindirir. Ben yıllarca bunun için mücadele verdim.
Fakat ben senin gibi hurafeleri İslamdanmış gibi gören ve göstermeye çalışan Müslüman maskesi takmış hurafeci palyaçoların, İslam ile alakası olamayan Fikirleri İslamdanmış gibi Millete enpoze etmesinden korkarım…
Tarih eğitimi almış biri olarak şunu söylemek isterim ki, Tarih dini duygularla yada hurafelerle yazılmaz ve öğrenilmez. Tamamen Belgelerle öğrenilir.
hurafe beyinliler çıkıyorlar, neymiş efendim Osmanlı padişahları içki içmezmiş. Osmanlı Padişahlarındna içki içende olmuştur içmeyeni de olmuştur.
bunun gibi Tarih bilimini dejenere eden, hurafe masallarla belgesi bilgisi olmayan tarih kitabı yazan bir çok şaklaban var.
adam osmanlıca bilmiyor. osmanlı arşivlerinde hiçbir araştırma yapmamış sadece daha önce dinlediği menkıbelerle Tarih kitabı yazan bir çok soytarı var.
işte bu zavallılar İslama hizmet ettiklerini düşünüyorlar fakat aslında İslama ve Osmanlı tarihine en büyük dejenerasyonun kendilerinin yaptığının farkında değiller.
ben şu ana kadar yazdığın cahilce yazılarını affediyorum, senden sadece biraz okuyup araştırmanı rica ederim.
Allaha emanet ol. Hurafelerden uzak ol.
ERTUĞRUL OSMAN
20 Mart 2012 at 22:31
SANA CEVAB VEREREK DEĞERLİ VAKTİMİ HARCAMAK İSTEMİYORUM BENİM NASIL OLDUĞUMU SENİN GİBİ AHMAKLAR BİLSE NE BİLMESE NE ALLAH BİZE YETER HADİ ORDAN YAZMA BİR DAHA BANA KARŞILIK CEVAB VERMEYECEN SENİN GİBİ AHMAKLARA