AMK Gazetesinin Başarısı ve Kağıttan Feministler

Bu yazının başlığını nasıl anlarsınız, nasıl değerlendirirsiniz bilemem ama gazetenin ismi bel altı bir küfürden ibaret olduğu için adını telaffuz ederken mecburen bu tanımlamayı kullanmak zorunda kaldım. Evet, biraz bu AMK gazetesinden bahsedeceğim. Gazete çıkalı daha 1 hafta olmadı. İlk olarak geçen gün gazete almak için markete indiğimde gözüme çarptı. İlk sayfasında sayfa logosunun altına : ‘’Açık, Mert ve Korkusuz Spor Gazetesi’’ yazmışlar.

Gazete Sözcü Grubuna ait ve grup bu AMK gazetesinin ismini :  ‘’açık, mert ve korkusuz’’ olarak açıyor. Herhalde insanları kendileri gibi aptal sanıyorlar ki böyle masumca bir harf açılımıyla düştükleri zavallılığı gizlemeye çalışıyorlar. Ayrıca bir spor gazetesi nasıl açık, mert ve korkusuz olabilir? Mesela şöyle mi : ‘’Sayın sporseverler hiçbir gazetenin açıklamaya cesaret edemediği GS-FB derbisinin sonucunu açıklıyoruz: 0-0! ‘’. Durumu özetlemek gerekirse, isim konusunda işin içine edilip, alt başlıkta da sıvaması yapılmış.

Peki, neden böyle bir isimlendirmeye ihtiyaç duyulmuş?  Maalesef ki spor sektörü ülkemizde çok fazla hırpalanmış ve kirletilmiş bir sektör alanına düşmüş durumda. Özellikle futbol sektörü için geçerli bu kirlilik durumu. Çünkü bu ülkede futbol oynanmaz, sadece konuşulur! Üzülerek söylüyorum ki bizim ülkemizde futbolu konuşanların büyük çoğunluğu göbeğini kaşıyanlardan, sporla ilgisi olmayıp sadece kendi takımlarının holiganlığını yapanlardan oluşmaktadır. Tabi ki bu insanların bel altı konularla ilişkilenen küfürlerle yoğun bir ilgisi olacaktır. Zaten ağızlarından da bu AMK gazetesinin ismi hiç düşmez! Sözcü grubu da bu içi boş kitlenin ilgisini çekip gazetenin çok satması amacıyla böyle bir gazete ismini kullanmayı uygun bulmuş. Çokta başarılı oldular.Liglerin tatil olmasına rağmen ilk günden net 108 bin sattılar.Bu gayet de iyi bir tiraj!

Şimdi sizleri Sözcü gazetesinin düştüğü müthiş çelişkiyle baş başa bırakıyorum. Atatürkçü bir çizgide yayın yaptığını iddia eden gazete: Sözcü gazetesi. Atatürk’ün : ”Ben, sporcunun zeki, çevik ve aynı zamanda ahlaklısını severim. ” sözünü eminim hepimiz bir yerlerden duymuş, görmüşüzdür. Atatürkçü bir çizgide yayın yaptığını iddia eden gazetemiz Sözcü’ye tekrar dönüyoruz. Yeni çıkardığı spor ve sporcu gazetesinin ismine bakıyoruz : ‘’ AMK’’. Siz benim neden Atatürkçü olmadığımı nereden bileceksiniz!

Peki, nerede bu ülkenin feministleri? İktidar Partisi kadınlarla ilgili bir yasa çıkarmaya kalktığında daha yasanın içeriğini bile görmeden sokaklara fırlayan feministlerin nerede olduklarını merak ediyorum. Mahremiyetinizin manşetlere taşınmasından kadın olmadığım halde rahatsızlık duydum. Zaten bu rahatsızlığı duymak için hayvan olmamak yeterli diye düşünüyorum. Neden bu sefer sokaklara fırlayıp kıyameti koparmıyorsunuz? Kürtaj eylemleri sizleri çok yordu biliyorum ama feministlik zor iştir zor…

Meğerse bizim feministlerimiz kağıttan kaplanmış! Ben feministin bile zeki, çevik ve aynı zamanda ahlaklısını severim!