Dünya
ESED’DEN İKİNCİ HAMA KATLİAMI: 305 ÖLÜ
Suriye’nin orta kesiminde yer alan Hama kentine bağlı Tremse kasabasında Beşar Esad’a bağlı güçlerin önceki gece düzenlediği saldırıda aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu 305 kişinin hayatını kaybettiği bildirildi.
Suriye ordusunun helikopter ve tanklarla kuşattığı kasabada, birçok insanın camilerde katledildiği, evlerin ve araçların ordu birliklerinin rastgele ateşine hedef olduğu açıklandı. Görgü tanıkları, Suriye ordusunun ağır silahlarla kasabayı saatlerce kuşatma altında tuttuktan sonra olay yerinden çekildiğini aktardı.
1982’de Beşar Esad’ın amcası Rıfat Esad komutasındaki birliklerin Hama’ya düzenlediği ve ardında 30 binden fazla kurban bırakan katliamı andıran olay, önceki gece geç saatlerde yaşandı. Ordu birlikleri 5 bin nüfuslu kasabayı ablukaya aldıktan sonra birçok insanı boğazını keserek veya idam ederek öldürdü. Tremse, operasyonun ardından hayalet kente dönüştü. Yüzlerce insan, çevredeki köy ve kasabalara sığındı. Kasabada üç ailenin bütün bireylerinin öldürüldüğü bilgisi verildi. İletişimin kesik olduğu kasabada yaşananlarla ilgili, olay yerinden kaçanların verdiği bilgiler esas alındı. Bölgedeki aktivistler de BM Gözlemci Heyeti’nin de köye güvenlik güçlerince sokulmadığını bildirdi.
ANNAN’DAN TEPKİ
Görgü tanıkları, birçok insanın da kaçarken ordu birliklerince öldürüldüğünü belirterek, Tremse’nin çevresinde bulunan bazı Alevi ve Nusayri köylerinin de Suriye ordusuna destek verdiklerini söyledi. Bazı görgü tanıkları, Tremse operasyonunda bizzat yer alan köylülerin varlığından söz etti. Suriye Ulusal Konseyi’nden yapılan açıklamada, bazı kurbanların yakılarak öldürüldüğünün tespit edildiği vurgulandı. Ailelerin tarlalarda ve Asi nehrinde yakınlarının cesetlerini aradığını kaydeden Konsey, Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi’ni acilen toplantıya çağırdı. Suriyedevlet televizyonu ise kasabada yaşananları doğruladı, ancak faillerin ‘teröristler’ olduğunu iddia etti. Devlet televizyonunun ve resmi haber ajansı SANA’nın haberlerine göre, ordu birlikleri, teröristlerin baskılarına karşı kendilerinden yardım isteyen sivil halkın talebi üzerine bölgeye intikal etti. Haberde, katliamdan silahlı muhalifler sorumlu tutularak olayın dış müdahaleye zemin taşıma amacı taşıdığı iddia edildi. Olayın özellikle sosyal medya aracılığıyla duyurulmasından sonra dünyada tepkiler çığ gibi büyürken, dün Şam, Halep, İdlib ve Haseki kentlerinde protesto gösterileri düzenlendi. Arap Birliği ve BM Özel Temsilcisi Kofi Annan’ın da olayda sorumluluğunun bulunduğunu ifade eden muhalifler, dünkü gösterilerinin ismini “Rusya ve İran’ın piyonu Annan’ı Düşürme Cuması” koydular. Muhalifler, sosyal medya üzerinden oluşturdukları birçok platformda, Kofi Annan’a olan kızgınlıklarını dile getirdiler. Bir muhalif “Annan’ın misyonu, Esad’a iktidarda kalarak daha fazla katliam ve cinayet işlemesi için zaman kazandırmaktan başka bir işe yaramıyor” dedi. Annan ise, Şam yönetiminin kendisine verdiği sözlerde durmadığını söyleyerek, saldırıları kınadığını kaydetti. Rusya Dışişleri Bakanlığı da katliamı kınarken, olayın Suriye’de mezhep çatışması çıkarmak isteyenlerin işine yarayacağını belirtti. Rusya Dışişleri Bakanlığı kaynakları, Annan’ın,Suriye’de yaşanan son gelişmeleri değerlendirmek üzere 16 Temmuz’da Moskova’ya gideceğini açıkladı. Çin hükümeti, BM Güvenlik Konseyi’ne İngiltere tarafından sunulanSuriye karar tasarısı üzerinde ciddiyetle çalışacaklarını açıkladı. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Liu Weimin, Güvenlik Konseyi üyelerinin konu üzerinde konsensüse varmaları gerektiğini dile getirdi. Suriye İnsan Hakları İzleme Örgütü’ne göre dün diğer kentlerde de 44 kişi hayatını kaybetti.
30 YIL ÖNCE HAMA
Tarihe ‘Hama Katliamı’ olarak geçen en büyük olay, 2-27 Şubat 1982 tarihleri arasında yaşandı. Muhalifleri sindirmek üzere Hama’yı kuşatan Hafız Esad’ın kardeşi Rıfat Esad’a bağlı birlikler kenti dünyaya kapatarak katliam uyguladılar. Tam ölü sayısının bugüne dek kesin bir şekilde tespit edilemediği katliamda 30 binden fazla insanın hayatını kaybettiği tahmin ediliyor. Katliamın ardından Suriye halkında meydana gelen travmanın izleri ise hâlâ sürüyor.
saddam
14 Temmuz 2012 at 16:38
Birakin bu sisirme haberler comu haber.akp nin saksakciligini yapacagim diye komik duruma dusuyorsunuz.Haberleri yaparken biraz dusunun Universite gencligi emperyalizmi de onun yerli isbirlikcilerni de cok iyi tanir ve bilir!
Demokrat
14 Temmuz 2012 at 20:41
Emperyalizme karşı çıkmak boğazları kesilen çocukları görmemek midir? Emperyalizm karşıtı olmak Saddam Hüseyin gibi, Beşar Esad gibi diktatörlere alkış tutmak mıdır?
yaa
15 Temmuz 2012 at 02:41
siz bırakın beşar esad ı bilmemkimide ülkemizdeki teröristlere bakın abdullah öcalan ı muhattap alan devlet erkanına bakın.bize ne esad dan haa amerika istemiyosa işine gelmiyosa esad gitsin kendi işini kendi halletsin onunda taşeronu olmayalım olmazsa yandaş medya ne dersin ????
saddam
15 Temmuz 2012 at 13:28
-demokrat- doğru soylüyorsun! Irak’ta saddam dan sonra zaten 1 milyon müslüman ölmadı,hükümet abd askerleri ölmesin diye dua etmedi.Mübarek gitti,kaddafi gitti demokrasi geldi! haklısın sizin gibilerin demokrasi anlayışı diktatörün elinden devleti alıp batı nın çok uluslu şirketlerine vermesi.Yazık sizin gibilere!hala arap baharı palavlalarına inanıp batıya çanak tutuyorsunuz.
Ali
15 Temmuz 2012 at 15:50
Şeytanın alternatifi şeytan olmaz. Saddam Hüseyin milyonlarca Müslümanı işkenceden geçirmiş, pek çoğunu da öldürmüştü. Amerikalı ondan beter işler yaptı, ancak en azından ABD orada 30 yıl kalmadı. ABD’nin yaptığını anlamak mümkün, nihayetinde adamın dini başka, zihniyeti başka, peki ya Saddam’a ve Esad’a ne demeli? İnsan kendi dindaşına, kendi kandaşına tecavüz eder mi, çocukların boğazını kesip katleder mi?