Hacette Üniversitesi Rektörü Prof. Tuncer, başta PKK olmak üzere terör örgütlerinin öğrencileri nasıl yanlarına çektiklerine ilişkin çarpıcı tespitlerde bulundu: Üniversitelerdeki etkinliklerini giderek artırıyorlar. Yurt, sosyal çevre gibi olanaklarla öğrenci avlıyor, hatta sevgili bile buluyorlar.
Türkiye’nin yaz gündemine, PKK’nın CHP Milletvekili Hüseyin Aygün’ü kaçırması ve bölgeden gelen şehit haberleri otururken, başta PKK olmak üzere yasadışı örgütlerin üniversitelerdeki etkinliklerine ilişkin çarpıcı tespitler Hacette Üniversitesi Rektörü Prof. Murat Tuncer’den geldi. Tuncer’in mesajlarında öne çıkan başlıklar şöyle:
– ÖRGÜTLER ÇOK ETKİN: Maalesef başta PKK olmak üzere yasa dışı terör örgütleri bizim üniversitemiz de dahil çok etkinler. Bundan kaygı duymamak mümkün değil. Örgütler öğrencilere başta yurt olmak üzere, sosyal çevre gibi çeşitli olanaklar sağlayarak sempatizan topluyor, cazip tur ve etkinliklerle göz boyuyorlar. İnanmayacaksınız ama örgütler gençlere sevgili bile buluyorlar.
– ÖĞRENCİMİZİ KUCAKLAMALIYIZ: Bu durumda bizim üniversite olarak öğrencilerimize sahip çıkmamız, onları kucaklamamız, sorunlarına, sıkıntılarına ortak olup çözüm odaklı çalışmamız gerekiyor. Öğrencilerimizin üzerinde hassasiyetle durup onların ihtiyaçlarını karşılamamız lazım. Terör örgütü sokaktaki adamın işine yaramayacağını anladı. Ama üniversite öğrencisi, düşünen akıllı insanlar eğer kötü yönde kullanılırsa, daha kötü sonuçlar ortaya çıkabiliyor.
– YAŞAM KOÇ’LU YURTLAR: Bu amaçla Hacettepe’nin yurt olanaklarını artırmayı hedefliyoruz. 10 bin öğrenci kapasiteli yeni bir yurt inşa edebiliriz. Bunun için yerimiz de, projemiz de hazır. Ayrıca yurtta kalan öğrencilerimizin sorunlarıyla ilgilenen ‘öğrenci koçları’nı devreye sokmak istiyoruz. Bu koçlarla yasadışı faaliyetlere meyilli öğrencilerimizi belirleyip, ‘iş işten geçmeden’ çözüm üretebiliriz.
Japonların mucizesini kendimize örnek aldık bilimsel hazırlanmalıyız
Hacettepe Rektörü Prof. Dr. Murat Tuncer, Türkiye açısından hüsranla sonuçlanan Londra Olimpiyatları’yla ilgili de görüş ve önerilerini sıraladı. İşe bilimsel yaklaşılması gerektiğini düşünen Tuncer’in önerileri:
– ANTRENMANLA KAZANILMAZ: Londra Olimpiyatları’nda kafiledeki oyuncu sayısıyla alınan sonuçları kıyaslarsak sıkıntılı durumdayız. Ata sporlarımızda bile iyi sonuçlar alamadık. Gördük ki, bir sporcunun genetik yapısı ve kabiliyeti, olimpiyat kazanması için artık yeterli değil. Bir oyuncuya sadece antrenman yaptırarak olimpiyat kazandıramazsınız. Oyuncularla tek tek çalışılması ve bilimsel formüller uygulanması gerekiyor.
– 200 MİLYONLUK ENSTİTÜ: Hedefimiz 150- 200 milyon liralık bir bütçeyle, 7-8 katlı, farklı sporların bilimsel temelli çalışılacağı ‘Spor Bilimleri Enstitüsü’ kurup, 2020 olimpiyatları’nın oyuncularını yetiştirmek. Hacettepe Üniversitesi Spor Teknolojileri Yüksek Okulu, tüm sağlık disiplinleri ve spor hekimliği bölümüyle bu işi en iyi yapabilecek üniversite. Üstelik bu enstitü sadece spor ve sağlık konularıyla ilgilenmeyecek. Konunun psikolojik ve sosyolojik boyutlarının da çalışıldığı multidisipliner bir birim olacak.
– PROJE BAŞBAKAN’A SUNULACAK: Enstitüye ilişkin projeyi önümüzdeki günlerde Sayın Başbakan’a sunacağız. Enstitümüz 2014 – 2025 döneminde faaliyete geçerse, 2020 Olimpiyatları’na oldukça iddialı bir ekip hazırlayabiliriz. Japonya 2000’e kadar başarı elde edemiyordu. 2001 yılında Japonya’da bu tür bir enstitünün kurulmasıyla, bu ülke şimdilerde olimpiyatlarda iyi sıralara yükseldi.
HACETTEPE’NİN ANAYASA TASLAĞINDA VATANDAŞ TANIMI: ‘TÜRKİYE HALKI’
Hacettepe Üniversitesi olarak bünyemizde bir ‘Anayasa Taslağı’ hazırladık. Farkı anabilim dallarından 9 akademisyenimizin ortak çalışmaları sonucu hazırlanan bu taslak, geçtiğimiz günlerde madde yazımına başlayan TBMM Anayasa Komisyonu’na da sunuldu. Üniversitemizin 230 madde ve 25 bin 210 sözcükten oluşan taslağında vatandaşlık tanımı ‘Türkiye halkı’ şeklinde ifade edildi.
Akşam
Anonim
15 Ağustos 2012 at 18:37
bir gün herkes üniversitede kim neden var anlayacak ama geç olacak.
BİZ DEMİŞTİK....
15 Ağustos 2012 at 21:43
Eski yönetimlere hep bunu dile getirdik. Bu sıkıntı Çanakkale ‘de de var.Ama kulak asan olmadı. Hatta yapılanlar görmezden bile gelindi. Allah’tan şu an Rektörümüz Sayın Prof. Dr. Sedat LAÇİNER bu konuda dikkatli davranıyor. Hassasiyetinden dolayı kendisine ve yönetimine teşekkür ederim.