Bizimle İletişime Geçin

Genel

Vurun Abalıya

Yayınlandı

-

Gazetelerde okumuşsunuzdur. ÇOMÜ Yenice MYO öğretim üyesi Güran Yahyaoğlu vefat etti. Hastalığı kanserdi. Allah’tan rahmet, yakınlarına da sabırlar dilerim.

Ölüm her şeyi değiştiriyor. Tüm sorunları unutturuyor. Geçmişi kapattırıyor. Ama insan olana.

Vefatına denk gelen tartışmalara baktığımda ise ölümün herkes için sadece ‘acı’ olmadığını anlıyorum. Ölüm bazıları için fırsat sanki. Bazı ‘ölüm-seviciler’ her acıyı olduğu gibi ölümü de istismar ediyorlar. Acıyı sanki kanırtıyorlar.

Rahmetli Yahyaoğlu olayında da öyle oldu.

Yahyaoğlu, sebebini bilemiyorum ama, önceki rektörümüz Sayın Ali Akdemir ile ciddi sorunlar yaşadı.  Hakkında soruşturmalar açıldı.

Yenice’den öğrendiğim kadarıyla mesele işine mazeretsiz gelmemesi imiş. Elbette Sayın Yahyaoğlu’nun kendince özel mazeretleri vardır. Ama bu mazeretler resmi olarak kabul edilebilecek türden mazeretler değilmiş.

Bu nedenle dönemin okul müdürü Engin Erdoğan onun hakkında soruşturma başlatmış. 3-4 ay içinde de 45 farklı tutanak kendisi hakkında tutulmuş. Yani Milliyet gazetesinde bahsi geçen 45 tutanağın  tarihi 2010 yılı.

Yahyaoğlu Yenice’nin hocasıydı ama İstanbul’da oturuyormuş. O dönemde işe gelmediği için de soruşturmalar 2010 boyunca hep sürmüş. Tebligatlar kendisine tebliğ edilememiş, tebliğleri almayı reddetmiş. Okul soruşturma açınca o da karşı davalarla soruşturmacıları sıkıştırmaya başlamış.

Yahyaoğlu sıradan bir hoca değil, kendisi avukat. İstanbul’daki bir hukuk firmasıyla çalışıyor. Annesi de avukat. Eniştesi siyasetçi…

2011-2012 döneminde ise kendisi hep tolere edilmiş, kendisine yardımcı olunmuş. Hatta birçok kez hukuk zorlanarak bu sabır kendisine gösterilmiş. Rapor gelmemiş, gelmiş gibi işlem yapılmamış, rapor bazen raporlar eksik gelmiş, tam gibi işlem yapılmış vs…

Rahatsızlandıktan sonra ise çok az rapor gönderilmiş okula. Bu arada okulun gönderdiği belgeler Yahyaoğlu’na bir türlü ulaşamıyormuş.

En son rapor Ağustos ayında okula gönderilmiş. Bu ara önceki 2 ay için hiçbir belge gönderilmemiş. Okul o süreyi görmezden gelmiş, okulun böyle bir şeye hakkı olmamasına rağmen. Ekim 23’den sonrası için ise ne bir belge gelmiş, ne bir rapor.

Devlet memuru iseniz bir gün bile mazeretsiz işe gelmemezlik yapamazsınız. Hele hele 2 ay işe gelmeyip, hiçbir mazeret de bildirmezseniz kanunlar belli işlemleri zorunlu hale getirir.

Devlet memuru deyip geçmeyin. Nitekim 23 Ekim’den 13 Aralık tarihine, yani geçen haftaya kadar herhangi bir belge veya rapor gelmeyince Yenice MYO ilgili kişinin işe 50 günden fazla bir süre mazeret bildirmeden gelmediğini belirtip müstafi sayılmasını istemiş ve işlem o şekilde yapılmış. Memurlar risk almak istemez. Kimse kimse için kendisini tehlikeye atmaz. Eğer işlemde hata olursa cezasını ona keserler çünkü…

Diyeceksiniz ki kanser hastası bir kişi nasıl sağlık raporu alıp da çalıştığı okuluna göndersin. Kendisi bunu yapamaz belki ama Yahyaoğlu’nun avukat bir vekili vardı ve tüm resmi işlerini o takip ediyordu. Kaldı ki Yenice MYO’ya sağlık raporunu gönderemeyen bu vekilin aynı dönemde Yenice’deki öğretim üyeleri hakkında mahkemede dava açabildiğini görüyoruz.

14 Aralık’ta Yahyaoğlu’nun avukatı elinde raporla Üniversiteye geldiğinde kendisine ÇOMÜ Hukuk Müşavirliği durumu izah etmiş. Rapor varsa işlemin geri alınacağını, hataysa hatanın düzeltileceğini, her türlü yardımın ve anlayışın gösterileceği hatırlatılmış. Fakat avukat bey 2 ay boyunca bir tek rapor bile göndermediği kurumun işlem yapmasını beklemeden Cumartesi günü Milliyet gazetesinin Ankara bürosuna koşmuş. Ve ortaya oldukça can acıtıcı ve çok sayıda iftira ile dolu bu haber çıkmış.

Cuma günü ÇOMÜ’ye verilen raporun gereği olarak Pazartesi günü, yani hemen, işlem geriye alındı. Yani Yahyaoğlu müstafi sayılmadı. Bu arada hafta sonu hocanın vefat haberi geldi.

Ne yazık ki ulusal basın, daha doğrusu Milliyet hastalık, ölüm ve cenaze gördüğü yerden sonuna kadar haber sağmanın derdinde. İnsanlar ve kurumlar yıpranıyormuş, gerçek başkaymış umurlarında değil. ‘Hasta yatağında zulmedilen gariban bir insan’ portresi çizmeye çalışıyorlar.

Oysa Yahyaoğlu Hoca gariban da değildi, sadece aldığı maaşla geçinen bir insan da değil. Burada maksat ne Yahyaoğlu’nun halini anlamak ne de bürokratik zorluklara dikkat çekmek. Maksat Üniversite’ye vurmak, gözyaşını haber sanmak.

Yenice MYO’daki öğretim üyelerinin söyleyecek çok sözü var, eski dosyalarda bilmemiz gereken birçok detay gizli. Fakat dediğim gibi ölüm her şeyi değiştiriyor. Birileri ÇOMÜ’yü en ağır hakaretlerle yerden yere vurmaya kalksa da gerçekler bir gün anlaşılmak üzere, belki de hiçbir zaman açılmamak üzere insanların kalplerinde ve İlahi Huzur’da bekliyor.

Okumaya Devam Et
Yorumlar

41 Yorum

  1. dilki

    19 Aralık 2012 at 11:45

    Hoca, Hoca sizin atamanız yapıldıktan sonra 1,5 ay okula gelmediğiniz söyleniyor, siz rapor sundunuz mu? siz derken anladınız siz (ikinci çoğul kişi anlamında kullanılmıştır, saygı anlamından değil)

  2. Adınız...

    19 Aralık 2012 at 12:46

    Üniversite kesin haklı. Zaten Laçiner Hoca rektör olmadan önce her gün Biga’daydı bir gün geldiğini pardon gelmediğini görmedim? Ayrıca Güran Hoca’nın vefatı bile bence şüpheli kesin Üniversiteyi zor duruma düşürmek için öldü. Böylesine olağan bir durumu eleştirenlerin temel amacı üniversiteyi ve yönetimini durduk yere suçlamak

  3. ya hoca

    19 Aralık 2012 at 12:56

    Rahmetli müstafi sayılmadı diyosun rektörlüğün açıklamasında 21 kasım da müstafi sayılmıştır diyor. Kurum yıpratılmamalı diyorsun sana katılıyorum ama bence kurumu savunacağım derken esas insanlık yıpratılmamalı. Seninde, rektöründe 28 şubat süreci ve paralelinde yaşanan haksızlıklarla ilgili güzel yazılarınız var. Size tavsiyem o yazılarınıza tekrar bir göz atın. O süreçte yaşananlarla bugün sizin yönetiminizde olan üniversitede yaşananlar arasındaki benzerlikler daha kolay farketmenizi sağlayabilir. Kimbilir o gün o zulümleri yapanlar nasıl hesap veriyorsa ….

  4. Anonim

    19 Aralık 2012 at 13:35

    ÜKD’den açıklama: ÇOMÜ’de insanlık bir kez daha utandı

    http://haber.sol.org.tr/sonuncu-kavga/ukdden-aciklama-comude-insanlik-bir-kez-daha-utandi-haberi-64494

  5. Adınız...

    19 Aralık 2012 at 13:56

    Ulusalcılar, aşırı sol ve yerel uzantıları mal bulmuş mağrubi gibi atladılar bu olaya. Sanki adamı üniversite öldürdü. Maksat belli, üzüm yemek değil bağcıyı dövmek

    • Adınız...

      20 Aralık 2012 at 00:31

      daha öncede durup duruken işten çıkarılan bayanın eşi gazeteci Mustafa bey de kalp krizinden ölmüştü..Gözünüzün açılması için daha ne olması gerekiyor..

      • Adınız...

        20 Aralık 2012 at 01:13

        İspat, ispat, ispat.

        Durup dururken işten çıkarıldıysa mahkemeler ne güne duruyor?

  6. aşırı solcu

    19 Aralık 2012 at 14:20

    vicdan deyince akla sol gelir. vicdan olsaydı kanser tedavisi gören bir akademisyeni işten atmazdınız. Taşeron saydığınız işçiler işten atıldığında da vicdanınız yoktu sizin. Aranızdan ya da üniversite yönetiminden bir kişi destek oldu mu, olmadı. Yani emekçi düşmanlığıyla, vicdan yanyana gelmez. zırvalamaktan ve makyaj yapmaktan öteye gitmiyor çırpınışlarınız, maskeniz düşüyor.

    • Adınız...

      20 Aralık 2012 at 01:10

      “vicdan deyince akla sol gelirmiş” miş miş.

      Yahu solcular ellerine geçirdiği devlet kurumlarına bir bakın.

      Çaycısına kadar kadrolaşıyorlar.

      Belediyelerinize bir bakın bakalım.

  7. Adınız...

    19 Aralık 2012 at 15:10

    Selim hocam bir dedektif gibi olayı incelemiş ve konuyu aydınlatmışsınız
    Emeğinize sağlık

  8. Selçuk_

    19 Aralık 2012 at 15:13

    ÇOMÜ 2. dünya savaşındaki Yahudilerin toplamı kampına dönüşmüş duruma benziyor. Laçiner’e Hitlervari bazıları adeta tapıyor. Yöneticileri de sanki SS subayı, ne vicdan ne de Allah korkusu var. .

    • Adınız...

      20 Aralık 2012 at 01:14

      O toplama kamplarını biliyorsun 28 şubatçı rektör amcaların ramazan aydın ve ali akdemir kurdu.

      • Adınız...

        20 Aralık 2012 at 06:56

        Benim bildiğim Ali Akdemir, sizin kankalarla Dardanosta basket takımı kurmuştu. her hafta sonu basketteydiniz, solcuları gambazlıyordunuz. vicdansızlar

  9. Adınız...

    19 Aralık 2012 at 15:15

    Maaşı kesilen gariban manzaraları yaratılmaya çalışılıyor. Oysa vefat eden kişinin serveti Yenice Meslek Yüksekokulu binası gibi en az 3 bina alır. Allah günahlarını affetsin, tamam da, gerçekleri de çarpıtmamak lazım değil mi

    • Adınız...

      19 Aralık 2012 at 16:21

      Allah senin bu günahını affetmez, merhumun arkasından konuşuyorsun. Merhumu yakından takip etmişsin anlaşılan. yoksa hayattayken uğraşanlardan biri miydin?? vicdansız, insafsız, Allahtan korkmaz……

  10. Adınız...

    19 Aralık 2012 at 15:40

    Öyle bir çalışma içindesiniz ki takdir ediyorum
    Rahmetlinin servetini bile sorgulamış ve vazife edinmişsiniz

  11. adınızın

    19 Aralık 2012 at 15:41

    Öyle bir çalışma içindesiniz ki takdir ediyorum
    Rahmetlinin servetini bile sorgulamış ve vazife edinmişsiniz

  12. comu

    19 Aralık 2012 at 16:12

    Comu nun ana sayfasında yanlış hatırlamıyorsam özel kalemde çalışan bayan arkadaşın dedesinin bile Rahmet le anılma ilanı çıktı
    ‘Cuma günü ÇOMÜ’ye verilen raporun gereği olarak Pazartesi günü, yani hemen, işlem geriye alındı. Yani Yahyaoğlu müstafi sayılmadı. Bu arada hafta sonu hocanın vefat haberi geldi!
    Madem durum bu şekilde neden taziye ilanı yok

    • ÇOMÜlü

      19 Aralık 2012 at 16:59

      Kamuoyu açıklamasında taziye vardı.”Allah rahmet eylesin, acılı aileye sabırlar niyaz ederiz” deniyordu

      • İnşallah

        19 Aralık 2012 at 20:08

        İnşallah senin taziye ilanını da kamuoyu duyurusu altına iliştirerek verirler…

  13. aşırı solcu

    19 Aralık 2012 at 16:27

    söz konusu olan hocanın serveti değilki. Sizin için tek değer para olduğu için hocanın servetini araştırmışsınız. Siz şimdi parası var, o yüzden işten atılması müstahak mı diyorsunuz. Sorun bir akademisyenin sosyal hakları, hastalık ve iş güvencesinin ortadan kalmasıyla yaşanan gelecek kaygısı. Vicdanları yaralayan durum yahya hocada sembolleşiyor. Siz istiyorsunuzki iş güvencesi olmasın, herşey taşeronlaşsın, birileri zengin olurken birileri yoksullaşsın, Üniversiteyi istediğimiz gibi yönetelim, bilimden yana değil sermayeden yana üniversite olsun vs. ama avucunuzu yalarsınız!

    • İnsan

      19 Aralık 2012 at 19:32

      Asıl sizin işiniz gücünüz para. Kimse rahmetlinin parasını araştırmıyor, fakat bel altı vurmak için garibanın maaşı kesildi türü ajitasyonlarının ne kadar anlamsız olduğuna vurgu yapılıyor

  14. Adınız...

    19 Aralık 2012 at 17:09

    Önce MİT vardı şimdi ise karşımızda ÇİT! ÇOMU İstihbarat Teşkilatı (ÇİT). Adam öldü yaa Adam öldü. Hastayken rahat vermediniz bari şimdi arkasından konuşup daha fazla günaha girmeyin.

  15. Yaşlı Prof

    19 Aralık 2012 at 18:30

    Beyim ruhunu şeytana satmış Allah sizi ıslah etsin, ne arlanmaz uyanmazsınız adam gitmiş be arkadas sen daha ne yazıyorsun. Elim kırılsaydı da size oy vermeseydim, insanlığımdan utandım

    • Adem

      19 Aralık 2012 at 19:38

      Bu konuda illa karalama yapılınca mı okuyacaksınız. Ben Selim Beye teşekkür ediyorum. Sağduyulu ve olayın tüm yönlerini yazmış. Tebrikler

    • yaslı profa

      19 Aralık 2012 at 22:29

      Sn hocam bunların dalavereci olduğunu zamanında anlayamadığınıza üzüldüm ancak siz daimi kadrolar olarak ne zaman açıktan konuşacak ve bu yönetimi eleştireceksiniz. Siz sustukça bunlar doğru yaptıklarını sanıyorlar. yönetim açısından da eleştiri gerekiyor doğru karar alabilmek için. Sizler konuşmaz eleştirmezseniz daimi olmayan kadrolar ne yapabilir. Ayrıca yaşanan süreç size tarihi bir sorumluluk yükledi ve bu sorumluluğu artık yerine getirin. korkunun ecele faydası yok Almanya da olduğu gibi bir gün sıra size de gelebilir.

    • yaşlı profa

      19 Aralık 2012 at 22:57

      “Elim kırılsaydı da …” zart zurt. Biz de inandık. Siz asla 28 şubatçılardan vazgeçip oyunuzu değiştirmezsiniz.

      Git sen o palavralarını meyhanedeki moruk arkadaşlarına anlat.

  16. Adınız...

    19 Aralık 2012 at 20:14

    • Adalet

      19 Aralık 2012 at 21:30

      Dün onu yapanlar nasıl şimdi cezalarını çekiyorsa bugünde bu zulümleri yapanlar yarın cezalandırılır.

    • Neden?

      19 Aralık 2012 at 22:55

      Neden bu linki verdiniz? Anlayamadım. Lütfen izah eder misiniz?

  17. Yazikkkkk

    19 Aralık 2012 at 22:07

    Ne guzel hikaye yazmissin mişli muşlu, birde utanmadan arastirmaci gazeteci gibi. Tarihte başka örneği yok sanırım. Hocam sen cocuk masalları yassan daha başarılı olabilirsin bence….;)

  18. körler ve sağırlar

    19 Aralık 2012 at 22:59

    Boşuna uğraşma Selim Eren. Sen ne yazarsan yaz fikr-i sabitleri ikna edemezsin. Çünkü duymak istemeyen kadar sağı görmek istemeyen kadar kör yoktur.

  19. propagandacılar iş başında

    19 Aralık 2012 at 23:08

    Yönetim karşıtı yeminli muhalifler avcunuzu yalayın.

    Buradan size ekmek çıkmaz. Haydi başka kapıya.

    • Adınız...

      20 Aralık 2012 at 00:32

      sana baya bi ekmek çıkıyor ordan anlaşılan

      • Adınız...

        20 Aralık 2012 at 01:08

        Tabii gel beraber yiyelim.

  20. Adınız...

    20 Aralık 2012 at 00:39

    Admin yorumlar neden yayinlanmıyor.

  21. Adınız...

    20 Aralık 2012 at 09:28

    Lin ki merak ediyorsan resme iyi bakın 28 şubat madurları olduklarını söyleyenler nerlerdeymiş

  22. aşırı solcu

    20 Aralık 2012 at 09:38

    12 Eylül darbesini destekleyenler bugün herkesi darbeci ilan ediyor. Yok 28 Şubatçı, yok ulusalcı, yok aşırı solcu..Şöyle bir aynaya bakın, bugün odtüye bile 2500 polis ve onlarca zırhlı araçla savaşa gider gibi gidiyorsunuz. Neden çünkü istenmiyorsunuz. Çanakkale’de de hocanın ölümü üzerinden ulusalcı, 28 şubatçı ya da aşırı solculara saldırıyorsunuz. Artık bu eleştirilerinizi kargalar bile ciddiye almıyor. Bu memleketin solcuları, yurtseverleri her zaman ensenizde olacak. Her zamanki gibi haksızlıkların karşısında yer alacağız. Siz ise bizi şucu bucu diye yaftalamaya çalışacaksınız. Tıpkı Zaman Gazetesi ve Taraf Gazetesi gibi. Pardon unuttum bir de ÇOMÜ HABER vardı…

  23. GÜRHAn yahyaoğlu

    20 Aralık 2012 at 15:45

    Yorumlar neden yayınlANMIYOR

    • ÇOMÜ Haber

      20 Aralık 2012 at 16:42

      Yayına alınmayan herhangi bir yorum bulunmamaktadır. Farklı bir tarayıcı kullanarak yorum yapmanız faydalı olacaktır. (ÇOMÜ Haber)

Leave a Reply

Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

Genel

Cumhurbaşkanı Erdoğan: 25 bin öğretmen ataması sürecini başlatıyoruz

Yayınlandı

-

Yayımlayan

Kritik Kabine toplantısının ardından kameralar karşısına geçen Cumhurbaşkanı Erdoğan, öğretmenlere müjdeyi verdi. Erdoğan, “10 bini Milli Eğitim Akademisi’ne olmak üzere, 25 bin yeni öğretmen ataması sürecini başlatıyoruz.” dedi.

“25 BİN YENİ ÖĞRETMEN ATAMASI YAPACAĞIZ”

Erdoğan’ın açıklamalarından en dikkat çekeni öğretmen atamaları oldu. Binlerce öğretmene müjdeyi veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “10 bini Milli Eğitim Akademisi’ne olmak üzere toplam 25 bin yeni öğretmen ataması sürecini başlattığımızın müjdesini bugün gençlerimizle paylaşmak istiyorum. Milli Eğitim Bakanlığımız kapsamlı bilgilendirmeyi önümüzdeki dönemlerde yapacak.” dedi.

Okumaya Devam Et

Genel

İŞKUR Gençlik Programı Kura Sonuçları ve Başvuru Şartları

Yayınlandı

-

Yayımlayan

Üniversiteden yapılan açıklama şöyle:

27 Şubat 2025 Perşembe günü saat 10.00’da Çanakkale Şehitleri Yerleşkesi İÇDAŞ Kara Yusuf Kongre Merkezi Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen İŞKUR Gençlik Programı Noter Kurasında ismi açıklanan öğrencilerin başvuru için hazırlamaları gereken evraklar aşağıda belirtilmiştir.

1. Kimlik Belgesi Fotokopisi

2. Adli Sicil Kaydı

3. Banka Hesap Numarası

4. Barkodlu SGK Hizmet Dökümü Listesi (Kendi ve aynı hanede yaşayan ve öğrenci olmayan 18 yaş üstü herkes için)

5. İkametgah Belgesi; kendi için, aileyle aynı ikamette ise aynı hanede ikamet edenleri gösteren Safahatli Nüfus Kayıt Belgesi

6. Aynı hanede bulunan çalışan kişilere ait maaş bordrosu (onaylı, imzalı)

Kişilerin tüm belgeleri 05 Mart 2025 Çarşamba günü 16.00’a kadar Rektörlük Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanlığına şahsen elden teslim etmeleri gerekmektedir.

Hane Gelir Kontrolünün Yapılması: Başvuru tarihindeki Adres Kayıt Sistemi (AKS)’ne göre aynı adreste ikamet edenlerin, programa başlangıç tarihi dikkate alınarak ulaşılabilen en yakın döneme ait gelir getirici bir işte çalışma sonucu elde ettikleri aylık toplam kazançlarının asgari ücret tespit komisyonu tarafından belirlenen bir aylık asgari ücretin net tutarının üç (3) katını aşması halinde söz konusu adreste ikamet eden öğrenciler programa katılamaz.

Bu şart Genelge’nin 9 uncu maddesinin ikinci fıkrası (Programdan ayrılan ya da ilişiği kesilen katılımcının yerine; yedek listeden, yedek listeden boş kontenjanın karşılanamaması halinde ise Yönetmelik ile belirlenen başvuru ve katılım şartları ve bu Genelgenin 8 inci maddesinin birinci ve ikinci fıkrasında belirtilen şartları sağlayan Kuruma kayıtlı kişiler arasından ilana çıkılmadan yeni katılımcılar dâhil edilebilir. Kuruma kayıtlı kişiler arasından programa katılımcı eklenmesi halinde başvuran listesine geri dönülemez.) kapsamında programa eklenecek öğrenciler için de aranır.

AKS’ye göre yerleşim yeri adresi veya diğer adres bilgisi yurtlar ve sığınma evleri ve benzeri toplu yaşam alanları olanlar ile 08/03/2012 tarihli ve 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun kapsamında kimlik bilgileri gizlenenler için hane gelir şartı aranmaz.

Not: Tüm belgeler kontrol edildikten sonra Başvurusu kabul edilenler 10 Mart 2025 tarihi itibariyle işe başlatılacaktır. Başvurusu kabul edilmeyen öğrencilerin yerine yedek listeden öğrenciler seçilecektir. Yedek liste ilan edildikten sonra belirlenecek tarihte işe başlama gerçekleştirilecektir.

 

Okumaya Devam Et

Genel

Trakya Kariyer Fuarı 2025’in Açılışı Gerçekleşti

Yayınlandı

-

Yayımlayan

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) ev sahipliğinde, Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisi destekleriyle “Geçmişin İzinde Geleceğini Keşfet” mottosuyla düzenlenen 2025 Trakya Kariyer Fuarı’nın (TRAKYAKAF) açılışı, İÇDAŞ Kongre Merkezi’nde gerçekleşti.

Marmara Bölgesinin en büyük kariyer fuar organizasyonu olarak dikkat çeken 2025 TRAKYAKAF’ın açılış törenine; Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Lütfihak Alpkan, Çanakkale Valisi Doç. Dr. Ömer Toraman, Balıkesir Valisi İsmail Ustaoğlu, Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisi Başkan Danışmanı Doç. Dr. Sinan Keskin, Adalet ve Kalkınma Partisi Çanakkale Milletvekili Ayhan Gider, Cumhuriyet Halk Partisi Çanakkale Milletvekili İsmet Güneşhan, İYİ Parti Çanakkale Milletvekili Rıdvan Uz, Çanakkale 2. Kolordu Komutanı Tümgeneral Rasim Yaldız, Çanakkale Boğaz ve Garnizon Komutanı Tuğamiral Mustafa Biçen, Çanakkale Belediye Başkanı Muharrem Erkek, Kırklareli Belediye Başkanı Derya Bulut, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. R. Cüneyt Erenoğlu, Trakya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Hatipler, Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mümin Şahin, Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İsmail Boz, Kırklareli Üniversitesi Rektör Vekili Prof. Dr. Raif Cergibozan, Çanakkale Cumhuriyet Başsavcısı Altuğ Kürşat Şahin, Edirne Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Çakmak,  Çanakkale Adalet Komisyonu Başkanı Eray Doğan, Çanakkale İdare Mahkemesi Başkanı Ahmet Özkan, Çanakkale Baro Başkanı Av. Ardahan Dikme, Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir, Çanakkale protokolü, kurum ve kuruluş müdürleri,  siyasi parti ve STK temsilcileri, ÇOMÜ’nün akademik, idari yöneticileri ile personel ve öğrenciler katıldı.

Saygı duruşu ve İstiklal Marşının okunmasıyla başlayan tören; ÇOMÜ Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesi Senfoni Orkestrası’nın müzik dinletisinin ardından ÇOMÜ ve TRAKYAKAF 2025’in tanıtım filmlerinin izlenmesi ile devam etti.

ÇOMÜ Rektörü Prof. Dr. R. Cüneyt Erenoğlu açılış konuşmasında,  TRAKYAKAF 2025’in öğrencilerimizin ve mezunlarımızın sektörden temsilciler ile buluşması için çok önemli bir fuar olduğunun altını çizerek şunları söyledi:

Türkiye’nin Geleceğini Şekillendirecek Büyük Bir Buluşmaya Tanıklık Ediyoruz

Bugün burada, gençlerimizin kariyer planlamalarına yön vermek, onları iş dünyasıyla buluşturmak ve istihdam olanaklarını artırmak için bir araya gelmiş bulunuyoruz. Kariyer planlaması, bireyin sadece mesleki bir yol haritası çizmesi değil, aynı zamanda kendi potansiyelini keşfetmesi ve ülkesine, insanlığa katkı sağlayacak bir misyona sahip olması anlamına gelir. Bugün burada, yalnızca iş arayan gençler ile işverenleri bir araya getirmiyoruz; aynı zamanda Türkiye’nin geleceğini şekillendirecek büyük bir buluşmaya tanıklık etmekteyiz.

Uygulamalı Eğitim Modelleriyle, Öğrencilerimizi Sektöre Hazırlıyoruz  

İçinde bulunduğumuz çağda; bilginin hızla üretildiği, teknolojik dönüşümün toplumsal yapıları yeniden şekillendirdiği ve iş gücü piyasalarının sürekli evrildiği bir süreçten geçmektedir. Yapay zekâ, büyük veri, dijital dönüşüm ve otomasyon gibi yenilikler, mesleklerin doğasını değiştirirken, iş dünyasında başarılı olmanın en önemli unsurlarını da belirlemektedir. Artık yalnızca diploma sahibi olmak değil, sürekli öğrenmeye açık olmak, yenilikçi düşünebilmek, analitik becerilere sahip olmak ve etik değerleri güçlü bir şekilde benimsemek bireyleri öne çıkaran temel unsurlar haline gelmiştir. Bu noktada, devletimizin ulusal ve bölgesel hedefleri doğrultusunda üniversitelerin rolü her zamankinden daha kritik hale gelmiştir. Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi olarak, öğrencilerimizin yalnızca akademik bilgiyle donanmasını değil, aynı zamanda uygulamalı eğitim modelleriyle sektörel deneyim kazanmalarını, girişimcilik ekosistemine dahil olmalarını ve yenilikçi projeler geliştirmelerini teşvik etmekteyiz. Çünkü biliyoruz ki, çağın gerekliliklerine uygun nitelikli insan kaynağı yetiştirmek, yalnızca bireylerin değil, toplumların refahını artıran en önemli unsurdur. Bugün burada bulunan kamu kurumları, özel sektör temsilcileri ve sivil toplum kuruluşları, sadece birer işveren değil, aynı zamanda geleceğin yeteneklerini keşfetmek, onları yönlendirmek ve onlara yatırım yapmak isteyen kıymetli paydaşlarımızdır. Bu fuar vesilesiyle öğrencilerimizin, sektördeki profesyonellerle doğrudan temas kurarak kariyerlerini inşa etmelerine katkı sağlayacak olmaktan büyük bir memnuniyet duyuyoruz.

Bu Fuara Katılmak, Milletimizin Geçmişinden İlham Alarak Geleceğe Yön Vermek Demektir

Kıymetli katılımcılar, Çanakkale, tarihin en büyük mücadelelerinden birine sahne olmuş ve “Çanakkale Geçilmez” ruhuyla direnişin, fedakârlığın ve zaferin sembolü haline gelmiş kutsal bir toprak parçasıdır. Bugün burada bulunmak, sadece bir kariyer fuarına katılmak değil, aynı zamanda milletimizin geçmişinden ilham alarak geleceğe yön vermek anlamına da gelmektedir. Unutmayalım ki, başarıya ulaşmanın yolu, kararlılıkla ve azimle çalışmaktan geçer. Her bir gencimizin kendi alanında en iyi olmak için mücadele etmesi, hem bireysel hem de toplumsal kalkınmamız için büyük önem arz etmektedir.

Rektör Erenoğlu, konuşmasının sonunda,  başta Trakya Kariyer Fuarı’nın düzenlenmesine öncülük eden Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisi’ne, Çanakkale Valisi Ömer Toraman’a ve emeği geçen herkese teşekkür etti.

Protokol konuşmaları sırasıyla; Çanakkale İYİ Parti Milletvekili Rıdvan Uz, CHP Milletvekili İsmet Güneşhan, Çanakkale Belediye Başkanı Muharrem Erkek, Çanakkale Valisi Doç. Dr. Ömer Toraman ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Lütfihak Alpkan tarafından gerçekleştirildi.

Çanakkale İYİ Parti Milletvekili Rıdvan Uz, “Böyle bir organizasyonda gençlerimizi bir araya getiren başta ÇOMÜ Rektörlüğüne, Çanakkale Valiliğine ve tüm emeği geçenlere teşekkür ederek, “Bu vatanı bizlere emanet eden tüm şehitlerin önünde saygıyla eğiliyorum” dedi ve TRAKYAKAF 2025’in öğrenciler, mezunlar ve bölge için önemine değindi.

CHP Milletvekili İsmet Güneşhan, fuarın düzenlenmesinde emeği geçen herkese çok teşekkür ederek, “Gençlerimiz salonu doldurmuş. Bunu görmek beni çok mutlu etti ve geleceğe umutla bakmamı sağladı. Gençlerimizin geleceğe yönelik kariyer planlamasında fuar büyük katkı sağlayacak. Gençlerimiz geleceğimizin teminatı” dedi.

“TRAKYAKAF 2025 eminim ki özellikle gençlerimizin geleceğe sağlam adımlarla yürümesine önemli bir katkı sağlayacak. Ayrıca bölgemizin kalkınmasına, istihdamına da ciddi katkılar sağlayacağına yürekten inanıyorum” diyen Çanakkale Belediye Başkanı Muharrem Erkek, Çanakkale’nin tarihi, kültürel değerleriyle ve müstesna coğrafyası ile çok özel bir yer olduğunun altını çizerek “Çanakkale bir üniversite, bir öğrenci kenti. Aynı zamanda sanayi ve teknoloji potansiyeli yüksek bir kent. Onun için Üniversitemiz kentimiz için çok önemli. Bu bağlamda yerel yönetim olarak Üniversitemiz ve iş dünyası ile ilişkileri çok önemsiyoruz” dedi.

Çanakkale Valisi Doç. Dr. Ömer Toraman, “Çanakkale olarak TRAKYAKAF 2025’e ev sahipliği yapmanın gururunu yaşıyoruz. Bizden önce bu fuarı yapmış olan illerimizden de destek alarak bu sene Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Rektörünün ve çalışma arkadaşlarının yoğun gayreti ile bu fuarı sizler için hazırlamış bulunuyoruz. Bütün bu hazırlık ve telaş gençlerimiz için. Her biriniz birbirinizden farklısınız ve her birinizin yetenekleri birbirinden farklı. Gençlerimize inanıyor ve güveniyoruz. Amacımız yetenekleriniz doğrultusunda ülkemizin kamu, özel sektörünü ve sivil toplum alanını iyi tanımanızı sağlamak ve etkileşim içerinde olmanızı sağlamak. Bu sayede kendinize özellikle mezuniyet sonrası bir hayat çizgisi oluşturmanız. Doğru adımlar atabilmeniz ve doğru tercihler yapabilmeniz. Bütün bu çaba ve bu telaş bunun için. Sevgili gençler Türkiye son dönemlerde istikrarlı bir şekilde büyüyen nadir ekonomilerden birine sahip. Bu büyümü nüfus artışı göz önüne alındığında çok daha kıymetli. Öte yandan bu büyüyen ekonomi sayesinde işsizlik oranı düşüyor. Bu da çok önemli veri. Bunu sağlayan en önemli faktör de Türkiye’nin dinamik özel sektörü. Bu fuar, işte bu istihdam alanında gençler ile özel sektörü bir araya getiren bir vesile olduğunu düşünüyoruz. Bu fuarın organizasyonunda Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisimizin çok önemli desteği ve emeği var. Yurt satında bu fuarları organize ediyorlar. Kendilerine teşekkür ediyoruz. TRAKYAKAF 2025’te emeği geçen her kese teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Lütfihak Alpkan ise “Bu kariyer fuarları Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisimizin organize ettiği çok önemli bir etkinlik ve geleneksel hale geldi. Bu bağlamda gençlerimizin bu etkinliğe ilgi göstermesi ve özellikle işverenlerle buluşmaları çok önemli bir fırsat. Özellikle bu organizasyona destek veren işverenlere de çok teşekkür ediyorum. Ben bu vesileyle Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ve İŞKUR olarak gençlerimize verdiğimiz hizmetlerden de bahsetmek istiyorum. Özellikle gençlerimizi İŞKUR Gençlik Portalına davet ediyorum. Hakikaten bu sene Cumhurbaşkanımızın vizyonu ve İŞKUR’un organizasyonunda İŞKUR Gençlik Programı üniversitelerde bir uygulamalı eğitim programı vesilesiyle bu dönem 100 bin önümüzdeki dönem 200 bin ve 5 yılın toplamında 1 Milyon öğrenciyi iş hayatına hazırlamak konusunda büyük bir fırsat sunuyor. Bu bağlamda hem üniversite hayatında staj, İŞKUR Gençlik Programı ve diğer programlar vesilesiyle mezun olmadan önce iş hayatına hazırlanmak çok önemli. Aynı zamanda mesleki ve teknik bilgilerimizi hem teorik hem de pratik bilgileri en iyi şekilde öğrenmeye çalışmak çok önemli.” diyerek bunun önemli bir çalışma disiplini gerektirdiğini kaydetti.

Protokol konuşmalarının ardından fuara destek veren ana sponsorlar arasında yer alan Doğanlar Holding Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Davut Doğan, Golteks Petrol ve Kimya Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Kaplan, Kale Grubu’ndan Genel Müdür Süleyman Soysal, İÇDAŞ Çelik Enerji Tersane ve Ulaşım Sanayi adına Zeynep Aslan ve Çanakkale Bahçeşehir Koleji adına Emine Yıldız’a plaket takdim edildi. Ayrıca fuara katkı sunan kurum ve kuruluşların temsilcilerine plaket takdimi gerçekleştirildi. Açılış kurdelesinin kesilmesinin ardından Rektör Erenoğlu ve protokol üyeleri stantları gezdi.

Okumaya Devam Et

ÇOK OKUNANLAR