Genel

Savaşın Kadınları

Yayınlandı

-

Homeros destanlarının kadınları, savaşa giden kocasının arkasından ağıt yakan, tek başına evini, sarayını çevip çeviren; ama aynı zamanda kocasının arkasından ona ihanet eden, onu aldatan, savaşta ve sonrasında en büyük acıları çeken ve çektiren kadınlardır. Homeros toplumunda kadının konumu kocasının eşi olmaktadır; ancak savaş zamanlarında bu durum kolayca değişmektedir. Zaferi kazanan kahramanların elde ettiği ‚ganimet kadınlar’ da söz konusudur. İlyada Destanı’nın başında Akhilleus’un öfkesine neden olan olay dahi böylesi bir köle kadının Akhilleus’un elinden alınmasına duyduğu öfkedir. Destan aslında savaşın ortasındaki bu olayla başlar. Akhaların en önemli kahramanı Akhilleus’un köle kadınlarının sayısı çoktur. Onları istediği gibi kullanabilir. Skyros adasından elde ettiği güzel İphis’i bir süre sonra en yakın dostu Patroklos’a verir. Lesbos adasından ise diğer köle kadınlarla birlikte Diomede ve çok değer verdiği Briseis’i kendisine köle alır. Ancak üzerine titrediği kölesi Briseis, Akhaların komutanı Agamemnon tarafında elinden alınınca, öfkesinden savaşa küser ve cephe gerisine çekilir. Brisies, Troas’ın komşu Mysia bölgesinden gelmektedir. Akhilleus o bölgeye saldırıp, ortalığı talan ettikten sonra, güzel Briseis’i de köle olarak seçer. Daha sonra ise, Akhilleus’un Briseis’in kocası kral Mynes ve onun üç kardeşini öldürmesine rağmen, Briseis ona aşık olur. İlyada Destanı’nda düşmanına aşık olan başka kadınlar da vardır. Kral Agamemnon kölesi Chryseis’i babasına geri vermek zorunda kaldığı için, onun yerine Akhilleus’un kölesi Briseis’i kendisine köle olarak alır. Akhların komutanı Agammennon’a karşı koyamayan Akhilleus, çok üzülür, ağlar, öfkelenir. Gözü yaşlı acımasız kahramanı, Lesbos adasından aldığı  bir başka kölesi olan Diomede teselli eder. Ancak savaşı Akhilleus olmadan kazanamayacağını anlayan Agamemnon, Briseis’i Akhilleus’a geri verir. Güzel Briseis dama taşı gibi oradan oraya sürüklenir.

Köle ve eş kadın arasındaki trajediye verilecek en iyi örnek ise; savaşın çıkmasına neden olan Helena’nın kocası Menelaos’tan olan kızı Hermione’dir. Hermione gerçi Agamemnon’un oğlu Orestes ile sözlenmiş de olsa, sonunda Akhilleus’un oğlu Neoptolemos ile evlenir; ama çocukları olmadığı için çok mutsuzdur.  Neoptolemos Troia Savaşı’ndan sonra yurdu Pthia’ya köle kuması Andromache ile geri döndüğünde bu mutsuzluk daha da artar; çünkü Troialı Hektor’un dul karısı Andromache, Neoptolemos’a bir erkek çocuk vermiştir. Hermione hem üzülür hem de öfkelenir ve babasıyla birlikte Andromache’yi öldürmek ister, ancak başaramaz. Hektor’dan olma oğlu Astynaks’ın Akhalar tarafından Troia surlarından atılarak öldürülmesine şahit olan Andromache ise, Neoptolemos’dan olma oğlu Molossos ile mutlu olmasa da sakin bir dönem yaşar.

Savaş kahramanlarının geride bıraktıkları kadınların trajedleri de büyüktür. Troia topraklarına ilk ayak basan ve savaşta ilk ölen Akhalı asker olan Protesilaos’un karısı Laodameis, düğünlerinin ertesi günü savaşa giden kocası ardından çok göz yaşı döker, çok yas tutar. Mürvetini görmediği kocasına öylesine üzülür ki, balmumundan ölen kocasının bir heykelini bile yaptırır. Babasının tutuğu bu yasa saygı göstermemesi nedeniyle, üzülür ve  kendisini yakarak intihar eder.

 

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

ÇOK OKUNANLAR

Exit mobile version