Çanakkale

İsmail Yaşar Oğuz: “BİR İNSANIN BİR DURUŞUNUN OLMASI LAZIM”

Yayınlandı

-

İsmail Yaşar Oğuz: "BİR İNSANIN BİR DURUŞUNUN OLMASI LAZIM"Her hafta Cuma günü Kampus FM’de Gülşah Baruk’un konuğu olan ÇOMÜ Hukuk Müşaviri Avukat İsmail Yaşar Oğuz geçtiğimiz programda, Kepez Belediye Başkanı Ömer Faruk Mutan’ın basına yansıyan demeçlerini değerlendirdi.

Daha önce kamuoyu gündemine de yansıyan Kepez Belediyesinin kat artışı verdiği inşaatlardan para alındığını, 4,5 yıldır Kepez’e hiçbir yatırımın gelmediği gibi birçok konuda değerlendirmede bulundu. Gülşah Baruk’un gündeme ilişkin sorularını yanıtlayan Oğuz, yeni bir tartışma ortamı yaratmak istemediğini söyleyerek, Kepezde yaşayan bir vatandaş olarak değerlendirmede bulunmanın doğru olacağını söyledi.

İsmail Yaşar Oğuz “Sayın Mutan’ın tarzı bu. Fakat bugünkü gazetede bir şey dikkatimi çekti. Başlık ise şu; “Dinime küfreden Müslüman Olsa”. Şöyle bir okuduğunuzda Ak parti belediye başkanı Ülkü Ay’a diyorlar ki; ‘’Ülkü beyin partisinde belde başkanlığı yapan ağabeyleri, Ülkü beyin doğru yol, ANAP, CHP’yi gezip en son AKP’ye geldiğini bilmiyor mu?’’ diyor ve ardından hakaretlerine devam ediyor. O kısma ise girmeyelim.”

“Dinime küfreden Müslüman olsa sözü kendi yaptığının eleştirilmesine rağmen eleştiren kişinin de aynı şeyi yapması anlamında kullanılır. Yerinde kullanıldığında doğru bir sözdür bu. 1984’te Sayın Mutan ANAP’tan bel. Baş. Adayı oldu. 1999’da DSP’den aday oldu. 2004’te YTP’den aday oldu. Tabi bugün YTP diye bir partide yok. 2009’da CHP’den aday oldu. 2014’te ise nereden aday olacağını bilmiyoruz.”

BİR İNSANIN BİR DURUŞUNUN OLMASI LAZIM

“Dolayısıyla şunu söylemek istiyorum: ‘’Bir insanın bir duruşunun olması lazım. Kendi yaptığı şeyi görmeden başkasını eleştirmemesi lazım. Herkesin geçmişte farklı siyasi tecrübeleri olmuş olabilir. Tabi ben bunları söylerken Ülkü Ay’ın savunucusu olduğum anlamı çıkmasın. Nitekim kendiside bu konuda cevabı verir. Ben buradaki yaman çelişkiye dikkat çekmek anlamında bu bilgileri verdim.”

MUTAN KAVGA ETMEYİ VE ÇATIŞMA ORTAMINI SEVİYOR

“Sayın Mutan kişi ve kurumlarla kavga etmeyi ve çatışma ortamını seviyor. Bir polemik konusu oluşturmak içinde basın toplantısı yapmış. Bir dönem basın toplantılarını aylık olarak yapmasıyla birlikte uzun süredir sesi çıkmıyordu. Sayın milletvekili Mehmet Daniş’in vatandaşları ziyaret etti ve bu bağlamda dert dinledi. Zaten milletvekilleri dönem dönem bunu yaparlar. Örnekleri çoğaltabiliriz. Yaz döneminde milletvekillerinin parti teşkilatlarıyla beraber en sık yaptığı şeydir bu. Sayın Mutan gayet normal olan bu olayı bir polemik konusu haline getirmeyi başardı.”

“Ben şimdi burada çirkin bir üslup hakaret vs. tarzda konuşmayacağım. Bu tarzın artık prim yapmayacağına inanıyorum. Ancak burada bir eleştiri var. Huzurevi yapmak istiyoruz bize izin vermiyorlar, ulaştırma bakanlığı limanla ilgili ağaçları sökün dediğini vs. söyleyerek bunların üzerinden vuruyor. Bir belediye başkanı bulunduğu beldeye yatırım getirecek. Bu ise kurum ve kişilerle kavga ederek gerçekleştirilemez. Siyasi görüşü ne olursa olsun bir belediye başkanı Kentine hizmet edecek. Onun muhatabı milletvekili değil. İktidar partisi milletvekili ile kavga etmenin hiçbir anlamı yok. Burada hangi partinin olduğunun önemi yok. Ben ilkesel anlamda söylüyorum.”

SEÇİM BİTTİĞİNDE ARTIK SİZ O KENTİN BELEDİYE BAŞKANISINIZ

“Belediye başkanı biraz önce Ülgür Gökhan’la ilgili de söylemiştim. Oda şuydu: ‘’Seçim bittiğinde artık siz o kentin belediye Başkanısınız. Size oy vereninde vermeyeninde belediye başkanısınız. Dolayısıyla siz kavga ederek bu hizmeti gerçekleştiremezsiniz. Hatırlatmak için söylüyorum. Üniversite hastanesini benim dönemimde Kepez’e kazandırdık. Sahil Güv. Komutanlığı’nı askerlerin darbe planı yaptığı, askerlerin AK Parti ile arasının hiç iyi olmadığı bir dönem, AK Parti iktidarına hep kuşku ile baktıkları bir dönemde biz bu komutanlığa lojman yeri verdik ve Sahil Güv. Komutanlığı’nı Eceabat’tan Kepez’e getirdik. Belki de Türkiye’nin hiçbir yerinde görülmemiş şekilde Sosyal Güvenlik Kurumu’nu il merkezine değil beldeye (Kepez’e) getirdik. Diş hastanesinin yerini verdik. Fakat bu diş hastanesinin inşaatı bizden sonraki dönemde yapıldı.”

MUTAN DÖNEMİNDE HİÇBİR YATIRIM OLMADI

“Şimdi baktığımızda yerel seçimlerden bugüne 4,5 yıl geçmiş fakat bu sürede bir devlet bir hükümet yatırımı olmadığı gibi özel yatırımlarda da sıkıntılar var. Mesela bu söyleyeceğim şeyi duyuyoruz. ‘’Adam inşaat yapacak ve para isteniyor. Kat artışı verdik sana, sen de şu kadar para vereceksin diyorlar. Bu durum basına da yansıdı ve meclis toplantısında da ‘’verecek’’ dedi. Diyeceğim o ki; Yatırımın önünde bir fren mekanizması gören belediye Başkanı olmaz. Dolayısıyla ben sayın milletvekilinin bu açıklamalara cevap vereceğini sanmıyorum.”

“HASTANE BUGÜNKÜ KEPEZ’İN BÜYÜMESİNİN EN BAŞLICA SEBEBİDİR”

“Ama şunu görüyoruz. Ben kepezde esnafla görüşüyorum. Bana hep şunu soruyorlar: ‘’Başkan hastane gidiyor mu?’’. Diyorum ki hastane gitti. Yani burada sorulan şu: ‘’Üniversite hastanesi Kepezden gidecek mi gitmeyecek mi?’’ Çünkü Hastane bugünkü Kepezin büyümesinin en başlıca sebebidir. Bugün bu hastanede 700 personel çalışıyor. Bunların çoğu da yürüyüş mesafesinde evlerine gitmeleri için kepezde oturuyor.”

“HASTANEYİ ÇIKARIRSANIZ, KEPEZ HAYALET ŞEHRE DÖNÜŞECEK”

“Orada dün duyduğum bir şeyden bahsedeceğim. 5000 liraya aşağı yukarı 100 metrekare büyüklüğünde bir dükkân var. Hadi varsayalım bodrumu da olsun 200 metrekare. 5000 lira vermiş adam yer sahibi ise kira için 6000 lira istemiş. Atatürk caddesindeki bir dükkândan bahsediyoruz ve tam 6000 lira. 5000 lirada veriliyor. Yani böyle bir kent merkezi haline gelmiş. Eğer kepezde hastaneyi çıkarırsanız orası bir hayalet şehre dönüşecek. Dolayısıyla esnaf biraz da bilmediği için bir korku içerisinde şu an.”

“Yanlış biliyor esnaf. Sen üniversiteyle kavga etmişsin üniversite senden yer istemiş vermemişsin, açıkçası bana da vermeme gerekçesi baştan çok mantıklı geldi. Çünkü ‘’burası kent meydanı ve ben kent meydanı olacak yere burayı vermiyorum.’’ Tarzında ifadeleri tasvip etmem mümkün değil. Yani ‘’hastane Kepezin bağrına saplanmış bir hançerdir’’ ifadesi çok çirkin bir ifade. Bugün baktığınız zaman hastane kepezin kalbidir. Ama tıp fakültesi binasının temeli atıldı ihalesi de yapıldı, herhalde 2-3 yıl içerisinde kepezdeki hastane Terzioğlu yerleşkesine geliyor tarzı ifadeler var. Ben üzülüyorum. Çünkü ben hastanenin Kepeze gelmesi için çok çalıştım, çok emeğim var. Hep söylediğim bir şey var: ‘’Kepez’in bugünkü kadar büyümesinde hastane birinci etkendir. En büyük role sahiptir.’’ Şimdi siz üniversiteyle kavga ederek böyle büyük bir yatırımı kaçırıyorsunuz. DSİ ile kavga etmişsiniz, koordineli olarak çalışmamışsınız ve oradan ihtar yiyerek mahkemelik olmuşsunuz. İnsanlara hakaret edip bağırmışsınız. Tüm bunlardan sonrada kalkıp ‘’bana huzurevi yaptırmıyorlar’’ diyorsunuz.”

“KEPEZİN AKCİĞERLERİ OLAN ÇAMLIĞI ÇÖPLÜĞE DÖNÜŞTÜRMÜŞÜNÜZ”

“Kepezin akciğerleri olan çamlığı ‘’bana vermiyorlar’’  gerekçesiyle çöplüğe döndürmüşsünüz. Maliye hazinesi ile kavga ediyorsunuz.  Yani neredeyse kavga edecek birini bulamazsa gölgesiyle kavga edecek bir yapıya sahipsiniz.  Tüm bunları yapıp ardından da normal olarak yapılan olağan siyasi ziyaretlerden nasıl bir rant sağlarım düşüncesiyle sağa sola saldıracaksınız. İşte bunlar hoş şeyler değil. Kepeze hiç bir faydası yok bunların. Dolayısıyla bu yapılan seçime endeksli taraftarlara yönelik olarak yapılan taraftarların safları sıklaştırması için yapılan bir basın toplantısı ve bir açıklama niteliğindedir. Ama altını çizerek söylüyorum. Bu açıklamaların Kepeze hiçbir faydası yoktur. Bugüne kadar olmamıştır ve bundan sonrada olmayacaktır. Yazık diyorum başka hiçbir şey demiyorum.”

Objektif Gazetesi

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

ÇOK OKUNANLAR

Exit mobile version