Bizimle İletişime Geçin

Genel

Karanlık Çağlara Doğru

Yayınlandı

-

Önceki yazılarımızda Troia’nın özellikle Homeros Troiası olarak adlandırılan dönemin (Troia VI-VII), Anadolu karakterli bir kent olduğunu belirtmiştik. Bu dönemde yaşanan siyasi olaylarla ilgili Troia’dan çıkan yazılı belgeler olmasa da, o dönemin süper gücü olarak kabul edilen Hittit’in başkentindeki arşiv metinleri, Troia’nın (Wilusa)’nın siyasi konumu ve yaşadığı çalkantıları daha net bir şekilde anlatıyor. M.Ö. 1400’lerden itibaren hem Anadolu, hem Ege, hem de Mısır ve çevresindeki büyük siyasi krizler ve güç savaşları ortaya çıkıyor. Bu dönemde farklı bölgelerde küçük savaşların yapıldığını görüyoruz. Yani yavaş yavaş tüm Akdeniz havzası büyük bir krize doğru gidiyor. Arşiv metinlerinde dönemin siyasi olaylarını sıraladığımızda sanki Troia Savaşı, tüm bu krizlerin sonu gibi gözüküyor. Troia Savaşı ile birlikte süper güçler Hitit, Miken, Mısır çöküyor ve Anadolu ile Ege Bölgesi’nde yeni bir çağ, Karanlık Çağlar başlıyor. Arkeolojik terminolojide bu dönem yazının kullanılmadığı, teknik ve ticaretin dibe vurduğu 400 yıllık bir süreci anlatmak için kullanılıyor.

Gelin İmparatorlukların ve görkemli kentlerin bitişlerinin başladığı M.Ö. 1200’lerde Troia ile ilgili siyasi olayları dönemin belgeleriyle anlamaya çalışalım:

Özellikle M.Ö. 1280’lerde Wilusa (Troia) kralı Alaksandu (İlyada destanındaki Alaksandros/Paris) ile Hitit büyük kralı Muwatalli arasında antlaşma Troia’nın bir beyilk kenti olmasını sağlar.  Alaksandu antlaşmasında Hitit-Wilusa ilişkisinin yanısıra Wilusa ile ilgili başka bilgiler de söz konusu:

Eskiden  atam Labarna, Arzawa ülkerinin tamanı  ve Wilusa ülkesi ile savaşmıştı. Ve onları köle yap(mış)tı. Sonradan Arzawa ülkesi tekrar düşman oldu. Ve Wilusa ülkesini Hatti ülkesinden ayırdı Fakat mesele uzun zaman(dı bilinmektedir) Hangi kraldan olduğunu (bilmiyorum). (Ve) Wilusa ülkesi, Hatti ülkesinden ayrıldığında, Hatti ülkesi kralları onun halkı ile gerçekten barış içinde idiler. (Ve) onlar (elçilerini (düzenli olarak) onlara gönderdi. Antlaşma M.Ö. 1280’lerde yapıldığına göre, Hattusa ile Wilusa arasındaki dostluk ilişkileri en azından 140 yıldır sürmektedir. Antlaşmanın 2. paragrafındaki … eskiden benim atam, labarna… labarna ünvanı Hitit tarihinde M.Ö. 1600’den önceki dönemi anlatmaktadır. Buradan yola çıkacak olursak Alaksandu Antlaşması’nın yapıldığı dönemde Hitit-Wilusa dostluk ilişkisi en az 320 yıllıktır.

– Antlaşmanın bir başka yerinde Hitit kralı Muwattali, …Ve (Arzawa) ülkesi (bir kez daha savaşa başladığında), büyükbabam Suppiluliuma geldi ve (Arzawa ülkesini yendi). (Wilusa) ülkesi kralı Kukkuni (onunla barış içinde idi). Ve o, ona karşı gelmedi..- der. Belki bir olasılıkla bu isim de bir izini Homeros destanlarındaki bulunabilir. Homeros İlyada Destanı’nda savaşın erken evrelerinde Akhilleus tarafından öldürülen Troialı  büyük kahraman Kyknos’dan söz eder.

-Antlaşmanın 19. paragrafında ise …Üstelik sen Alaksandu için yaptığım bu tableti, her yıl üç kez senin huzurunde okusunlar… maddesi vardır. Bu bize Alaksandu’nun unutkan bir kral olduğunu değil de,  antlaşmanın aktuel kalması için böyle bir yola başvurulduğunu ve Wilusa’da yazılı belgelerin korunduğu bir arşivin olduğunu göstermektedir. Korfmann kazılarında 1995 yılında bulunan ve üstünde yazıcı ve karısının isminin olduğu Luwice mühür bize pekçok şeyi açıklamaktadır. Wilusa’da maalesef tablet arşivi bulunmadı, ama bunun pekçok nedeni olabilir: Yazılı belgeler Son Tunç Çağı batığı Kaş-Uluburun’dan da bildiğimiz gibi ahşap ya da deri gibi kolayca yok alabilen malzemeler üzerine yazılmış olabilir, arşiv yangın geçirmemiş olabilir, çünkü sadece yanarak sertleşen tabletler günümüze ulaşabilmiştir; ya da Wilusa’nın merkezindeki arşivin olduğu merkezi saraylar özellikle Hellenistik ve Roma Dönemi’nde tapınak yapımı için tahrip edilmiş olabilir.

Başkaldırıcı ve saldırgan Pijamaradu’nun III. Hattusilis’nin döneminde, yani yaklaşık M.Ö. 13. yüzyılın ortalarında aktif olduğunu bilmekteyiz. Lykia’da huzursuzluklara neden olur; bunun üzerine Lykialılar Hattusuli ve Tawaglawa isimli birine başvururlar. Tawaglawa, Ahhijawa krallarının kardeşlerinden biridir. İsmini Grekçedeki “gerçekten şanlı şöhretli” anlamına gelen  Etewoklewes’e denk düşmektedir. Bunun üzerine Hattusili, Pijamaradu’ya Milet’e kadar takip eder. Pijamaradu bir gemiyle Ahhijawa bölgesine kaçar. Bunun üzerine Hattusili, ismini maalesef korunagelmemiş o zamanki Ahhijawa kralına uzun bir mektup yazar ve olup bitenler konusunda şikayetçi olur. Bu mektubun bir yerinde oldukça ilginç bilgiler yer almakta: Hitit kralı, Ahhijawa kralına, Pijamaradu’ya yazıp bazı şeyleri iletmesini rica eder: “ Hitit kralı ve beni birbirine düşman eden Wilusa konusunda anlaşamamıştık ama artık aramızda bir sorun yok. İkimiz arasında çıkacak bir savaş doğru olmaz”. Bundan şu sonucu çıkartabiliyoruz: Ahhijawa ve Hititler arasında Wilusa konusunda tartışmalar olur. Gerçek bir savaş değildir; bu nedenle de kentin tahrip edilmediği kesindir.

Ahhijawa ve Wilusa arasındaki krizler daha sonraki kral IV. Tudhalija döneminde de (yaklaşık M.Ö. 1237- 1209) devam eder. Tarhunarada isimli bir başka asi, Ahhijawa’nın da desteği ile Wilusa’nın güneyindeki ırmak bölgesini zapt eder. Bunun üzerine harekete geçen Tudhaliya, Tarhunaradu’yu etkisiz hale getirir. Wilusa’nın bu dönemdeki kralı Walmu, nedenini bilmediğimiz bir olay yüzünden –Ahhijawa’nın rol oynadığı?- hükümdarlığını yitirince, Tudhalija duruma müdahale eder ve Walmu yeniden Wilusa’da hükümdar olur. Wilusa ve Hititlerin, Ahhijawa olan ilişkileri oldukça kötü ve gerigin bir döneme girer. Tudhalija’nın Amurru devletiyle (Kuzey Suriye) yaptığı antlaşmada, Hitit krallarıyla eşit olan kralları sayarken … Ve benimle eşit olan krallar Mısır ülkesi kralı, Babil ülkesi kralı, Asur ülkesi kralı ve Ahhijawa ülkesi kralıdır…diye buyurur, ancak en son yazılan Ahhijawa isminin üstü çizilir ve birkaç satır aşağıda ise … Ahhijawa ülkesinin hiçbir gemisi ona (Asur kralına, Amurru’ya gitmesin.. diye buyurur.

Bundan sonra Hitit metinlerde Wilusa konusunda başka bir bilgi yoktur. Kronolojik olarak Troia’da bir savaşla  tahrip edilen VIi (VIIa) yani M.Ö. 1180’lerdeyiz. İşte tam bu yıllarda da Hattusa yerle bir olur. Tarihsel olayların nasıl devam ettiği konusunda elimizde hiçbir bilgi yok, ancak Son Tunç Çağı’nda Anadolu ve Akdeniz ve Ege’deki siyasi coğrafyanın nasıl olduğu konusunda elimizde çok kesin bilgiler var: M.Ö. 1400’lerden itibaren Ahhijawa İmparatorluğu sürekli Anadolu’nun batısını ve özellikle de güneydeki Minosluların kruduğu Mileti  kontrolü altına almak istemektedirler. Belirli bir döneme kadar Batı Anadolu devletleriyle dostluk ilişkileri içinde yaşarlar ancak; özellikle M.Ö. 13. yüzyıldan itibaren Batı kıyısına saldırılar başlar ve esir alınan çok sayıda kadın köle olarak Grek yurduna götürülür. Bu olaylar sırasında birkaç kez Wilusa bu tartışmaların içine girer. Wilusa’ya yapılmış büyük bir saldırıyı metinlerden ispatlayamasak da, böyle bir saldırının gerçekleşmiş olması büyük bir olasılıklı gibi gözükmekte. Acaba Hattusa’nın yıkılması, böyle bir saldırı için Troia düşmanlarını cesaretlendirmiş olabilir mi? Bilemiyoruz, göreli kronoloji bize henüz kesin bilgiler verememekte.

Kesin olarak bildiklerimiz ise Troia Savaşı dönemine denk gelen bir tarihte, M.Ö. 1180’de Troia yakıların tahrip edilir; yine aynı yıllarda Hititlerin başkenti Hattuşa yakılarak yok edilir; Grek yurudnun merkezi kentleri Thebe, Pylos ve Miken’nin  kaderi de aynıdr. Tüm bunlar Anadolu ve Akdeniz Bölgesi’nin içine gireceği Karanlık Çağları haber vermektedir.

Karanlık Çağlar konusuna ele almaya devam edeceğiz.

Okumaya Devam Et
Yorum Yapmak İçin Tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

Genel

Cumhurbaşkanı Erdoğan: 25 bin öğretmen ataması sürecini başlatıyoruz

Yayınlandı

-

Yayımlayan

Kritik Kabine toplantısının ardından kameralar karşısına geçen Cumhurbaşkanı Erdoğan, öğretmenlere müjdeyi verdi. Erdoğan, “10 bini Milli Eğitim Akademisi’ne olmak üzere, 25 bin yeni öğretmen ataması sürecini başlatıyoruz.” dedi.

“25 BİN YENİ ÖĞRETMEN ATAMASI YAPACAĞIZ”

Erdoğan’ın açıklamalarından en dikkat çekeni öğretmen atamaları oldu. Binlerce öğretmene müjdeyi veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “10 bini Milli Eğitim Akademisi’ne olmak üzere toplam 25 bin yeni öğretmen ataması sürecini başlattığımızın müjdesini bugün gençlerimizle paylaşmak istiyorum. Milli Eğitim Bakanlığımız kapsamlı bilgilendirmeyi önümüzdeki dönemlerde yapacak.” dedi.

Okumaya Devam Et

Genel

İŞKUR Gençlik Programı Kura Sonuçları ve Başvuru Şartları

Yayınlandı

-

Yayımlayan

Üniversiteden yapılan açıklama şöyle:

27 Şubat 2025 Perşembe günü saat 10.00’da Çanakkale Şehitleri Yerleşkesi İÇDAŞ Kara Yusuf Kongre Merkezi Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen İŞKUR Gençlik Programı Noter Kurasında ismi açıklanan öğrencilerin başvuru için hazırlamaları gereken evraklar aşağıda belirtilmiştir.

1. Kimlik Belgesi Fotokopisi

2. Adli Sicil Kaydı

3. Banka Hesap Numarası

4. Barkodlu SGK Hizmet Dökümü Listesi (Kendi ve aynı hanede yaşayan ve öğrenci olmayan 18 yaş üstü herkes için)

5. İkametgah Belgesi; kendi için, aileyle aynı ikamette ise aynı hanede ikamet edenleri gösteren Safahatli Nüfus Kayıt Belgesi

6. Aynı hanede bulunan çalışan kişilere ait maaş bordrosu (onaylı, imzalı)

Kişilerin tüm belgeleri 05 Mart 2025 Çarşamba günü 16.00’a kadar Rektörlük Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanlığına şahsen elden teslim etmeleri gerekmektedir.

Hane Gelir Kontrolünün Yapılması: Başvuru tarihindeki Adres Kayıt Sistemi (AKS)’ne göre aynı adreste ikamet edenlerin, programa başlangıç tarihi dikkate alınarak ulaşılabilen en yakın döneme ait gelir getirici bir işte çalışma sonucu elde ettikleri aylık toplam kazançlarının asgari ücret tespit komisyonu tarafından belirlenen bir aylık asgari ücretin net tutarının üç (3) katını aşması halinde söz konusu adreste ikamet eden öğrenciler programa katılamaz.

Bu şart Genelge’nin 9 uncu maddesinin ikinci fıkrası (Programdan ayrılan ya da ilişiği kesilen katılımcının yerine; yedek listeden, yedek listeden boş kontenjanın karşılanamaması halinde ise Yönetmelik ile belirlenen başvuru ve katılım şartları ve bu Genelgenin 8 inci maddesinin birinci ve ikinci fıkrasında belirtilen şartları sağlayan Kuruma kayıtlı kişiler arasından ilana çıkılmadan yeni katılımcılar dâhil edilebilir. Kuruma kayıtlı kişiler arasından programa katılımcı eklenmesi halinde başvuran listesine geri dönülemez.) kapsamında programa eklenecek öğrenciler için de aranır.

AKS’ye göre yerleşim yeri adresi veya diğer adres bilgisi yurtlar ve sığınma evleri ve benzeri toplu yaşam alanları olanlar ile 08/03/2012 tarihli ve 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun kapsamında kimlik bilgileri gizlenenler için hane gelir şartı aranmaz.

Not: Tüm belgeler kontrol edildikten sonra Başvurusu kabul edilenler 10 Mart 2025 tarihi itibariyle işe başlatılacaktır. Başvurusu kabul edilmeyen öğrencilerin yerine yedek listeden öğrenciler seçilecektir. Yedek liste ilan edildikten sonra belirlenecek tarihte işe başlama gerçekleştirilecektir.

 

Okumaya Devam Et

Genel

Trakya Kariyer Fuarı 2025’in Açılışı Gerçekleşti

Yayınlandı

-

Yayımlayan

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) ev sahipliğinde, Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisi destekleriyle “Geçmişin İzinde Geleceğini Keşfet” mottosuyla düzenlenen 2025 Trakya Kariyer Fuarı’nın (TRAKYAKAF) açılışı, İÇDAŞ Kongre Merkezi’nde gerçekleşti.

Marmara Bölgesinin en büyük kariyer fuar organizasyonu olarak dikkat çeken 2025 TRAKYAKAF’ın açılış törenine; Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Lütfihak Alpkan, Çanakkale Valisi Doç. Dr. Ömer Toraman, Balıkesir Valisi İsmail Ustaoğlu, Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisi Başkan Danışmanı Doç. Dr. Sinan Keskin, Adalet ve Kalkınma Partisi Çanakkale Milletvekili Ayhan Gider, Cumhuriyet Halk Partisi Çanakkale Milletvekili İsmet Güneşhan, İYİ Parti Çanakkale Milletvekili Rıdvan Uz, Çanakkale 2. Kolordu Komutanı Tümgeneral Rasim Yaldız, Çanakkale Boğaz ve Garnizon Komutanı Tuğamiral Mustafa Biçen, Çanakkale Belediye Başkanı Muharrem Erkek, Kırklareli Belediye Başkanı Derya Bulut, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. R. Cüneyt Erenoğlu, Trakya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Hatipler, Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mümin Şahin, Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İsmail Boz, Kırklareli Üniversitesi Rektör Vekili Prof. Dr. Raif Cergibozan, Çanakkale Cumhuriyet Başsavcısı Altuğ Kürşat Şahin, Edirne Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Çakmak,  Çanakkale Adalet Komisyonu Başkanı Eray Doğan, Çanakkale İdare Mahkemesi Başkanı Ahmet Özkan, Çanakkale Baro Başkanı Av. Ardahan Dikme, Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir, Çanakkale protokolü, kurum ve kuruluş müdürleri,  siyasi parti ve STK temsilcileri, ÇOMÜ’nün akademik, idari yöneticileri ile personel ve öğrenciler katıldı.

Saygı duruşu ve İstiklal Marşının okunmasıyla başlayan tören; ÇOMÜ Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesi Senfoni Orkestrası’nın müzik dinletisinin ardından ÇOMÜ ve TRAKYAKAF 2025’in tanıtım filmlerinin izlenmesi ile devam etti.

ÇOMÜ Rektörü Prof. Dr. R. Cüneyt Erenoğlu açılış konuşmasında,  TRAKYAKAF 2025’in öğrencilerimizin ve mezunlarımızın sektörden temsilciler ile buluşması için çok önemli bir fuar olduğunun altını çizerek şunları söyledi:

Türkiye’nin Geleceğini Şekillendirecek Büyük Bir Buluşmaya Tanıklık Ediyoruz

Bugün burada, gençlerimizin kariyer planlamalarına yön vermek, onları iş dünyasıyla buluşturmak ve istihdam olanaklarını artırmak için bir araya gelmiş bulunuyoruz. Kariyer planlaması, bireyin sadece mesleki bir yol haritası çizmesi değil, aynı zamanda kendi potansiyelini keşfetmesi ve ülkesine, insanlığa katkı sağlayacak bir misyona sahip olması anlamına gelir. Bugün burada, yalnızca iş arayan gençler ile işverenleri bir araya getirmiyoruz; aynı zamanda Türkiye’nin geleceğini şekillendirecek büyük bir buluşmaya tanıklık etmekteyiz.

Uygulamalı Eğitim Modelleriyle, Öğrencilerimizi Sektöre Hazırlıyoruz  

İçinde bulunduğumuz çağda; bilginin hızla üretildiği, teknolojik dönüşümün toplumsal yapıları yeniden şekillendirdiği ve iş gücü piyasalarının sürekli evrildiği bir süreçten geçmektedir. Yapay zekâ, büyük veri, dijital dönüşüm ve otomasyon gibi yenilikler, mesleklerin doğasını değiştirirken, iş dünyasında başarılı olmanın en önemli unsurlarını da belirlemektedir. Artık yalnızca diploma sahibi olmak değil, sürekli öğrenmeye açık olmak, yenilikçi düşünebilmek, analitik becerilere sahip olmak ve etik değerleri güçlü bir şekilde benimsemek bireyleri öne çıkaran temel unsurlar haline gelmiştir. Bu noktada, devletimizin ulusal ve bölgesel hedefleri doğrultusunda üniversitelerin rolü her zamankinden daha kritik hale gelmiştir. Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi olarak, öğrencilerimizin yalnızca akademik bilgiyle donanmasını değil, aynı zamanda uygulamalı eğitim modelleriyle sektörel deneyim kazanmalarını, girişimcilik ekosistemine dahil olmalarını ve yenilikçi projeler geliştirmelerini teşvik etmekteyiz. Çünkü biliyoruz ki, çağın gerekliliklerine uygun nitelikli insan kaynağı yetiştirmek, yalnızca bireylerin değil, toplumların refahını artıran en önemli unsurdur. Bugün burada bulunan kamu kurumları, özel sektör temsilcileri ve sivil toplum kuruluşları, sadece birer işveren değil, aynı zamanda geleceğin yeteneklerini keşfetmek, onları yönlendirmek ve onlara yatırım yapmak isteyen kıymetli paydaşlarımızdır. Bu fuar vesilesiyle öğrencilerimizin, sektördeki profesyonellerle doğrudan temas kurarak kariyerlerini inşa etmelerine katkı sağlayacak olmaktan büyük bir memnuniyet duyuyoruz.

Bu Fuara Katılmak, Milletimizin Geçmişinden İlham Alarak Geleceğe Yön Vermek Demektir

Kıymetli katılımcılar, Çanakkale, tarihin en büyük mücadelelerinden birine sahne olmuş ve “Çanakkale Geçilmez” ruhuyla direnişin, fedakârlığın ve zaferin sembolü haline gelmiş kutsal bir toprak parçasıdır. Bugün burada bulunmak, sadece bir kariyer fuarına katılmak değil, aynı zamanda milletimizin geçmişinden ilham alarak geleceğe yön vermek anlamına da gelmektedir. Unutmayalım ki, başarıya ulaşmanın yolu, kararlılıkla ve azimle çalışmaktan geçer. Her bir gencimizin kendi alanında en iyi olmak için mücadele etmesi, hem bireysel hem de toplumsal kalkınmamız için büyük önem arz etmektedir.

Rektör Erenoğlu, konuşmasının sonunda,  başta Trakya Kariyer Fuarı’nın düzenlenmesine öncülük eden Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisi’ne, Çanakkale Valisi Ömer Toraman’a ve emeği geçen herkese teşekkür etti.

Protokol konuşmaları sırasıyla; Çanakkale İYİ Parti Milletvekili Rıdvan Uz, CHP Milletvekili İsmet Güneşhan, Çanakkale Belediye Başkanı Muharrem Erkek, Çanakkale Valisi Doç. Dr. Ömer Toraman ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Lütfihak Alpkan tarafından gerçekleştirildi.

Çanakkale İYİ Parti Milletvekili Rıdvan Uz, “Böyle bir organizasyonda gençlerimizi bir araya getiren başta ÇOMÜ Rektörlüğüne, Çanakkale Valiliğine ve tüm emeği geçenlere teşekkür ederek, “Bu vatanı bizlere emanet eden tüm şehitlerin önünde saygıyla eğiliyorum” dedi ve TRAKYAKAF 2025’in öğrenciler, mezunlar ve bölge için önemine değindi.

CHP Milletvekili İsmet Güneşhan, fuarın düzenlenmesinde emeği geçen herkese çok teşekkür ederek, “Gençlerimiz salonu doldurmuş. Bunu görmek beni çok mutlu etti ve geleceğe umutla bakmamı sağladı. Gençlerimizin geleceğe yönelik kariyer planlamasında fuar büyük katkı sağlayacak. Gençlerimiz geleceğimizin teminatı” dedi.

“TRAKYAKAF 2025 eminim ki özellikle gençlerimizin geleceğe sağlam adımlarla yürümesine önemli bir katkı sağlayacak. Ayrıca bölgemizin kalkınmasına, istihdamına da ciddi katkılar sağlayacağına yürekten inanıyorum” diyen Çanakkale Belediye Başkanı Muharrem Erkek, Çanakkale’nin tarihi, kültürel değerleriyle ve müstesna coğrafyası ile çok özel bir yer olduğunun altını çizerek “Çanakkale bir üniversite, bir öğrenci kenti. Aynı zamanda sanayi ve teknoloji potansiyeli yüksek bir kent. Onun için Üniversitemiz kentimiz için çok önemli. Bu bağlamda yerel yönetim olarak Üniversitemiz ve iş dünyası ile ilişkileri çok önemsiyoruz” dedi.

Çanakkale Valisi Doç. Dr. Ömer Toraman, “Çanakkale olarak TRAKYAKAF 2025’e ev sahipliği yapmanın gururunu yaşıyoruz. Bizden önce bu fuarı yapmış olan illerimizden de destek alarak bu sene Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Rektörünün ve çalışma arkadaşlarının yoğun gayreti ile bu fuarı sizler için hazırlamış bulunuyoruz. Bütün bu hazırlık ve telaş gençlerimiz için. Her biriniz birbirinizden farklısınız ve her birinizin yetenekleri birbirinden farklı. Gençlerimize inanıyor ve güveniyoruz. Amacımız yetenekleriniz doğrultusunda ülkemizin kamu, özel sektörünü ve sivil toplum alanını iyi tanımanızı sağlamak ve etkileşim içerinde olmanızı sağlamak. Bu sayede kendinize özellikle mezuniyet sonrası bir hayat çizgisi oluşturmanız. Doğru adımlar atabilmeniz ve doğru tercihler yapabilmeniz. Bütün bu çaba ve bu telaş bunun için. Sevgili gençler Türkiye son dönemlerde istikrarlı bir şekilde büyüyen nadir ekonomilerden birine sahip. Bu büyümü nüfus artışı göz önüne alındığında çok daha kıymetli. Öte yandan bu büyüyen ekonomi sayesinde işsizlik oranı düşüyor. Bu da çok önemli veri. Bunu sağlayan en önemli faktör de Türkiye’nin dinamik özel sektörü. Bu fuar, işte bu istihdam alanında gençler ile özel sektörü bir araya getiren bir vesile olduğunu düşünüyoruz. Bu fuarın organizasyonunda Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisimizin çok önemli desteği ve emeği var. Yurt satında bu fuarları organize ediyorlar. Kendilerine teşekkür ediyoruz. TRAKYAKAF 2025’te emeği geçen her kese teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Lütfihak Alpkan ise “Bu kariyer fuarları Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisimizin organize ettiği çok önemli bir etkinlik ve geleneksel hale geldi. Bu bağlamda gençlerimizin bu etkinliğe ilgi göstermesi ve özellikle işverenlerle buluşmaları çok önemli bir fırsat. Özellikle bu organizasyona destek veren işverenlere de çok teşekkür ediyorum. Ben bu vesileyle Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ve İŞKUR olarak gençlerimize verdiğimiz hizmetlerden de bahsetmek istiyorum. Özellikle gençlerimizi İŞKUR Gençlik Portalına davet ediyorum. Hakikaten bu sene Cumhurbaşkanımızın vizyonu ve İŞKUR’un organizasyonunda İŞKUR Gençlik Programı üniversitelerde bir uygulamalı eğitim programı vesilesiyle bu dönem 100 bin önümüzdeki dönem 200 bin ve 5 yılın toplamında 1 Milyon öğrenciyi iş hayatına hazırlamak konusunda büyük bir fırsat sunuyor. Bu bağlamda hem üniversite hayatında staj, İŞKUR Gençlik Programı ve diğer programlar vesilesiyle mezun olmadan önce iş hayatına hazırlanmak çok önemli. Aynı zamanda mesleki ve teknik bilgilerimizi hem teorik hem de pratik bilgileri en iyi şekilde öğrenmeye çalışmak çok önemli.” diyerek bunun önemli bir çalışma disiplini gerektirdiğini kaydetti.

Protokol konuşmalarının ardından fuara destek veren ana sponsorlar arasında yer alan Doğanlar Holding Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Davut Doğan, Golteks Petrol ve Kimya Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Kaplan, Kale Grubu’ndan Genel Müdür Süleyman Soysal, İÇDAŞ Çelik Enerji Tersane ve Ulaşım Sanayi adına Zeynep Aslan ve Çanakkale Bahçeşehir Koleji adına Emine Yıldız’a plaket takdim edildi. Ayrıca fuara katkı sunan kurum ve kuruluşların temsilcilerine plaket takdimi gerçekleştirildi. Açılış kurdelesinin kesilmesinin ardından Rektör Erenoğlu ve protokol üyeleri stantları gezdi.

Okumaya Devam Et

ÇOK OKUNANLAR