BİRİM HABERLERİ

Yücel Acer:”ÇOMÜ’de padişahlık dönemi bitti”

Yayınlandı

-

46546547Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Rektörü Prof. Dr.Yücel Acer, görevde olduğu bir aylık sürecin en önemli gündem maddelerinden bir tanesi de Çanakkale ve üniversite ilişkileri olduğunu söyledi. Göreve Geldikten sonra ilk röportajını Aynalı Pazar’a veren Rektör Yücel Acer, kamuoyunda çok konuşulacak açıklamalar yaptı. Üniversitede yeni dönem başlıyor. Kent ile kavga eden değil, kent ile birlikte hareket eden üniversite olacak. Rektörün padişah gibi karar verdiği üniversite değil, her bolümün kendi stratejisini oluşturduğu üniversitedeki bireylerin karar mekanizmalarının içinde olacağı bir üniversite geliyor…

Her bölüm kendi stratejisini kendi belirleyecek

Tüm bunlardan daha da önemlisi biz hocalarımızın proje yapma kültürünü geliştirmeye çalışacağız demiştik; ilk etapta proje destek biriminin elemanlarını oluşturdum bu bir ay içerisinde. Bu ekip hocalarımızın proje destekleri, proje yazma üzerine çalışmalar yapmaya başladılar. Önümüzdeki aylarda hocalarımıza proje desteği bulma ve proje yazma konularında teknik destek verebilecek seviyeye gelecekler. Kendi bütçe imkânlarımızı da gözden geçirmeye başladık, hocalarımıza kendi imkânlarımızla proje desteği verebilme anlamında. Tabi tüm bunlar çok önemli, birde tüm bölümlerimize gezi hazırladık bu bir aylık süre içerisinde. Her bölüm önümüzdeki bir yıllık iki dönemin planlamasını yapacaklar. Hangi alanda ne tür bilimsel çalışma yapacaklar, nelere ihtiyaçları var her bir bölüm bu konuda planlarını hazırlayacaklar ve rektörlüğe gönderecekler bir anlamda her bölüm kendi stratejisini kendisi planlayacak.

Şu ana kadar birçok bölüm bunlar üzerinde düşünmek zorunda kendilerini hissetmemişler, çalışmalar bu anlamda biraz tesadüfî gidiyor diyebiliriz. Örnek vermek gerekirse; Kamu Yönetimi bölümümüz önümüzdeki bir yıl ne üzerine bilim yapacaklar? Başkanlık sistemi tartışılıyor şu sıralar. Bu konuyla ilgilenenlerin çalışma yapmaları gerekir diye düşünüyorum. Bütün mesele bölümlerin gelişen bilim dünyasına bakarak önümüzdeki yıllar içerisinde hangi alanlarda çalışma yapacaklarını sürekli gözden geçirmeliler. Biz yöneticilerinde bölümlerimizi buna teşvik etmemiz gerektiğine inanıyorum. Başarı da bununla birlikte gelecektir. Bu açıdan bakarsanız aslında bir aya çok şey sığdırdık diyebiliriz. Ama baştan da söylemiştik; bunların alt yapılarını oluştururken sonuçlarının gözükmesi biraz zaman alacaktır” dedi.

Şehir ve Üniversite Konseyi kuruluyor

ÇOMÜ Rektörü Prof. Dr. Yücel Acer, en önemli gündem maddelerinin üniversite-kent ilişkileri olduğunu ifade etti. Acer, “Vali Bey ve belediye başkanımızla biz bu konuda görüşürken; ‘Bunu biz lafta bırakmayacağız. Bugüne kadar birçok defa bunları duymuş olabilirsiniz ama biz bunları lafta bırakmayacağız” dedim kendilerine. Üniversite olarak biz geçen hafta bir protokol hazırladık; şehir ve üniversite konseyi ya da komisyonu adıyla anılacak bir yapının protokolünü hazırladık. Bu protokol ile Vali beye gideceğiz, belediye başkanımıza gideceğiz. Kendileri inceleyecekler. Bu yapıya hangi kurumlar uygun, bu yapının alacağı kararların nasıl uygulanacağını da belirlendiği, sekretarya hizmetini üniversitenin götüreceği ve her iki ayda bir olağan toplantılar düzenlenecek bir yapı oluşturulacak. Bu komisyonda Valilik, Belediye ve Üniversite olmalı ama başka hangi kurumlar veya STK’lar olmalı buna karar vereceğiz. STK’ların ve iş dünyasının temsilcilerinin bu komisyonda yer almasına büyük önem veriyoruz. Vali Beyin başkanlığında üst düzey bir komisyon olacak bu yapı ve alınan kararların nasıl finanse edileceği de belirlenecek. Bu kararları projelendirip destek için sunacağız. Üniversite genel sekreterliği bu komisyonun sekretaryasını üstlenecek. Bu iş de kesinlikle lafta kalmayacak; somut işleyen bir sistem haline getireceğiz. Şehirle kavga eden bir üniversiteden şehirle iş yapan bir üniversite haline geleceğiz. Protokolde de belirttik; üniversite ve şehrin gelişimi için yürütülecek ortak çalışma alanlarına karar verilecek. Bununla hem üniversitenin hem de şehrin gelişimini esas önceliğimiz haline getirmiş olacağız. Komisyon için gerekirse alt birimler oluşturulabilir” dedi.

İyi Yöneticiler Seçmek, İyi Bir Ekip Oluşturmak Zorundasınız

Bir aylık bir süre içerisinde en çok vaktini tebrik ziyaretlerinin aldığını söyleyen Rektör Acer, “Daha henüz iade-i ziyaretlere de başlayamadık. Tahmin ediyorum bu süreç bir iki ay gibi bir süre daha devam edecek. Halkla ilişkiler açısından bu tür ziyaretleri tabi ki çok önemli buluyoruz. Örneğin ziyaretimize gelenler sıklıkla 3-4 yıl sonra ilk kez üniversiteye geldiklerini söylüyorlar. Sanki insanların Rektörlüğe karşı soğuk bir bakış açısı oluşmuş, gelmemişler veya gelememişler. Kabul görmemişler, o yüzden müthiş bir ilgi var. Günün herhangi bir saatinde gelip gözlemlerseniz saatlerce görüşmek için bekleyen insanlar var. Ben geleyim de bir fırsat olurda görüşürüm diyen birçok insan bekleme odasında bekliyor. Bu duruma bende çok üzülüyorum ama görüşmek için gelen insanlarımızın saatlerce bekliyor olmasında o yoğunlukta asli görevlerimiz de var onlarla da ilgilenmek durumundayız. Bu ilginin azalacak olsa da bir iki ay daha süreceğini düşünüyorum.

Tabi tüm bunların yanında üniversitemizde bazı şeylerin temelini attık ve bunları yapmaya çalışıyoruz. Bunlardan bir tanesi çalışma ekibinin oluşturulması; bu çok önemli bir iş ve bunun mutlaka yapılması gerekiyor. İyi yöneticiler seçmek, iyi bir ekip oluşturmak zorundasınız. Üniversitemizin 13 Fakültesi ve birçok meslek yüksek okulu var; bunların her birine yönetici ve yönetici yardımcılarının belirlendiği bir ay oldu. Aşağı yukarı tamamı değişti, yeni bir çalışma ekibi oluşturuldu. Bu yoğunluk içerisinde çalışma ekipleri oluşturmak kolay değildir. Kim bu işi hakkıyla yapabilir? Kimin fakülteyi geliştirecek kapasitesi vardır? İstekli midir? İnsanlarla ilişkileri nasıldır, diyalogları iyi midir? Tüm bunları gözden geçirip ona göre bir seçim yapıyorsunuz. Tabi tüm bu görevlendirdiğimiz arkadaşlarımızı şahsen detaylıca tanıma fırsatım olmadığı için mutlaka bir soruşturma da yapıyorsunuz. Bazıları bunu ‘Hoca şunun bunun aklıyla hareket ediyor’ diye sunabilir ama hangi yönetici olursa olsun mutlaka böyle hareket etmek zorundadır. Herkes herkesi tanıyamaz, tanıyanlardan fikir alır. Bu fikri de tek bir kişiden almaz, nitekim bende tek bir kişiye sorarak böyle bir karar almadım. Çok sayıda insana sorduk ki; herkesin söylediği iyi noktalar ortak bir payda da birleşiyor mu? Böyle bir düzen oluşturduk” şeklinde konuştu.

Yöneticide iki özellik “İnsan ilişkisi ve Nitelik”

İki konuda hassasiyet gösterdiğini ve aynı kararlılıkla devam edeceğini belirten ÇOMÜ Rektörü Yücel Acer, “Bunlardan bir tanesi; insanlarla ilişkileri iyi mi? Yani insanlara sıcak ve içten yaklaşa biliyor mu, böyle bir kişiliği var mı? Buna özen gösterdim. Böyle içine kapanık, insanlara karşı soğuk bir tutumu var mı yoksa insanları etkileyen, insanları motive eden bir yaklaşımı var mı buna baktım. İkinci dikkat ettiğim nokta ise; bu işi yapabilecek kapasiteye sahip mi? Heves var mı, istek var mı? Yetenek ve isteği ben birlikte düşünüyorum. Bazı insanlar vardır kapasitesi vardır; gerçekten yapmak istese yapabilir ama o işle ilgili bir motivasyonu yoktur, içinden gelmiyordur. Benim aradığım ise; gerçekten isteyecek içinde o işi yapmaya motive olmuş, ondan sonrada bu işi yapabilecek kapasitesi olması lazım. Dolayısıyla belki liyakat diyebileceğimiz bu ikinci özelliğe de çok dikkat ediyoruz. Tabi bunların yanında birçok şeye de bakıyoruz, dikkat ediyoruz ama bu iki şey üzerinde durmaya gayret ettik. Bu mantıkla geniş bir çalışma ekibi oluştu.”

Koltuklar garanti değil Performansa göre görev

“Tabi bu çalışma ekibinin performansını önümüzdeki altı ay boyunca görmek istiyoruz. Gerçekten kim istekli ve çalışkan, kimler insan ilişkilerini iyi yönetiyor? Bu yöneticilik veya özlük hakkı değil; istediğimiz kadar başarılı olamayan bir arkadaşımız yerini daha uygun bir başka arkadaşımıza da bırakabilmeyi bilmeli. Bunda da hiç alınacak, gücenecek bir şey yok, önemli olan burada kurumun kazanmasıdır. O bağlamda iyi bir ekip oluşturduk ama aynı zamanda herkes kendi performansını da gösterebilecek. Öyle bir süreç başlattık. Bu ilk bir ayda yaptığımız en önemli işlerden bir tanesi de buydu. Bazı şüpheler olabilir ama bu bence hiç önemli değil; herkes uygulamada kendi performansını gösterecek bizde ona göre ileride bir değerlendirme yapacağız”

ÇOMÜ Tıp Fakültesinde Onkoloji ve Tüp bebek öne çıkacak

Tıp Fakültesi Hastanesinin iki bloğundan bir tanesi bitti ve hizmete açıldı. Diğerinin ise inşaatı devam ediyor. İşin bitirilmesi yılsonu olarak planlanmış ama görünen o ki yetişmeyecek. Geçen yıl biraz yavaş gidilmiş; ödenekler konusunda aynı şekilde. 2016 Mart ayında bitecek gibi planlandı. Ek ödeneğe ihtiyaç var bunun karşılanması için; devletimizden ek ödenek talep edeceğiz. Geçen yıl bazı ödenekler serbest bırakılmamış; ilk o ödeneklerin serbest bırakılması için çalışma başlattık. Yeni hastane ile birlikte buraya gelmek isteyecek uzmanlar ve doktorlar mutlaka olacaktır. Bizim önceliğimiz onkoloji servisi yani kanser tedavisi alanı. Bu alanda hiç yetişmiş hocamız yok maalesef. O yüzden ilk olarak bu alanda hoca tedarik etmeye çalışacağız. Bir bölüm oluşturacağız; kanser tanı merkezi gibi bir birim. Belki de Kepez’de kalan hastanemizi Onkoloji servisi olarak da kullanabiliriz. Bunun dışında tüp bebek kliniği var. Henüz çalışmaya başlamadı ama çalışmaya başlaması konusunda Çanakkale ve ilçelerinde tüp bebeğe talep var mı yok mu bununda araştırmasını yapıyoruz” dedi.

‘Kendi enerjisini kendisi üreten bir üniversite olabilir miyiz?’

Rüzgar enerjisi konusunda bir uzman çağırıp görüştüklerini açıklayan Acer, “Tüm bu yoğunluk içerisinde projelerimize de vakit ayırdık. Mesela İstanbul’dan bir uzman çağırdık. Bildiğiniz gibi bizim Üniversite olarak, kampus olarak elektrik sarfiyatımız çok yüksek boyutlarda. Bir rakam vermeyeyim ama ciddi bir elektrik faturası var üniversitemizin. Seçim sürecinde de söylemiştim; ‘kendi enerjisini kendisi üreten bir üniversite olabilir miyiz’ diye. Rüzgar enerjisi konusunda uzman birini çağırıp görüştük. İki saat boyunca bana tüm yönleriyle; işte finansal yönleriyle, verimlilik gibi yönleriyle bir sunum yaptı. Bu sunumda konuyla ilgili olarak çok bilgilendim ve aklımda bir takım şeyler oluştu. İşte nereye yapabiliriz, maliyeti ne olur gibi. Rüzgâr enerjisi üretimi başlangıçta kendisini amorti eden sonrasında sizin olan, ilerleyen süreçte ise neredeyse bedavaya getirdiğiniz bir enerji üretim sistemi. Böyle bir çalışmamız oldu, işin uzmanı biriyle görüşmek bizi bu konuda cesaretlendiren bir çalışma oldu. Önemli hususlardan bir tanesi yer sorunu. Bunun mutlaka kampus içerisinde olması gerekmiyor. Daha uygun başka bir yerde olabilir. Kampüs böyle bir üretim için uygun değil ama başka bir yer bakacağız” dedi.

Eğitim kampüsü yenilenecek, Spor Alanları Oluşturulacak

Öte yandan bir ay içerisinde bazı ekipler oluşturmaya başladıklarını ve bu ekiplerin somut çalışma yapmasını istediklerini ifade eden ÇOMÜ Rektörü Yücel Acer, “Mesela biz kampus alanını geniş bir spor alanı haline getireceğiz demiştik; onunla ilgili bir çalışma başlatıldı. Mesela basketbol sahaları, tenis kortları, voleybol sahaları gibi, öğrencilerimizin ve hocalarımızın faydalanacağı tesisler gibi. Gerçi kampus içerisinde çok az alan var neredeyse yok gibi. Ama bu mütevazı spor alanları için bazı alanlar tespit ettik. Bunlarla ilgilenecek bir ekip oluşturduk. Buralarda bir çalışma gerçekleştirip bize bir fikir verecekler. Bizde finansal yönünü halletmeye çalışacağız. Eğitim kampüsü alanının yenilenmesi gerekiyor bu konuda da kampusun projelerini masaya yatırdık. Ne, nasıl olmalı? Nasıl binalar yapılmalı diye düşünüldü. Bu iş için Eğitim Fakültesinden üç hocamızı görevlendirdik. Bütün hocalarımızla görüşün nasıl bir şey istiyorlar, o kampuste neler olsun; işe oradan başlayacağız. O fakülteyi kullanacak insanlar karar versin istiyoruz” şeklinde konuştu.

ÇOMÜ Rektörü Prof. Dr. Yücel Acer bina ve bütçe konusunda da önemli açıklamalar yaptı. Acer, “Bina ihtiyacı olan bazı fakülteler var. Mesela Fen-Edebiyat Fakültesi gibi ama Eğitim Fakültesi’nin durumu daha acil. Depreme dayanıksız binalar var. Çok sayıda öğrencimiz ve hocamız orada eğitim vermeye devam ediyorlar. Ciddi ve büyük bir risk söz konusu, bence yapacağımız ilk inşaat işi orada olmalı. Ama diğer fakültelerinde ihtiyaçları var mesela Gökçeada’da Uygulamalı Bilimler yüksek okulu var ama binası yok! İstanbul’dan bir hayırsever vatandaşımız bize gelerek bina yapmak istediğini söyledi; onunla görüştük. Akabinde Gökçeada’dan bir heyet geldi onlarla da görüştük bu konuyu oraya da bir bina yapılacak. Bunları koordine etmeye çalışıyoruz.

Türkiye’de ve Dünya’da Ses Getiren Bölümler

Son bir ay içerisinde çok çalıştığını ve mesainin sabah 8,30’dan akşam 21.00-22.00’yi bulduğunu, bazen gece 23.00’e kadar da çalıştıklarını ifade eden Acer, “Ama büyük keyif alıyorum bu durumdan; çünkü önemli bir iş yapıyoruz. Bir düşüncem var; sözel veya sayısal alanlardan birisi olsun değil de, en az sözel ve sayısal alanlardaki iki veya üç bölümümüzün Türkiye’de sayılı alanlar arasına girmesini istiyoruz. O bölümler hangisi olsun konusunda bir düşüncemiz yok henüz, bunları planlama aşamasındayız. Özellikle toplamda 6-7 bölüm olarak Türkiye’de en iyiler arasında mümkünse de dünyada ses getiren alanlar arasına girmek bizim hedefimiz.”

ÇOMÜ’nün Dünya’ya Açılan Kapısı: Arkeoloji Bölümü

“Şu ana kadar bizim çok az sayıda; hani belki bir iki tane bölümümüz adı duyulur hale geldi ama çok daha fazlasını yapmak zorundayız. Bu önümüzdeki dört yıl içerisinde bu sayıyı 6-7 bölüme çıkartmamız lazım. Daha sonra da bu rakamı da daha yukarılara çıkartmamız gerekir. Zaten her alanda ön plana çıkamazsınız ama en azından bazı alanlarda; sözel veya sayısal olarak bir ayrım yapmıyorum ama her iki alanda da böyle bir hedefimiz var. Sanat alanında da bunu yapabiliriz. Çanakkale bu anlamda çok imkanları olan bir şehir. Çok fazla desteklenmemiş bu alanlar ama bu alanlarda da ÇOMÜ’nün adını duyurmayı hedefliyoruz. Konservatuar var mesela ama bu konuda yapılmış bir şey olmadığını gördük. Bundan sonra da o alanda bir şeyler yapmak istiyoruz. Arkeoloji alanları da keza aynı şekilde. Bugüne kadar yapılan çalışmalarla ÇOMÜ bu alanda adını iyi kötü duyurmuş durumda ama bence daha da ciddi bir şekilde desteklenmeli. Belki arkeoloji alanını ciddi desteklerle ÇOMÜ’nün dünyaya açılan kapısı haline getirebiliriz diye düşünüyorum” dedi.

aynalı pazar

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

ÇOK OKUNANLAR

Exit mobile version